Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından,Davacı davasında,Türk Medeni Kanununun 24.ve 25.maddesinde sözü edilen "kişilik haklarına saldırıda bulunanlara karşı korunma, saldırı tehlikesinin önlenmesi, sürmekte olan saldırıya son verilmesi ve sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespiti istemediği,"asıl isteminin davalıya ait Web sitesindeki kişilik haklarına saldırı oluşturan yayın nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Prof Dr. Baki Kuru,Prof Dr. ... ...,Prof Dr. ... ...'ın Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı nın 140.ncı sayfasında "şahsiyet haklarına tecavüzün önlenmesi davası (MK m.24,1) asliye hukuk mahkemesinde görülür. Buna karşılık, şahsiyet haklarına yapılan tecavüz nedeniyle açılan maddi veya manevi tazminat davaları (MK m.24,ll),mamelek hukukundan doğan davalardır; bu nedenle bu maddi ve manevi tazminat davalarında görevli mahkeme,m.8,1'deki ana kurala göre belirlenir." şeklinde belirttiği görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, kişilik haklarına yapılan saldırının önlenmesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Bozma ilamına uyan mahkemece; uyuşmazlığın davacıya ait fotoğrafın davalılar tarafından izinsiz olarak kullanıldığı iddiasıyla açılan davanın, kişilik haklarına yapılan saldırının önlenmesi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle hüküm tesis edilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2018/166 ESAS - 2019/640 KARAR DAVA KONUSU : Kişilik Hakları (Kişilik Haklarına Saldırının Önlenmesi) KARAR : DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Cebeci Asri Mezarlığında bulunan 126- P213 ada numaralı mezarlıkta defnedilmiş olan Havva Geçer'in kızı, Ayten Rastgeldi'nin kızkardeşi, dolayısı ile her ikisininde mirasçısı olduğunu, mezarlığa önce Havva Geçer'in, sonra Ayten Geçer'in, son olarak da Ayten Rastgeldi'nin kızı, davalının eşi olan Ayşe Rastgeldi Kaysı'nın defnedildiğini, davalının mezarın aslını bozarak, yeni mezar yaptırdığını, müvekkilinin muvafakatini almadan mezar taşı üzerine vefat eden eşinin resmini bastırdığını, mezarlığa sadece davalının eşinin fotoğrafının yaptırılmış olmasının müvekkilinin annesi ve kız kardeşinin hatırasını zedelediğini, müvekkilinin kişilik haklarına yapılan haksız ve hukuka aykırı saldırının durdurulmasına, mezarlık yerinin eski hale getirilmesine karar verilmesini talep...

        TV'de yapılan röportaj üzerine aynı tarihli www.... .com.tr adlı internet sitesinde yayınlanan haber ve 27/06/2015 tarihinde adı geçen sitede davalılardan ... tarafından kaleme alınan “İftar masasını neden sindiremediler” başlıklı köşe yazısında sarf edilen gerçek dışı sözlerle meslek odası ve yöneticilerinin hedef alındığını, anılan davalı tarafından gerçekleştirilen röportajın dava dışı gazeteler tarafından da haber yapıldığını ve müvekkillerinin kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek, manevi zararlarının giderilmesi, kişilik haklarına yönelik saldırının önlenmesi ve kararın yayınlanması isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, davaya konu edilen yayınların güncel ve görünen gerçeğe uygun olup, eleştiri sınırları içinde kaldığını belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....

          Şti. aleyhine 15/08/2013 gününde verilen dilekçe ile internet yoluyla kişilik haklarına saldırının önlenmesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 11/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 12/03/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava; internet yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı yayın durdurma istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının önlenmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava konusu edilen Yeşim Sitesinde dava tarihi itibari ile kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu olup olmadığı, kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulu ise tüm bağımsız bölüm ve maliklerini gösterir tapu kaydının ilgili tapu müdürlüğünden getirtilip dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmış, 25. maddesinde, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir....

                Yukarıda açıklaması yapılan HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlar ile bağlı kalınarak ilk derece mahkemesine ait değişik iş dosyası esas bakımından incelendiğinde; Somut uyuşmazlıkta; davacı taraf, müvekkilinin son zamanlarda davalıların internet basını ve sosyal medyaları üzerinden saldırılarına maruz kaldığını, saldırıların direkt kişilik haklarına yönelik olması ve eleştiri sınırlarının aşılması nedeniyle müvekkilinin kişilik haklarına saldırıların tespiti ve önlenmesi amacıyla iş bu davayı açma zorunluluğu olduğunu, müvekkilinin kişilik haklarına saldırının tespitini ve müdahalenin menine karar verilmesini ayrıca saldırının devam ettiği URL hesaplarına erişim engellenmesi yönünde tedbir kararı verilmesini istemektedir....

                Türk Medeni Kanunu 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmış, 25. maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı düzenlenmiştir. BK’nun 49. maddesinde ise kişilik haklarına yapılan saldırının yaptırımı düzenlenmiştir. Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz....

                  UYAP Entegrasyonu