WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, bu tür davalarda etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. TMK’nın 738. maddesiyle, 737. maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir. Söz konusu madde hükmüne göre "Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. Komşuluk hukuku kurallarına aykırı yapılar hakkında taşkın yapılara ilişkin hükümler uygulanır.”...

Ancak; Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmaza yol yapılmak suretiyle kamulaştırmasız el atılması nedeniyle haksız tecavüzün önlenmesi, taşınmazdaki yolun kal'i ile eski hale getirme masrafı olarak şimdilik 3.000 TL tazminat ile 3.000 TL ecrimisilin davalı taraftan tahsili, karşı davada ise taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle ya da bedeli karşılığında davalı karşı davacı adına tescili istenilmiş; mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile asfalt yolu nedeniyle el atmanın önlenmesi, asfalt yolun kâl'i ile eski hale getirilmesine ve 1.607,60 TL ecrimisil, 23.425,32 TL eski hale getirme masrafının tahsiline, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....

    Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi; elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeterki, davalının eylemi ile davacının zararı arasındaki illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davaya konu olayda davacı, davalı taşınmazında yapılan iş makinesiyle eğimin düzeltilmesi işlemi sırasında zeminin kazılması ve oyulması nedeniyle kendi taşınmazına elatıldığını ve zarar verildiğini ileri sürerek bu elatmanın önlenmesini ve zararın giderilmesini istemiştir. TMK'nun 738. maddesiyle 737 maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir....

      Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz. Ancak, davacının zararın artmasında kusuru varsa, tazminat miktarı 6098 sayılı Borçlar Kanununun 52. maddesine göre indirilmeli veya tamamen ortadan kaldırılmalıdır. TMK’nun 737 ve 730. maddelerinden doğan sorumluluk kusura bağlı bir sorumluluk olmadığından, davalının kusursuz olması tazminat miktarının düşürülmesinde etkili olamaz....

        Somut olaya gelince, dava dilekçesinde elatmanın önlenmesi talebini 1.250,00 TL, ecrimisil talebi 250,00 TL, maddi tazminat 1.000,00 TL, kal talebi yönünden 500,00 TL olmak üzere dava değerinin 3.000,00 TL olarak belirtildiği, davacılar vekili, ıslah ile talebini 5.379,56 TL'ye yükselttiği, davacının davasının ecrimisil ve maddi tazminat talebi açısından tefrik edilmekle eldeki davanın elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemlerine ilişkin olduğu, bilirkişi raporunda el atılan alanın dava tarihi itibariyle değerini 3.161,10 TL, kal bedeli (Kazı Bedeli 1.201,59 TL+ Zemin Temizliği 600,00 TL) 1.801,59 TL olmak üzere toplam 4.952,69 TL olarak belirlendiği gözetilerek temyize konu edilen elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemlerinin toplam değerinin 4.952,69 TL'nin 2019 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 58.800,00 TL’nin altında kaldığından miktar itibariyle kesin olup, temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davaların reddine ilişkin olarak verilen karar davalı karşı davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale iade isteğiyle, birleşen dava komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği ile açılmış, Sulh Hukuk Mahkemesinde birleşerek görülen dava sonunda Mahkemece asıl ve birleşen davaların kabulüne ilişkin verilen kararın temyizi üzerine Dairece; “…2010/187 E. sayılı dava açıldığı tarih itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gereken davalardandır....

            Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince;davalı 708 parselde 1/5 oranında hissedardır.Ölüm nedeniyle tapuda intikal işlemleri 2017 yılında yapılmıştır.davalı cevap dilekçesinde ağaçları murisinin ektiğini ve her yıl ağçları budadığını savunmuştur.708 parselde davalı dışında başka hissedarlarda vardır....

            Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, bu tür davalarda etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. TMK’nın 738. maddesiyle, 737. maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir. Söz konusu madde hükmüne göre "Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. Komşuluk hukuku kurallarına aykırı yapılar hakkında taşkın yapılara ilişkin hükümler uygulanır.”...

            Taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde müdahalenin önlenmesi talebi yanında kal ve eski hale getirme talebi varsa öncelikle dava konusu taşınmazın el atılan bölümünün bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 11/1- f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla tespiti ile dava konusu taşınmazın davalı idarece el atılan bölümünün bedeli ile eski hale getirme masraflarının karşılaştırmasının yapılarak, eski hale getirme masraflarının yer bedelinden fazla olması halinde, el konulan kısmın zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali, yer bedelinin fazla olması halinde ise el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne ve eski hale getirme bedeli ile el atıldığı zaman taşınmaz üzerinde ürün var ise bu ürünün bedeline hükmedilmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.11.2013 gününde verilen dilekçe ile tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın idari yargı görevi olduğundan görevsizliğine dair verilen 22.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların 1304 ada 146 sayılı parselin maliki olduklarını, belediyeden verilen ruhsatla davalı ... tarafından bina inşa edildiğini, bu nedenle davacılara ait binanın önünün tamamen kapatıldığını, ......

              UYAP Entegrasyonu