WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda kiralananın fiilen boşaltılmadığı ve kiraya verene teslim edilmediği müddetçe farklı sebebe dayalı olarak açılan tahliye davasının konusuz kaldığından söz edilemez. Bu nedenle işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Ancak davalı kiracı, hüküm tarihinden sonra, 23/05/2016 tarihli emanet tutanağı ile kiralananın anahtarını notere teslim ettiğini beyan ettiğinden anahtarın notere tevdii edildiğinin kiraya verene bildirilip bildirilmediği araştırılarak, sonucuna göre, kiralananın tahliye edildiğinin anlaşılması halinde dava konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açıldığı tarihdeki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdirine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

    Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini kanıtlayamazsa kiralayanın bildirdiği tarihe itibar olunmalıdır. Olayımıza gelince; Davada dayanılan ve karara esas alınan 01.06.2011 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....

      Davacı alacaklı tarafından kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi için başlatılan icra takibine, davalı borçlunun itirazı üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmesi üzerine kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dairemiz tarafından hükmün onamasına karar verilmiş, Onama kararına karşı davalı tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre alacakla ilgili itirazın kaldırılması kararına yönelik davalının karar düzeltme istemi yerinde değildir. 2- Davalının kiralananın tahliyesi kararına yönelik olarak karar düzeltme istemine gelince; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 19.02.2010 başlangıç tarihli 4 ay süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

        Dava, kiralananın TBK.nun 347 maddesi gereğince kira sözleşmesinin bildirimle feshi nedeniyle tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı hakkında son olarak 01.01.1999 tarihinde yenilenen 5 yıl süreli kira sözleşmesine istinaden kiralananın TBK'nun 347 maddesi gereğince tahliyesini talep etmiş, davalı kira sözleşmesini kendisinin imzaladığını, ancak taşınmazda 2009 yılından beri eşi ...'ın kiracı olarak bulunduğunu kira paralarının eşi tarafından banka hesabına yatırıldığını davacının da buna ses çıkarmayarak rıza gösterdiğini, bu nedenle kendisine husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı, davalı borçlu hakkında başlattığı 11.09.2012 tarihli haciz ve tahliye talepli icra takibinde 2012 yılı Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayı kira bedelleri ile işlemiş faizin tahsilini istemiştir. Davalı borçlunun itirazı üzerine davacı alacaklı İcra Mahkemesine müracaat ederek itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini talep etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibinin itiraz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur.Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmesi üzerine karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 1.8.2007 başlangıç tarihli ve 5+5 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, davalının kira bedellerini ödemediğinden bahisle 10.4.2012 tarihinde ... 14....

              Dava, iktisap ve mesken ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 17.02.2012 tarihinde kiralananı iktisap ettiğini, akdin yenilenmiyeceği ve aktin bitimi olan 01.03.2012 tarihinde kiralananın tahliye edilmesi ihtarının davalı kiracıya 22.02.2012 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen 23.03.2012 tarihinde kiralanana ihtiyacı olduğundan bahisle işbu davayı açmıştır.Davalı ihtiyacın samimi olmadığını, davanın reddini savunmuştur. Davaya ve ihtara dayanak, davalı ile eski kiralayan ... arasında düzenlenen yazılı kira sözleşmesi 01.03.2007 başlangıç tarihli ve 1 yıl sürelidir. Bu sözleşmenin varlığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu sözleşmenin hususi şartlar bölümünün 19. maddesinde "işbu kontrot bir yıllıktır....

                Davacı vekili, baz istasyonu kurulması için müvekkillerine ait binanın ortak kullanım yeri içerisinde kalan alanın davalı tarafından 23.06.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiralandığını, kira sözleşmesinin 10 yıl süreli olduğunu, kira sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren yenilenmeyeceğinin, davalıya ihtarname ile bildirildiğini belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili, taşınmazın 6570 Sayılı Kanuna tabi olduğunu, tahliye koşulları gerçekleşmediğini, yasal dayanağı bulunmayan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece şartları oluştuğundan kiralananın tahliyesine karar verilmiştir. Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 23.06.2001 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kiralananın niteliğine göre sözleşme B.K.'nun adi kiraya ilişkin hükümlerine tabidir. Sözleşmenin 2. maddesinde “sözleşmenin geçerli olacağı süre sözleşme tarihinden itibaren 10 yıldır....

                  Dava, yeniden imar ve inşa nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın süreden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilin malik bulunduğu taşınmazda kaçak ve ruhsatsız bir bina olduğunu, imar uygulaması neticesinde binanın yolda kaldığını, müvekkiline ait kalan kısımda müteahitle anlaşarak bina yapmak istediğini davalı müvekkilinin oğlu olup, alt katta tekel bayiliği yaptığını, üst kattaki dairedede oturduğunu, davalının tüm uyarılara rağmen tahliye etmediğini belirterek kiralananın yeniden inşaat nedeniyle tahliyesini istemiştir. Davalı ise, davacının kötü niyetli olduğunu annesinin taşınmaza aile şerhi koydurmasına kızarak bu davayı açtığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Hükme esas alınan 15.11.2000 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konsunuda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın işyeri bakkaliye olduğu belirtilmiştir....

                    Türk Borçlar Kanununun 350/2. maddesi gereğince kiralananın yeniden inşa veya imar amacıyla esaslı onarımı, genişletilmesi ya da değiştirilmesi için açılacak davalarda kiralananın tasdikli mimari veya avan projesinin bulunması ve ibrazı zorunludur. Olayımıza gelince; dosya kapsamında Çekmeköy Belediyesinin 02.09.2004 tarih 164 sayılı kararına göre kiralanan taşınmazın kaçak yapı olması nedeniyle taşınmaz hakkında yıkım kararı verildiği anlaşılmıştır. Mahallinde yapılan keşif neticesinde verilen 16.04.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda tasdiksiz avan projesinin yerine uygun olmadığı rapor edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu