WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı verilen yetkisizlik kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin keşidecisi olduğu çeke dayalı olarak davalı ... AŞ tarafından icra takibi yapıldığını, ancak çekin satım sözleşmesi nedeniyle dava dışı şirkete verildiğini ve satım konusu malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı menfi tespit davasında alınan tedbir kararına rağmen ciro edildiğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... AŞ vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı ...AŞ vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini bildirmiştir. Davalı ... davaya yanıt vermemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacı ile davalı T6 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmaz üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi, ayrıca borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu senedi ve tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....

    - K A R A R - Davacılar vekili, davalı ile davacı ... şirketi arasında factoring sözleşmesi yapıldığını, ipotek verildiğini, diğer davacıların da kefil olduğunu, ayrıca alacak temlikinde bulunduklarını, bunun yanında davacıların 250.000 TL lik teminat bonosu verdiklerini, davalının aynı tarihte ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip ve factoring sözleşmesine dayalı takibi yaptığını, davalının daha sonra teminat senedine dayalı icra takibi yaptığını, aynı sözleşme ve aynı borç için 3 ayrı takip yapan davalının kötüniyetli olduğunu, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile takibe konu senedin yazıldığı gibi bedeli nakden ve defaten ahzolunmuş olmadığının ortaya çıkacağını, davacılara böyle bir miktar ödenmediğini, senetlerin teminat amaçlı verildiğini belirterek davacıların davalılara senetten dolayı borçlu olmdığının tespitine, takibe konu senedin iptaline ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ...'...

      Somut uyuşmazlık bakımından ise, takip konusu alacak kredi sözleşmesine dayalı olup, borçlu davalılar sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini ve bu yükümlülüklere aykırı davranılması halinde ödemeleri gereken cezai şart miktarını ve bu yönüyle yalnız başına ne kadar borçlu olduklarını tespit edebilecek konumda bulunduklarından, alacağın likit ve muayyen nitelikte olduğu anlaşıldığından ve nihayet davalılar takibe itirazlarında haksız bulunduklarından asıl alacak miktarının %20'si oranında belirlenen icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline de karar vermek gerekmiş ve neticeten aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      KARAR Davacı, davalı bankadan 24.08.2005 tarihli bireysel (konut) kredi sözleşmesine istinaden kullandığı kredi borcunu ödeyememesi üzerine davalı tarafından 20.07.2007 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile toplam 163.219,17 TL' nın tahsili için takip başlatıldığını, İcra Hakimliği' ne yaptığı başvuru üzerine 01.12.2008 tarihli karar ile asıl alacağın faizi ile birlikte 94.019,92 TL olduğuna karar verildiğini, 07.05.2010 tarihinde ipotekli konutun 87.000,00 TL' ya ihale sonucunda davalıya satıldığını, kalan borcun 7.000,00 TL olmasına rağmen davalının sonradan aldığı rehin açığı belgesi ile 149.375,58 TL üzerinden takibe devam ettiğini, bu miktarda borcunun bulunmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile %40' dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davaılı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın kredi sözleşmesine dayalı yaptığı icra takibinde, kredi sözleşmesinde borçlu olarak ... Panel İnş.Dek.Yap.Malz.San.Tic. ünvanı geçmekte ise de, bu ünvanın müvekkili ile ilgisi bulunmadığını, sözleşmedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek,borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takip dosyasında borçlu ......

          Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı banka tarafından tarımsal kredi sözleşmesine dayalı olarak icra takibine girişildiğini, takibe konu kredi sözleşmesine imza atmadığını, davalı alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, icra takibine konu kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.12.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile ipotek ve hacizlerin terkini istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 09.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 26.04.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı banka vekili Av. ........ geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

              "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu