WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi, borçlu olunmadığının tespiti ve düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı yapılan ödemelerin iadesi ile davalı bankadan kullanılan konut kredisi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ödenen kredi bedellerinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın HMK'nın 12. maddesi uyarınca kesin yetki yönünden reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden verilen senetlerin icra takibinden dolayı fazla ödendiği iddiasına dayalı menfi tespit talebine ilişkindir. Dava dilekçesinde yer alan maddi ve hukuki olgular dikkate alındığında; dava konusu menfi tespit istemine dayanak ve icra takibine konu edilen bonoların taraflar arasındaki satış sözleşmesi nedeni ile dosyamız davacısı borçluları tarafından tanzim edilerek davalı verildiği çekişmesizdir. Bu bağlamda, öncelikle davanın her aşamasında re’sen de gözetilmesi gereken görev olgusunun değerlendirilmesi gerekmektedir Bilindiği üzere; 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesi gereğince, genel görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir....

    -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı arasında 17.12.1992 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme ile yapımı taahhüt edilen villaların süresinde teslim edilemediğini ileri sürerek, 01.01.2000 tarihinden itibaren dava tarihine kadar toplam 38.250,00 TL gecikme nedeniyle tazminatın en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 17.12.1992 tarihli sözleşmenin 8.maddesine göre, kaba inşaat bittikten sonra davacılar adına kat irtifakı kurularak müvekkiline ait dairelerin verilmesi gerektiğini, dairelerin % 90'ından fazlası bitmesine rağmen davacılar tarafından kat irtifakı kurulmadığını, Yalova depremi nedeniyle de bir yıldan uzun bir süre inşaatların durdurulduğunu, gecikme tazminatı talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

      olan dava/ icra dosyasından doğan hak ve alacaklar ile borç ve yükümlülükler ------- satış faaliyeti ile ilgili olanlardan doğan hak ve alacaklar ile borç ve yükümlülükler ------ ait olacaktır....

        ömür boyu gelir desteği ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi bulunmadığı, bu nedenlerle Dairemizin görev alanında kalmadığı açıktır....

          bedel olduğu, Talep edilen gecikme tazminatı da kira bedeline ilişkin olduğu ve iki talebin aynı anda olamayacağı izahtan vareste olduğu, davacının ceza-i şart ve gecikme tazminatı için avans faizi talebinde de bulunduğu, Ancak ticari bir iş olmadığı için davacının avans faizi talep hakkının da olmadığı, ancak kanuni faiz talep edebileceği, sözleşmenin 8.6. maddesiyle 6 aylık ek süre verilmesi ve bu 6 aylık sürece ilişkin olarak tazminat yükünün altına sokulmaması ve bu halde ödenecek olan kira bedelinin satış bedelinin %0,3’ünü aşamayacağı hükmü, tamamen anlaşılabilir ve adil bir hüküm olduğu, taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için sözleşmenin resmi biçimde düzenlenmiş olması şart olduğu,08.05.2012 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesine bağlı olarak herhangi bir cezai şart ve gecikme tazminatı ödenmesi talebi de hukuka aykırı olduğu, davaya konu bağımız bölümün yer aldığı Kristalşehir Projesi yaklaşık 5000 daireden ve 18 bloktan oluştuğu, İlk 11 blokun inşası tamamlandığı ve sahiplerine...

          firması ile akdetmiş olduğu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen teslim tarihinin geçmiş olduğuna ilişkin iddianın tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın husumet ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan ve mahkememizce hükme ve denetime elverişli rapor doğrultusunda, yapılan hesaplama neticesinde; davalının --------tesisatında, Abonelik Sözleşmesi olduğuna yada bu tesisatta elektrik enerjisi kullanmadığına dair herhangi bir belge sunulmadığı, -------- ve ç maddesinde "Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketmesi"nin kaçak elektrik kullanımı olarak tanımlandığı, davalı tarafından, davalının Perakende satış sözleşmesi olmaksızın kaçak elektrik kullanıldığı, davalının,--------seri numaralı Kaçak elektrik tespit Tutanaklarından sorumlu olduğu, davacının, davalıdan 6.616,52 TL asıl alacak, 260,30 TL gecikme faizi, 46,85 TL KDV alacaklı olduğu tespit ve kabul edilmekle;Her ne kadar davalı tutanağa konu kaçak elektrik kendilerinin kullanmadığı iddia etmiş ise de davalının kendi beyana göre tutanağın düzenlendiği adresin kat karşılığı inşaatını yaptığını tutanaktan önce binaya...

            İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kapsamında geç teslimden kaynaklı cezai şart adı altında kira bedeli talebinden ibarettir. Taraflar arasındaki 07/05/2011 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satışı yapılan bağımsız bölümün 31/12/2012 tarihinde tesliminin vadedildiği ancak "eksiklerin tamamlanması ve her şeyin ...." şerhi ile 22/03/2015 tarihinde teslim edildiği, düşülen şerh sebebiyle davacıya konut tesliminin önceki tarihte teklif edildiği, ancak eksiklikler sebebiyle konutun davacı tarafça teslim alınmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple, davalının teslime davet tarihi 06/01/2015 te taşınmazın teslim edilmiş sayılmış gerektiği savunması yerinde değildir....

            İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kapsamında geç teslimden kaynaklı cezai şart adı altında kira bedeli talebinden ibarettir. Taraflar arasındaki 07/05/2011 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satışı yapılan bağımsız bölümün 31/12/2012 tarihinde tesliminin vadedildiği ancak "eksiklerin tamamlanması ve her şeyin ...." şerhi ile 22/03/2015 tarihinde teslim edildiği, düşülen şerh sebebiyle davacıya konut tesliminin önceki tarihte teklif edildiği, ancak eksiklikler sebebiyle konutun davacı tarafça teslim alınmadığı anlaşılmıştır. Bu sebeple, davalının teslime davet tarihi 06/01/2015 te taşınmazın teslim edilmiş sayılmış gerektiği savunması yerinde değildir....

            UYAP Entegrasyonu