WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kiralananın ayıplı olarak teslimi nedeniyle kiralananın kullanılmasında imkansızlık veya derecesinde düşüklük meydana gelmiş ise bu durumda kiracının TBK’nun 123. ve 125. maddeleri dairesinde hareket ederek mevcut ayıbı uygun bir sürede kiraya verene ihbar etmesi beklenir. Yine 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 305. maddesine göre kiralananın önemli ayıplarla teslimi halinde kiracı, borçlunun temerrüdüne veya kiraya verenin kiralananın sonradan ayıplı hale gelmesinden doğan sorumluluğuna başvurabilir. Kiralanan sonradan ayıplı duruma gelirse kiracı, kiraya verenden ayıpların giderilmesini veya kira bedelinden ayıpla orantılı bir indirim yapılmasını ya da zararının giderilmesini isteyebilir. Önemli ayıp durumunda kiracının sözleşmeyi fesih hakkı saklıdır. 307. maddesine göre kiracı, kiralananın kullanımını etkileyen ayıpların varlığı halinde, bu ayıpların giderilmesine kadar geçen süre için, kira bedelinden ayıba orantılı indirim isteyebilir....

    "İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar ... ve ... aralarındaki kiralananın tahliyesi davasına dair ......

      Ayrıca davacı ve davalı arasında 2008 Ocak ayında davacıya ait kiralananın davalıya kiralandığı ve kiralananın 12 Ocak 2009 tarihinde tahliye edildiği hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesi,01.01.2009 tarihinden itibaren aynı şartlarla yenilenmiş,kira süresi dolmadan taşınmaz erken tahliye edildiğine göre kiracı kural olarak dönem sonuna kadarki kiralardan sorumludur. Buna karşın kiralayanın da, kendi üzerine düşen görevi yapması, kiralananın yeniden kiraya verilebilmesi için gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi, dava tarihinde yürürlükte bulunan 01.07.2012 de yürürlükten kaldırılan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 98. maddesinin yollaması ile aynı kanunun 44. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 114.maddesinin yollaması ile aynı kanunun 52.maddesi) hükmü gereğidir....

        Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 5. maddesinde kira müddetinin ihale konusu işin müddeti ile sınırlandığı görüldüğü gibi 7. maddesi tarafların yükümlülüklerini düzenlemekte olup a bendinde kiralananın kiracının iş yerine gidiş giderlerinin kiracıya, dönüş giderlerinin ise kiraya verene ait olacağının, e bendinde görevlendirilen şoförün kiraya veren tarafından görevlendirileceğinin ancak konaklama gidiş-dönüş ve yemek giderlerini kiracının karşılayacağının düzenlendiği anlaşılmaktadır. Sözleşme konusu kiralananın tesliminin hangi tarihte olacağı, davalının davacıya yapacağı bir bildirim üzerine mi kiralananın teslim edileceği sözleşmede belirtilmemiştir....

          Her ne kadar mahkemece; kiralananın, vergi kayıtlarında 03/07/2012-31/07/2012 tarihleri arasında üçüncü kişinin iş yeri adresi olduğu, bu nedenle kiralananın tahliye edildiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de üçüncü kişiye ait vergi kayıtlarına dayanılarak kiralanan tahliye edildiğinin kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca; kiralananın tahliye edildiğini ispat yükünün davacı kiracıda olduğu ve yıllık kira bedelinin senetle ispat sınırının üzerinde bulunduğu gözetilerek, taraf delilleri değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3- Yukarıdaki bentlerde açıklanan bozma nedenleri doğrultusunda davacının tavzih talebinin reddine dair ek karara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

            Her ne kadar mahkemece; kiralananın, vergi kayıtlarında 03/07/2012-31/07/2012 tarihleri arasında üçüncü kişinin iş yeri adresi olduğu, bu nedenle kiralananın tahliye edildiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de üçüncü kişiye ait vergi kayıtlarına dayanılarak kiralanan tahliye edildiğinin kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca; kiralananın tahliye edildiğini ispat yükünün davacı kiracıda olduğu ve yıllık kira bedelinin senetle ispat sınırının üzerinde bulunduğu gözetilerek, taraf delilleri değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3- Yukarıdaki bentlerde açıklanan bozma nedenleri doğrultusunda davacının tavzih talebinin reddine dair ek karara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

              Kiralananın ayıplı olarak teslimi nedeniyle kiralananın kullanılmasında imkansızlık veya derecesinde düşüklük meydana gelmiş ise bu durumda kiracının TBK’nun 123. ve 125. maddeleri dairesinde hareket ederek mevcut ayıbı uygun bir sürede kiraya verene ihbar etmesi beklenir. Kiralananda mevcut açık nitelikteki bozukluklara karşın kiracının uzun bir süre kiralananı mevcut hali ile kullanması ve bu konuda uyuşmazlık çıkartmaması, kiracının kiralananı mevcut hali ile kabul ettiği şeklinde yorumlanabilir. Böylesi bir durumda kiraya veren ayıptan sorumlu tutulamaz. Yine 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 305. maddesine göre kiralananın önemli ayıplarla teslimi halinde kiracı, borçlunun temerrüdüne veya kiraya verenin kiralananın sonradan ayıplı hale gelmesinden doğan sorumluluğuna başvurabilir. Kiralanan sonradan ayıplı duruma gelirse kiracı, kiraya verenden ayıpların giderilmesini veya kira bedelinden ayıpla orantılı bir indirim yapılmasını ya da zararının giderilmesini isteyebilir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Dava, kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece verilen 2010/2364 E, 2011/59 K. Sayılı hükmün Dairemizce bozulması üzerine mahkemece ilk hükümde direnilmesine karar verilmiştir. Bu durumda temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, dosyanın Hukuk Genel Kurulu'na gönderilmek üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine, 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Dava, konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemiyle açılmış ise de mahkemece kiracılık ilişkisi kanıtlanmadığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi olarak nitelendirilmiştir. Bu nitelemeye göre hükmün temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin görevi kapsamında kaldığından dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Borçlar Kanununun 284.maddesi uyarınca da ilke olarak hasılat kirasında kiralayanın muvafakatı olmaksızın kiralananın başkasına kiraya verilmesi olanaksızdır. Ne var ki yasanın bu hükmü emredici değildir. Sözleşmeyle belirtilen kuralın aksi kabul edilebilir. Somut olayda, davacının kiralayanı olan ... Spor Kulübü ile davalı ... arasında yapılan sözleşmenin 8.maddesinde, kiralananın başka bir kişi veya kuruluşa devir edilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Görülüyor ki, taraflar sözleşmede kiralananın başkasına kiraya verilebileceğini değil, tam aksine kiralananın başkasına kiraya verilemeyeceğini kararlaştırmıştır. Davalı belediyenin akidi olan kiracı, sözleşmede yetki verilmemesine rağmen kiralananı başkasına (davacıya) kiraya verdiğinden onun bu davranışı akte aykırılık teşkil eder. Davalının yaptığı ihtara rağmen davacı kiracı akte aykırılığı gidermediğinden, davanın reddi yerine istemin yazılı bazı gerekçelerle kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu