"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma kararıyla velayetleri davalıya bırakılan tarafların müşterek çocukları ... 2005, ... ise 2008 doğumlu olup, eğitim çağındadırlar. Her hafta sonu Cumartesi günü saat 10.00'dan, takip eden Pazar günü saat 18.00'e kadar kişisel ilişki, velayet hakkına sahip olan anneyi eve bağımlı duruma getireceği gibi, eğitim çağındaki çocukların eğitim ve öğretimlerine de engel teşkil eder ve menfaatlerine uygun değildir. Bu bakımdan ayın belirli hafta sonları kişisel ilişki tesisi gerekir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların gayrı resmi birlikteliklerinden 15.02.2022 doğumlu Asel Naz isimli çocuklarının olduğu, sosyal inceleme raporunda baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının gerektiğinin belirtilmesi, davacı erkeğin sabıka kaydında uyuşturucu kullanma eyleminden herhangi bir suç kaydının bulunmaması, babalık duygularının tatmini, çocuğun yaşı hep birlikte değerlendirildiğinde çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasının yerinde olduğu, ancak istinaf karar tarihi itibarı ile çocuğun 1 yaşında olup ek gıda alabileceği, kişisel ilişkinin süresinin yeniden düzenlenmesi gerektiği, ayrıca davacı baba ile küçük arasında tedbiren de kişisel ilişki kurulması gerektiği ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bölümünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle, tarafların ortak çocuğu Asel Naz ile baba arasında her ayın 2. ve 4....
ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin, çocuğun şu an ki yaşı da gözetildiğinde yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır Kişisel ilişki düzenlenirken, çocuğun üstün yararının yanında, analık ve babalık duygularının tatmin edilmesine ve geliştirilmesine de özen gösterilmelidir. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp, koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
Kadın lehine daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Velayeti anneye verilen küçük çocuklarla baba arasında her hafta kurulan kişisel ilişki anneyi tüm hafta sonları eve bağımlı hale getirecek ve velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır. Açıklanan nedenlerle baba ile çocuklar arasında babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 4-Mahkemece verilen 27.9.2018 tarihli karar tarafların temyizi üzerine kişisel ilişki davası, boşanma davasında hüküm altına alınan tazminatların miktarı ve faiz belirlemesi yönünden bozulmuş, diğer yönlerden onanmıştır....
Mahkemece, daha uygun süre ile koşulları oluşmadığı için refakat olmadan kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.12.2015 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davacı-davalı tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteminin reddine dair hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki tesis edilmesine yönelik kararlar kesin hüküm oluşturmaz. Velayet kendisine bırakılmayan tarafça kişisel ilişkinin kurulması ya da değiştirilmesi her zaman talep olunabilir (TMK.m.183). Tarafların boşanmalarına dair ilamda baba ile müşterek çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, müşterek çocukların üstün yararlarına uygun olmadığı gibi, onların okul ve günlük yaşamlarını da olumsuz yönde etkileyecek niteliktedir....
DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı, 1973 doğumlu kızı Yelda’nın kısıtlandığını, vasi olarak da kocasının atandığını, vasinin kızıyla görüşmesini engellediğini ileri sürerek, kısıtlı olan ve davalının vesayeti altında bulunan kızıyla kişisel ilişki kurulmasını istemiş; mahkemece; davanın kabulü ile kısıtlı ile davacı arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. Vasi, kısıtlıyı korumak ve bütün kişisel işlerinde o’na yardım etmekle yükümlüdür. (TMK. 447/1) Vesayet Organları ve vesayet işleriyle görevlendirilmiş olan diğer kişiler, bu görevlerini yerine getirirken iyi bir yönetimin gerektirdiği özeni göstermekle yükümlüdürler. (TMK. 466) Kısıtlı ile davacı (babası) arasında kurulan kişisel ilişki, kısıtlıyı korumaya yöneliktir....
kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki düzenlenirken infazda zorluk oluşturmayacak şekilde kişisel ilişki tesis edilmesi gerekir....
Dairemizin 08.03.2017 tarihli bozma ilamı ile davalı anne ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulması yönünden hükmün bozulmasına karar verildiği halde mahkemece bozmadan sonra kurulan hüküm ile hem davalı anne, hem vesayet altına alınan davacı baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yer alan "Tarafların ve çocukların aynı yerde oturdukları anlaşıldığından her ayın 1. ve 3. Cumartesi günü saat 09:00'dan Pazar günü saat 17:00'ye kadar tam gün, dini bayramların ikinci günleri saat 09:00'dan saat 17:00'ye kadar müşterek çocuklar 07.04.2007 doğumlu ..., 09.09.2009 doğumlu ... , 15.10.2011 doğumlu ......
Bütün bu hususlar değerlendirildiğinde baba ve ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişki babalık duygularının tatmini bakımından yetersiz olmuştur. Çocuk ile baba arasında babalık duygularını tatmin edecek ve bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak ve her ay belirlenen hafta sonlarında da yatılı olacak şekilde daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.), (3.) ve (4.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.11.2019 (Prş.)...