Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Süleyman'ın mehir edimini ifa etmekle sorumluluğunun kalmadığını, davacının ziynetleri alarak evi terk ettiğini, bağışlamadan rücu ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; sunulan mehir senedinin yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğunu, tanık beyanlarıyla mehir yapıldığının sabit olup, ayrıca yemin delilinin hatırlatılmamasının da hatalı olduğunu belirterek davanın kabulü gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
Bağıştan dönme (rücu) sebebi olarak, basit olayların kabulü halinde bağıştan yararlanan kişiyi, bağışlayanın baskısı altında tutmak sonucunu doğurur ve hak duygularını zedeler, irade serbestisinin kısıtlanmasına neden olur. Bağıştan rücu sebebini oluşturan olayların nitelikleri, kapsamı, meydana geliş sebebi ve özellikle önem dereceleri gözetilerek delillerin değerlendirilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece; boşanma dava dosyası ve tanık beyanlarına göre karşı davada bağıştan dönme (rücu) koşullarının oluşup oluşmadığının yeniden değerlendirilmesi ve oluşacak sonuca göre karşı dava hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesinin 2012/19289 esas 2013/11737 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzre bağıştan rücu edilmesine engel teşkil etmemesine göre; davalılar açısından bağıştan rücu koşulları oluşmakla davanın reddi kararında isabetsizlik yoktur. İzah edilen nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...'in davalı 2. eşinin ısrarları üzerine 1713 ada 81 parselde bulunan 11 nolu meskeni davalıya bağışladığını, ancak ölümünden önce uzun süre yatalak hasta olan murisle davalının hiç ilgilenmediğini, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu, muris sağ iken davalıya karşı dava açamayacak durumda olduğunu ileri sürüp tapu kaydının iptali ile muris ...ın mirasçıları adına tescilini olmazsa tenkis istemişler, yargılama sırasında tenkis isteği tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiştir. Davalı, bağıştan dönmek için bir sebep olmadığından murisin hayatta iken dava açmadığını, eşine çok iyi baktığını bildirip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu şartlarının oluşmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Cevap dilekçesi: Davalı Nesimi vekili cevap dilekçesinde özetle; düğünde takılan ziynet eşyalarının davacı tarafından kendi kişisel ihtiyaçları için harcandığını, mehir senedi dosyaya ibraz edildiğinde de beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Dahili davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedi dosyaya ibraz edildiğinde de beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, murisin maliki olduğu 5527 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki payını semt spor sahası yapılması amacıyla davalı belediyeye bağışladığını, aradan geçen uzunca süreye rağmen bağışlama amacının davalı belediye tarafından yerine getirilmediğini ileri sürerek, murisin bağışladığı pay için bağıştan rücu sebebiyle davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tapuya tesciline karar verilmesini istemişlerdir....
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 6767 parsel sayılı taşınmazını kardeşi olan davalıya birlikte aynı yerde yaşamak düşüncesiyle bedelsiz olarak bağışladığını, davalının devir işleminden sonra aile fertlerine hakaretler ettiğini,bağıştan rücu yasal koşullarının oluştuğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescil istemiştir. Davalı, bağıştan dönme koşullarının oluşmadığını, dava konusu taşınmazın bağış amacıyla verilmediğini, muris babaları tarafından kendisine verildiğini ve bu arsa üzerine ev yaptığını, kadastro sırasında davacı adına tescil olduğunu ve davacının taşınmazını bağış yoluyla geri verdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Çeyiz senedinde belirtilen ziynet eşyalarının tamamının alınarak davacıya takıldığını, eşyaların ise Hollanda'da satın alınarak Hollanda'daki eve konulduğunu, davacının davalı Abdullatif'i mahkeme kararı ile evden uzaklaştırdığını, çeyiz eşya senedindeki tüm eşya ve takıların davacıda kaldığını, davacının bir kısım altınları bozdurarak kumarda harcadığını, kalan kısmını da bozdurarak yine kendi özel ihtiyaçları için harcadığını, davalı Çapa'nın senedi kefil olarak imzaladığını, ayrıca bağıştan rücu haklarını kullandıklarını, zira davacının davalı Abdullatif'i başka erkeklerle aldattığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
Dairemizin 2021/1090 Esas sayılı dosyasında verilen karardan sonra davacı 13/07/2021 tarihli dilekçesi ile mehir için 100,00 TL, kişisel eşyalar için 4.700,00 TL, çeyiz ve baba evinden getirilen eşyalar için 100,00 TL, aynen talep edilen kişisel ve baba evinden getirilen eşyalar için 100,00 TL'yi dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte talep ettiğini belirtmiş ve aynen iade talep edilen eşyalar yönünden harcı yatırmıştır....