WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı baba, müşterek çocuk İlayda'nın annede bulunan velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir. Mahkemece, velayetin değiştirilmesine yönelik talebi reddedildiği halde, davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, 22.07.2011 tarihinde kesinleşen anlaşmalı boşanma davası ile velayeti davalı anneye bırakılan müşterek çocuğun velayetinin değiştirilerek kendisine tevdiini, aksi halde anlaşmalı boşanma davasında kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep ederek terditli dava açmış (HMK.m.111), mahkemece davacının velayete yönelik davası reddedilmiş, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası kabul edilmiştir. Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer'i talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz (HMK.m.111/2)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından kişisel ilişkinin süresi ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kişisel ilişkinin süresi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davalı baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yatısız olarak düzenlenmesinin yerinde olup olmadığı ve baba ile ortak çocuk arasında boşanma ilamı ile tesis edilmiş olan kişisel ilişki süresinin yeniden düzenlenmesi veya kısıtlanmasını gerektiren olguların bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü, 182 nci, 183 üncü 323 üncü ve 324 üncü maddeleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 3 üncü maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 1 inci maddesi. 3.Değerlendirme 1.Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....

          Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararı olup ana ve babalarıyla düzenli şekilde ve gözetim olmaksızın kişisel ilişki kurma ve sürdürme hakları mevcuttur. Ancak çocuğun gözetim olmaksızın ana veya babasından birisiyle kişisel ilişki kurması ve sürdürmesi onun yüksek yararına değil ise ana veya babasıyla gözetim altında, yatılı olmadan dahi kişisel ilişki kurma imkanı öngörülebilir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/7998 E 2020/4919 K) Bu açıklama ışığında çocuklarla anne arasında kurulan yatılı şahsi ilişki çocukların üstün menfaatine uygun görülmemiştir. Şahsi ilişkiye dair verilen kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden değişen durum ve şartlara göre her zaman şahsi ilişkinin düzenlenmesi istenebileceğinden, annenin çocuklara yönelik tehlike arz edecek zarar verecek bir davranışı da bulunmadığından gözetim olmaksızın ve yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki düzenlenmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; eski eşi olan davalının evlendiğini ve evlendiği kişi ve ortak çocuk ile birlikte yurt dışına taşınmayı düşündüğünü, çocuğunu tanımadığı bir kişinin yanına göndermek istemediğini, çocuk başka ülkeye taşındığında kişisel ilişkinin infazının mümkün olamayacağını belirterek; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı babanın velâyet değişikliği talebi reddedilip kesinleşmekle, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddinin yerinde olup olmadığı ve baba ile ortak çocuk arasında boşanma ilamı ile tesis edilmiş olan kişisel ilişki süresinin yeterli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....

            Mesafenin yakınlığı ve ulaşım kolaylığı nazara alındığında kişisel ilişki düzenlenirken "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımı yapılması gerekli bir unsur değildir. Bu bakımdan böyle bir ayrıma gidilmesi doğru olmadığı gibi, davacı ve davalının ayrı şehirlerde oturmaları halinde sene içinde kurulan (Temmuz ayının 1. günü saat 09.00'dan son günü saat 17.00'e kadar ve dini bayramların 2. günleri saat 09.00'dan saat 17.00'e kadar) kişisel ilişki tesisi de, annelik duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi çocukların zihinsel, bedensel ve ruhsal gelişimleri içinde yeterli bir süre değildir. O halde "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımına gidilmeksizin davacının talebi ile bağlı kalınarak davacı ile velayeti davalıda bulunan çocuklar arasındaki kişisel ilişkinin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde yeniden düzenlenmesi gerekirken yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Kişisel ilişkiden amaç, çocuğun fikri ve bedeni gelişiminin sağlanması yanında, annelik ve babalık duygularının da tatminini sağlamaktır. Mahkemece velayeti annede bulunan müşterek çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi yetersiz olduğu gibi, ilişkinin gözetim altında yapılmasını gerektirecek bir delil ve olgu bulunmadığı halde, psikiyatrist veya psikolog refakatinde olmasına karar verilmiştir. Düzenlenen bu kişisel ilişki, babalık duygularını tatmine elverişli değildir. Velayet kendisinde bulunmayan ebeveynlerden her biri müşterek çocukla doğrudan kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhkameleri Kanununa 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 30. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. madde hükmü uyarınca, uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde; kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine, evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. Evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: Çocuk üzerinde velayet hakkına sahip olmayan davacı baba, çocukla boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin değiştirilmesini istemiştir....

                  'a kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu