WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı şekilde İstanbul 10 İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/728 esas sayılı dosyasında da görülen meskeniyet şikayeti tarafları ve takip dosyası ve haciz farklı olup her ne kadar aynı taşınmazdaki haciz şerhine ilişkin meskeniyet şikayeti ve bu şikayete binaen verilen farklı bir rapor mevcut ise de, şikayete konu alının haciz için meskeniyet şikayetinde bulunulmayıp yukarıda da açıklandığı üzere, her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından ve bu hak kullanılmadığından davanın esasına girilerek yapılan yargılama ile sonuca gidilmesi isabetlidir. Kaldı ki bu emsal gösterilen karar ve bilirkişi raporunda haline münasip mesken değerlendirmesi yapılarken şikayete konu taşınmazla aynı mevkide taşınmazlardan yola çıkılarak değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır, Borçlunun, şikayete konu taşınmazın bulunduğu yerde oturması zorunlu olmadığından, daha mütevazi semtlerde haline münasip meskenin değerinin bilirkişi marifeti ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2019 NUMARASI : 2019/355 ESAS 2019/909 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet Şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İİK'nun 82/12 maddesi gereği haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, süresinde yapılmayan şikayetin reddine, karar verilmiştir....

İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 11.08.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin borçluya 27.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 24.08.2015'te olduğu anlaşılmaktadır....

    İcra Hukuk Mahkemesi dosyasının getirtilerek incelenmesi, mirasın hükmen reddi şikayeti hakkında mahkemece verilen davanın açılmamış sayılmasına kararının kesinleşmediği görülür ise derdestlikten bu yöne ilişkin davanın reddine karar verilmesi, aksi halde mirasın reddi davasının bekletici mesele yapılması, bu dava sonunda mirasın hükmen reddi kararı verilir ise takibin iptali yönünde hüküm tesisi, anılan dava reddedilir ise borçluların meskeniyet şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulduğu görülmüştür. Bilindiği üzere; mahkemece, Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, mahkeme, artık bu uyma kararı ile bağlı olup, bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorundadır....

      İİK'nun 82/1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun miras hissesi bulunan ve meskeniyet şikayetinin konusu olan taşınmaza 08.10.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, alacaklı tarafından şikayete konu taşınmaza ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/769 E. sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, bu dava dilekçesinin şikayetçi borçluya 17.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde bu tebliğ işleminin usulsüz olması sebebiyle hacizden bu tarihte haberdar olamadığına ilişkin bir iddiasının bulunmadığı, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun ise 10.09.2015 tarihinde olduğu anlaşılmaktadır....

        Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmaza konulan ilk haczin 13.06.2008 tarihli olup şikayete konu haczin ise 25.12.2013 tarihli bulunduğu görülmektedir. Mahkemece öğrenme tarihi olarak kabul edilen tarih son hacze ilişkin olmayıp daha önce yapılan hacze ilişkin bulunduğundan ve şikayete konu hacizle ilgili bir tebligata da dosya içinde rastlanmadığından borçlunun 04.07.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süre içerisindedir. O halde, iş bu takip dosyasındaki meskeniyet şikayeti yönünden, mahkemece işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, istemin süre aşımı nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. .... İcra Müdürlüğü'nün 2006/9442 Esas sayılı takip dosyasında konulan haciz yönünden ise; Bu dosyadan 14.09.2012 tarihinde haciz konulduğu borçluya 103 davetiyesinin gönderildiği 08.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir....

          in icra mahkemesine başvurusunda; icra müdürlüğünce tapu kaydına haciz konulan evin haline münasip evi olup hacizden 08.10.2014 tarihinde haberdar olduğunu belirterek 217 Ada 23 Parsel sayılı taşınmazdaki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece istemin, İİK'nun 82/1-12. maddesine dayalı meskeniyet şikayeti olarak nitelendirilmek suretiyle, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda taşınmazın ihtiyacını karşılayabilmesi amacıyla 120.000,00 TL'sinin borçluya bırakılmak üzere satılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3396 KARAR NO : 2022/166 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2021 NUMARASI : 2021/41 ESAS, 2021/226 KARAR DAVA KONUSU : KIYMET TAKDİRİNE İTİRAZ-HACZEDİLMEZLİK KARAR : Söke İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/41 Esas, 2021/226 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kısmen kabulü kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Söke İcra Müdürlüğünün 2007/4266 Esas sayılı dosyası ile yürütülen takip kapsamında, davacıya ait Aydın İli, Söke İlçesi, Bağarası Mahallesi, 188 Ada, 37 Parsel sayılı taşınmaza haciz konulduğunu, aynı takip dosyasında aynı taşınmazla ilgili olarak yaptıkları haczedilmezlik şikayetinin Söke İcra Mahkemesinin 2012/250 Esas, 2013/38 Karar sayılı ilamı ile kısmen kabulüne...

            Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin kıymet takdirine ilişkin şikayete yönelik istinaf başvurusunun kararın kesin nitelikte olması nedeni ile reddine, haczedilmezlik şikayeti yönünden olan istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

            İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda borçluya gönderilen 103 davet kağıdındaki açıklamada meskeniyet şikayetine konu edilen 886 ada 9 parsel sayılı taşınmaza da haciz konulduğunun belirtildiği, anılan davet kağıdının borçlunun eşine 05.07.2013 tarihinde tebliğ edildiği, meskeniyet şikayetinin ise yedi günlük süreden çok sonra 14.01.2014 tarihinde yapıldığı görülmektedir. Bu durumda, Mahkemece, şikayetin süresinde yapılmadığından reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

              UYAP Entegrasyonu