Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
olan çekin davalıya ipoteğin kaldırılmasının garantisi olarak verildiğini, ipotekten kaynaklanan davalının bir zararının söz konusu olmadığı halde takibe girişmesinin haksız olduğunu ileri sürmüş ve müvekkillerinin söz konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tesbitine, takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, çekin müvekkiline müstakil daire tapusunun 2-3 ay içinde ipotekten arınmış şekilde verilmemesi halinin cezai şartı olarak teslim edildiğini, satış işlemi 2001 yılında yapılmasına rağmen ipoteğin kaldırılmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
DELİLLER : Tapu kaydı, konut satım sözleşmesi, konut kredisi sözleşmesi, ödeme belgeleri, teslim tutanağı, tanık, keşif, bilirkişi tutanağı vs. deliller. DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan, ipoteklerin fekki istemine ilişkindir. Taşınmazın aynına ilişkin davaların, taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunduğu yer mahkemesinde açılması gerektiği 6100 sayılı HMK'nin 12. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davaların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılması hakkındaki bu yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin olup kesindir. Bu nedenle, mahkeme yetkili olup olmadığını kendiliğinden gözetmek zorundadır. Somut olayda, ipotekten doğan uyuşmazlıklar, HMK’nin 12. maddesinde açıklandığı üzere taşınmaz üzerindeki ayni bir hakka ilişkin olması sebebiyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde bakılıp incelenmesi gerekir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/475 ESAS, DERDEST DAVA KONUSU : Konut Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ve Her Türlü Takyidattan Ari Tescil, İpoteğin Fekki KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin İstanbul İli Esenyurt İlçesi, Çınar Mah. 382 ada 43 parselde kain Sedef (D) blok kat 8, 162 nolu bağımsız bölümü satın almak amacıyla davalılardan Garanti Koza..A.Ş. ile 326.500,00 TL bedeli konut satım sözleşmesi imzaladığını, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taşınmazın müvekkiline teslim edildiğini ancak tapu devir işleminin gerçekleştirilmediğini, davalı banka lehine davalılar arasındaki kredi ilişkisi nedeniyle ipotek tesis edildiğini, ipoteğin fek edilmediğini, tapunun ipotek ile devredileceğinin belirtildiğini, bu durumun sözleşmeye iyiniyet karinesine ve yasaya aykırı olduğunu...
Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/349 Esas KARAR NO : 2021/513 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 05/02/2020 KARAR TARİHİ : 11/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ---------- maliki olduğunu, iş bu taşınmaz üzerinde ---------- edildiğinin görüldüğünü, müvekkilinin bu ipoteği---------- ------ alacaklısından yapacağı alım satım ve bayilik sözleşmesinden kaynaklanacak borçları ile aldığını ve alacağının bulunmadığını, müvekkilinin ipoteğin kaldırılması için ipotek alacaklısına ulaşamadığından ipoteğin kaldırılmadığını, yapılan araştırma da ----- tamamlandığı ve şirketin kapatılmasına karar verildiğinin tespit edildiğini, şirketin kapanış kaydında aktif ve pasif mal varlığının bulunmadığının beyan edildiğini ancak müvekkilinin taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, bu nedenle ipoteğin kaldırılması...
DELİLLER : Tapu kaydı, teslim tutanakları, dekontlar, konut satım sözleşmesi ve ekleri, keşif, bilirkişi raporları, delil listeler sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden (yüklenicinin temlikinden) kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin fekki istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, konut kredisi sözleşmesinden kaynaklanan borçlu olunmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13. ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Arasında konut satım sözleşmesinin akdedildiği, taşınmazın davacı adına tescil edildiği anlaşılmış dava dilekçesinde de açıkça beyan edilmiştir. Tüm bu hususlar ile birlikte değerlendirildiğinde davacı ile davalılar Ak Finansal AŞ. Ve Akbank AŞ. , arasında her hangi bir sözleşmenin mevcut olmadığı , uyuşmazlığa konu ipoteğin davalı T6 Koza Şirketinin davalı Ak Finansal AŞ. Ve Akbank AŞ. , ile yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği , söz konusu ipoteğin haksız olduğu , kaldırılması taleplerinin yargılamayı gerektiği , ancak ipotek alacaklısının Ak Finansal AŞ. Ve Akbank AŞ. , ipotek borçlusunun ise bir diğer davalı T6 Koza İnşaat AŞ. olduğu , ipoteğin tüketici kredisi teminatını teşkil etmediği göz önünde bulundurulduğunda ihtilafın şirketler arasında bir ihtilaf olduğu bu itibarla somut uyuşmazlığın Tüketici mahkemeleri eliyle görülemeyeceği Yargıtay ve İstinaf mahkemeleri emsal kararlarının bu doğrultuda olduğu ( Yargıtay 19....
Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği, taşınmazın konut niteliği ile davalı Garanti Koza A.Ş.adına tapu kayıtlı bulunduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı T5ile davalı T3 alacaklı davalı Garanti Koza A.Ş.nın borçlu olduğu ipotek şerhleri bulunduğu, ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması, eksik ifa nedeniyle tazminat, geç teslim nedeniyle kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....