"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına satış vaadi sözleşmesi gereğince tapuda tescili yapılan taşınmazlardaki ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin ve varsa hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, davacı ile davalı T8 Koza İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmazlar üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki yani hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde sözleşmenin mülkiyetin alıcıya ferağı başlıklı hükmü gereği davalı T8 Koza A.Ş.'...
"İçtihat Metni" Dava, ticari alım satım nedeniyle verilen çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 6110 sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre yerel mahkemece verilen hükmün Yüksek (..).Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi...
"İçtihat Metni" Dava, ticari alım satım nedeniyle verilen bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, verilen hükmün temyiz inceleme görevi 6110 Sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre yerel mahkemece verilen hükmün Yüksek (19).Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına SUNULMASINA, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davalı borçlunun davacının borcunu ödeme vaadi ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasını sağladıktan sonra borcu ödemediği gibi muvazaalı olarak davalı kardeşine devir ederek hacizlerden kurtarmaya çalıştığının anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; belediyenin kamu hizmetlerinde kullanılan resmi plakalı araçlarına uygulanan hacizlerden 07.8.2020 tarihinde haberdar olunduğunu, araçların trafik tescil kayıtlarında dahi kamu hizmetlerine tahsisli olduklarının yazılı olduğunu, mahcuz araçlardan ... plakalı aracın "hurda yada başka kuruma devir işlemi" nedeniyle borçlu belediyenin kullanımında olmaması nedeniyle haczedilemeyeceğini ileri sürerek, 34 AN 9295, 34 AN 9296, 34 AN 9298, 34 AN 9299 ve ... plakalı araçlara konulan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; borçlu tarafından, mahcuz araçlara ilişkin olarak bunların kamu yararına tahsis edildiklerine dair bir encümen kararı sunulmadığını ve şikayetin icra memur işleminden kaynaklanması nedeniyle alacaklı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini ileri sürerek, şikayetin reddini istemiştir. III....
Taraflar arasındaki hukuki ilişki harici araç alım satımından kaynaklanmaktadır.Davacı ile davalı arasındaki traktör alım satım sözleşmesi 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesi gereğince resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Bu nedenle taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre karşılıklı olarak verdiklerini iade ile yükümlüdürler.Davacı satım ilişkisine konu traktörü davalıya teslim ettiğini yasal delillerle ispat edememiştir. Davaya konu senedin geçersiz traktör satım ilişkisine dayalı olarak verildiği davalı tarafça da kabul edildiğine göre,davacının verdiği senedin iptali ile borçlu olmadığının tespitine, davacının traktörü davalıya iade etmesi koşuluyla karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeyerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir....
olmadığının tespiti ile, İstanbul ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, borçlu davalı ...'in müvekkili bankanın kredi borçlusu olduğunu, borçlunun maaşına konulan hacizlerden oluşan sıra cetvelinde müvekkil haczinin 3. sırada olduğunu, 1. sırada yer alan alacaklı davalı ...'nin borçlu aleyhine yapmış olduğu takibin bonoya dayalı olup itirazsız kesinleştiğini, alacağın muvazaalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkili alacağının 1. sıraya alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştirler. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 1 sırada yer alan alacaklı davalı ...'...
Ancak hamilin kötüniyetli olup olmadığı hususunun araştırılmasından önce davacının lehdara karşı dava konusu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti gerekmektedir. Davacı tarafından dosyaya sunulan 03.08.2005 tarihli satış sözleşmesi başlıklı belgede davalının imzası bulunmamakta olup, anılan belge çekin keşidecisi ile lehdarı arasında düzenlenmiştir. Haricen düzenlenmiş olan bu sözleşmenin her zaman düzenlenebilecek belgelerden olduğu kuşkusuzdur. Bu itibarla mahkemece bu belge ile yetinilmeyip öncelikle davacının lehdara borçlu olup olmadığı hususunda yeterince araştırma ve inceleme yapılması gerekirken bu hususların araştırılmaması doğru olmadığı gibi davalının kötüniyetli olup olmadığı yönünden dinlenen tanık ifadelerinde kötüniyeti kanıtlamaya elverişli beyanlara da rastlanılmadığından mahkemece tanık beyanlarına itibar edilmesinin gerekçelerinin de karar yerinde açıklanmamış olması isabetsizdir....