Dava, arsa karşılığı inşaat sözleşmesinin akdinden sonra imzalanan adi yazılı şekildeki sözleşmeye dayanılarak talep edilen cezai şart ve tazminat talebine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin resmi şekilde yapılması zorunludur. Tadil sözleşmeleri de asıl sözleşmenin tabi olduğu şekilde yapılmalıdır. Bu nedenle mahkemece asıl sözleşmede olmayan cezai şartın adi yazılı sözleşmede kararlaştırılmış olması nedeniyle reddi yerindedir. Ancak kira tazminatı bakımından farklı bir değerlendirme yapılması gerekir. Kira tazminatı olarak isimlendirilen talepler, hukukî niteliği itibariyle bir gecikme tazminatıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin zamanında ifa edilmemesi nedeniyle arsa sahibinin uğradığı zararın tazmine gecikme tazminatı denilmektedir. Arsa sahibine kalan bağımsız bölümlerin sözleşmeye göre teslim edilmesi gereken tarihten, teslim tarihine kadar geçen sürede mahrum kalınan kira bedeli gecikme tazminatının en önemli kısmını oluşturur....
likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir....
İNŞAAT YAPIM SÖZLEŞMESİNİN FESHİ NEDENİYLE MÜSPET VE MENFİ ZARAR VE MANEVİ TAZMİNAT ALACAĞI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 106 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 158 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi nedeniyle müspet ve menfi zarar ile manevi tazminat alacağının tahsili istemlerine ilişkindir....
Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden gecikme cezası talebine ilişkindir. Davacı vekili sunmuş olduğu dilekçesinde; müvekkilinin,Innovia 4 adlı projeden C3 blok 3.kat 48 numaralı daireyi gayrimenkul satış ve inşaat yapım sözleşmesi ile satın aldığını, KDV dahil satış bedelinin 154.000,00 TL olduğunu, bu miktar parayı davalıya ödediğini, sözleşmede teslim tarihinin 31.12.2013 olarak belirtildiğini, belirtilen tarihte teslim edilmemesi halinde bu tarihten itibaren 6 ay sonra başlamak üzere satış bedelinin binde 5'i oranında gecikme cezasının ödeneceğinin kararlaştırıldığını, dava tarihine kadar 2 yıl 4 ay 19 günlük gecikme bulunduğunu belirterek aylık 770,00 TL'den şimdilik toplam 22.035,00 TL yönünden belirsiz alacak nitelikli dava açmıştır. Dosya ekinde bulunan alıcısı T1 satıcısı Yeşil Gayrimenkul Yat. Ort....
Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan, kira kaybı tazminatı istemine ilişkin olup, ibraz edilen 7.9.2010 tarihli “üyelik hakkı devir sözleşmesi” gereğince davacının, dava konusu sözleşmeden kaynaklanan alacaklarını yarısını dava dışı ...'na devrettiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin ilk paragrafında “hak sahibi olduğum İ.B.B Toplu Konut projesinde yer alan üyelik hakkımı bugüne kadar doğmuş ve doğacak tüm hakları ile birlikte devir ve temlik ettiğini” belirtilmiştir. Malik olan davacı, temlik tarihi itibariyle her türlü hak ve alacaklarını yarısını dava dışı ...’na devretmiş olduğundan, devredilen hak ve alacaklar içinde, temlik tarihi itibariyle devredenin borçluya karşı sahip olduğu geç teslim nedeniyle kira kaybından doğan alacaklarının da bulunduğu tartışmasızdır....
Noterliğinin 23574 yevmiye numaralı "Düzenleme Şeklinde Ön Ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, Konut Kredisi çekilerek taşınmaz satış bedeli ödenmiş olduğu, kredi ödemeleri devam ettiğini, taşınmazın sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihinde teslim edilmediğini, taşınmazın teslim tarihinden itibaren 180 günlük cezasız dönemin dolduğunu, taşınmazın teslimi ve kira bedelleri tazminat alacağının davacıya ödenmesi, aksi halde dava yoluna başvurulacağının ihtar edildiğini, ön ödemeli Konut Satış Vaadi Sözleşmesinin Davalı Satıcılar tarafından hiç yada gereği gibi yerine getirilmemesinden bahisle sözleşmeden dönme neticesinde 675.811,00 TL satış bedelinin faiziyle birlikte davacıya iadesini, davacının uğradığı menfi zararların müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalılardan cezasız gecikmeli teslim tarihi olan 1 Temmuz 2019 tarihinden karar tarihine kadar uğradığı kira kaybından şimdilik 500,00 TL kadarının teslim tarihi olan 1 Temmuz 2019 tarihinden itibaren işleyecek...
Dava elektrik enerjisinin kaçak tüketimi nedeniyle alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptaline yöneliktir. Ankara ...İcra Dairesi'nin ... sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı ... Dağıtım AŞ tarafından davalı ... Org. Ltd Şti aleyhine 12.393,80 TL asıl alacak, 3.52 TL KDV 237,96 TL işlemiş faiz, 19.56 TL işemiş faiz toplamı olmak üzere 12.697,67 TL üzerinden, asıl alacağa gecikme zammı ve gecikme zammına eklenecek %18 KDV üzerinden kaçak tespit tutanağı nedeniyle takip başlatıldığı davalı tarafından iş bu ödeme emrine, borcun olmadığı gerekçesiyle itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır....
Elektrik Dağıtım A.Ş. görevlilerinin 26.04.2019, 22.05.2019 ve 24.07.2019 tarihlerinde yapılan denetlemeler sırasında bu davanın konusu olmayan (önceki) kaçak elektrik kullanımları tespit edilerek enerjisi kesildiği, davalı tarafından tekrar perakende satış sözleşmesi imzalanmadan, enerjinin açılarak sayaç üzerinden geçecek şekilde elektrik kullanılmaya devam edilmesi nedeniyle davaya konu 22.01.2021 tarihli davaya konu kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiştir....
Kaçak kullanım iddiasının muhattabının davanın tarafları olmasına göre davalının husumet itirazı, aynı konuda açılmış başka herhangi bir dava bulunmadığından davalının derdestlik itirazı, tarafların tacir olması nedeniyle davalının göreve ilişkin itirazı, usulüne uygun bir yetki itirazı bulunmadığından davalının yetki itirazı ve davanın menfi tespit davası olması ve icra takibinin derdest olması nedeniyle davalının zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süreye yönelik itirazı yerinde görülmeyerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir....
Taşınmaz mülkiyetinin devri sözleşmesi M.K.634.m.si ile 706.m.si,6098 s.TBK.nun 237.m.si (818 s.BK.nun 213.m.si),Tapu kanununun 26.m.si ile Noterlik kanununun 60.m.leri uyarınca resmi şekle tabi olduğu,dava konusu satış vaadi sözleşmesinin noterde yapılmamış resmi nitelikli bir sözleşme olmaması nedeniyle geçersiz bir sözleşme olduğu açıktır. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunun 6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde ön ödemeli konut satış sözleşmesi, ;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. (2) Tüketicilere sözleşmenin kurulmasından en az bir gün önce, Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmek zorundadır. (3) Yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmesi yapılamaz." şeklihde düzenlenmiştir....