Mehir senedindeki eşya ve altınların tarafların mehri olduğunun belirtildiği, dolayısıyla taraflara müştereken bağışlandığının kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle takılan 90 gram mehir altını için yemin delilinin sonucuna göre kabul kararı verilmesi gerekirse ve yine mehirdeki eşyalar yönünden kabul kararı verilmesi gerekirse bu hususun gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla, Sonuç itibariyle, davacının istinafının kısmen kabulü ile sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Öte yandan bağıştan dönme (rücu), bağışlayanın bağışlanana varması gerekli tek taraflı beyanıyla geriye yürüyerek (makable şamil) hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme (rücu) 6098 s. TBK' nun 295. (818 s. BK' nun 244.) maddesinde aynen; “Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir: 1- Bağışlanan, bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse. 2....
Davalılar davacının eşini aldatması üzerine evden ayrıldığını, ziynetlerini giderken yanında götürdüğünü savunmuş, yargılama aşamasında boşanma davasının kesinleşmesiyle davacı kadının eşini aldattığının sabit olduğunu, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu, davanın bu nedenle reddi gerektiğini bildirmiş ve bağıştan rücu davası açmışlardır. Bağıştan rücu davasının ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/659 esas numarasında kayıtlı iken gönderme kararıyla dosyanın Aile Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır. Davalı koca tarafından açılan bağıştan rücu davasının sonucu görülmekte olan alacak davasını etkileyeceğinden sonucunun beklenmesi ve ondan sonra karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 25.1.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, mehir senedinde yazılı ziynetlerin mevcutsa aynen değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İstinaf Sebepleri Davacı kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, mehir senedini ifa ettiğini ispat yükünün davalı taraf üzerinde olduğunu, davalının edimini ispat edemediğini, düğünde geniş aile tarafından takılan altınların mehir senedinin ifası anlamına gelmediğini, düğünde takılan altınlar ile mehir senedi arasında illiyet bağı bulunmadığını, mehir senedinin mehri müeccel niteliğinde olduğundan mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarına ilişkin talebin kabul edilmesi gerektiğini, açık bir şekilde talep sonucunun dava dilekçesinde yer aldığını, ıslah dilekçesinde de talep konusu ziynetlerin cins ve miktarlarının ayrı ayrı belirtildiği halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek hükmün tamamı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
-KARAR- Dava bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hakdüşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmişse de, koşullu bağışın 1989 yılında gerçekleştirildiği, murisin 1993 tarihinde öldüğü gözetildiğinde, somut olayda 818 sayılı Borçlar Yasasının 246. maddesinin uygulanacağı kuşkusuzdur. Rücu hakkı, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemez. 818 sayılı Borçlar Yasasıın 246. maddesi 2. fıkrası uyarınca, mirasbırakan rücu sebebini öğrendikten sonra ölürse, dava hakkı mirasçılara geçecek ve mirasçılar bu bir yıllık süreyi tamamlayabileceklerdir. Somut olayda, bu koşullar gerçekleşmemiş olup, davanın reddi, bu gerekçe ve sonuç itibari ile doğrudur. Davacı ...' nin temyiz itirazı yerinde değildir....
Davalı ..., taşınmazın davacıların mirasbırakanı tarafından sadece turizm tesis alanı olarak kullanılmak üzere bağışlanmadığını, taşınmaza ait imar planında taşınmazın bulunduğu alanın turizm tesis alanı olarak gösterildiğini, taşınmazın halen Tosmur Belediye Başkanlığı hizmet binası olarak kullanıldığını, bağışlayanın mirasçılarının bağıştan rücu yetkilerinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, turizm tesis alanı yapılmak üzere bağışlanan taşınmaz üzerine Tosmur Belediye hizmet binası yapılarak amacına aykırı kullanıldığı, davalının koşullu bağışın şartlarını yerine getirmediği ve hak düşürücü sürenin geçtiği savunmasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece, “... bağıştan rücu, bağışlayandan, bağışlanana varması gerekli tek taraflı bir beyanı ile bağışlamanın geriye etkili olarak ortadan kaldırılmasıdır....
Mahkemece, davacının satış bedelini kendisi ödediğine dair bağış olgusunu ispata yeterli delil sunmadığı, 02.09.2005 tarihli resmi senetle dava dışı ... tarafından taşınmazın davalıya satılmış olduğu, resmi belgenin aksinin subut bulmadığı, bağıştan dönmeyi gerektiren sebeplerin araştırılmasına gerek görülmediği nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin temyizi üzerine karar Dairemizce "Dava, bağıştan rücu nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bedelinin davacı tarafından ödendiği ancak yazılı delil ile kanıtlanabilir. Davacı taraf iddialarını yazılı delille kanıtlayamamıştır. Ancak, davacıya yemin teklif hakkı hatırlatılarak HMK'nın 225. ve devamı maddeleri gereğince işlem yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi" gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur....
, mehir senedinin hukuken hükümsüz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
, mehir senedinin hukuken hükümsüz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....