Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olduğu gibi, baba ile ortak çocuk arasında "Aynı şehir", "Ayrı şehir" ayırımı esas tutularak kişisel ilişki düzenlemesi de doğru bulunmamaktadır. Günümüzdeki ulaşım araçlarının kolaylığı da dikkate alındığında kişisel ilişki tesisinde taraflar ayrıca talep etmedikleri takdirde aynı yer, ayrı yer ayrımı yapılması da doğru değildir. O halde, "Aynı şehir", "Ayrı şehir" ayrımına gidilmeksizin ve kademeli olmayacak şekilde baba ile ortak çocuk arasındaki kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Küçük 1997 doğumlu... ile anne arasında ayın belirli haftalarında gece yatısına da kalacak ve babanın velayet görevine de engel olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.11.2006...
Davalı-karşı davacı baba ile müşterek çocuk arasında boşanma davasında tesis edilen kişisel ilişki günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, yeterli olmadığı gibi babalık duygularını tatmin etmekten de uzaktır. Velayet kendisinde bulunmayan baba ile müşterek çocuk arasında, çocuğun baba sevgi ve şefkatini tadacağı şekilde, yaz tatili dışında dini bayramlar, yarı yıl tatili ve her ayın belirli haftalarında haftasonu yatılı kalacak şekilde de kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki tesisi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.06.2016(Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmolunan maddi tazminat, yoksulluk nafakası, reddedilen tazminat talepleri ve kişisel ilişki yönünden; davacı-davalı kadın tarafından ise maddi tazminat miktarı, manevi tazminat talebinin reddi ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı-davalı kadının tüm, davalı-davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece 2007 doğumlu ortak çocuk .... ile baba arasında kişisel ilişki kurulurken baba yanında yatılı olmayacak şekilde bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır....
Somut uyuşmazlıkta, davacı babanın ortak çocuk ile arasında kişisel ilişki kurulması davasının kabul edilmesi doğru olmuş ise de, dosyanın tetkikinden ortak çocuk Işıl ile baba arasında doğumundan bu zamana kadar kişisel ilişki kurulmamış olması olması, çocuğun yaşının küçük olması ve özel sağlık sorunlarının bulunması dikkate alındığında baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi fazladır. Bölge Adliye Mahkemesince tarafların ortak çocuğu ile davacı baba arasında daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Davalı anne vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişkinin süresi yönünden BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulurken, babanın cezaevinde bulunması durumunda ve tahliye olmasından sonraki dönem için ayrı ayrı düzenlenmiş, kademeli bir kişisel ilişki tesis edilmiştir. Değişen koşullara göre kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuklar ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru olmadığı gibi davalının cezaevinde bulunması durumunda da görüş ve ziyaret imkanı araştırılmadan kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Ceza ve tutukevinin, tutuklu ve hükümlülerin yakınlarıyla mevzuat çerçevesinde görüşme imkanı ölçüsünde, çocukla tutuklu veya hükümlü ebeveyni arasında kişisel ilişki tesis edilebilir....
Taraflar arasındaki torunla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile davacı anneanne ile torunu arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile davacı anneanne ile torunu arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....
Anadolu Bölgesine çıkacağı yönünde duyum aldığını, kurulan kişisel ilişki şeklinin imkansızlaştığını, davacının çocuğu reddettiğini görüşmek istemediğini, müvekkilinin zorlaması ile görüşmelerin gerçekleştiğini, davacının çocuk ile ilgilenmediğini, ihmalkar davrandığını bu nedenle müvekkilinin oğlunu babası ile görüştürmek istemediğini, çocuğun da babası ile görüşmek istemediğini, çocuğun ... yararı gereği çocuğun babası ile yatılı olmaksızın kişisel ilişki kurulması yönünde temyiz talebinde bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı babanın ortak çocuk ile yatılı olacak şekilde kişisel ilişkinin düzenlenmesi talebinin kabulünün yerinde olup olmadığı ve baba ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişki nedeniyle çocuğun huzurunun tehlikeye girdiğinin, düzenlemenin çocuğun yüksek yararına uygun olmadığının ispatlanıp ispatlanmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayet hakkı kendisine verilmeyen eş ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilirken, kişisel ilişkinin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde düzenlenmesi gerekir. Davacı-karşı davalı ile müşterek çocuk arasında yarıyıl ve yaz tatillerinde kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş tarihleri ile saatleri hükümde gösterilmediği gibi, "aynı şehirde oturmaları hali" ve "farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmesine gidilmiş ve farklı şehirde yaşamaları halinde de davacı-karşı davalı babanın istediği zaman müşterek çocukla kişisel ilişki kurmasına karar verilmiştir....