SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/11/2018 NUMARASI : 2017/1095 ESAS - 2018/962 KARAR DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Ticari İşletme Kirası KARAR : Tarsus Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 06/11/2018 tarih ve 2017/1095 Esas, 2018/962 Karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının Mersin ili Çamlıyayla İlçesi Cumayakası Mahallesi Tarsus Caddesi No.92 adresinde bulunan Çamlıyayla Namrun Köyü 6808 parsel sayılı taşınmazı Fahri Çakır isimli kişiden satın aldığını, Fahri Çakır'ın taşınmazı davalı şirkete kiraya verdiğini, davalı şirketin Fahri Çakır'a ve davacıya kira bedeli ödemediğini, davacının taşınmazı kiraya verilen dükkan şerhli olarak satın aldığını, davalı şirketin sözleşmede 3. Şahıslara devir yasağı bulunmasına rağmen taşınmazı 3. Şahıs Uveka Ucuz Kaliteli Gıda Ürünleri A.Ş.'...
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin icra takibindeki tebligattan haberdar olmadığını, belediyeye ait yağ sıkım tesisi olup, zeytin sıkım zamanında dönemsel olarak faaliyet gösterdiğini ve sıkılan zeytinden çıkan yağın bir kısmının işletmeye kalması şeklinde gelir elde edildiğini, kiralananın ticari işletme niteliğinde olmadığını, kiranın hasılat kirası şeklinde yorumlanabileceğini, bu nedenle ödeme emrindeki sürelerin yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin kira borcu olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile; davalı Erol Hatıl'ın Eğlenhoca Mah., Baldırpınarı Mevkî, 7 pafta 611 parsel sayılı parselde bulunan 2060 m² zeytinyağı sıkma tesisi Karaburun/İzmir adresinde bulunan taşınmazdan tahliyesine karar verilmiştir....
Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....
Devam eden yıllar için sözleşmede artış şartı düzenlenmediğinden devam eden yıllar aylık kira bedelinin 1.210 TL olduğunun kabul edilmesi gerekir.Bu nedenle takibe konu 2011 Ekim ayı kirası 28.12.2011 tarihinde 1.100 TL, Kasım ayı kirası 13.1.2012 tarihinde 1.100 TL, Aralık ayı kirası 25.1.2012 tarihinde 1.100 TL, 2012 Ocak ayı kirası 2.2.2012 tarihinde 1.200 TL, Şubat ayı kirası da 10.2.2012 tarihinde 1.200 TL olarak davacının banka hesabına davalının eşi Ali Demir tarafından ödenmiştir....
Dava, kira alacağının tahsili için tahliye talepli olarak başlatılan icra takibine davalı-borçlu tarafından yapılan vaki itiraz üzerine, davacı-alacaklı tarafından açılan itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı ... tarafından davalı borçlu aleyhine 18.01.2012 tarihinde başlatılan haciz ve tahliye istemli icra takibinde, yazılı kira sözleşmesine dayanılmaksızın aylık 165-TL ağustos 2010 kirası ile ocak 2012 ay kirası olmak üzere toplam 18 aylık kira bedeli 2.970,00-TL kira alacağı ile 201,37-TL işlemiş faiz istenmiştir. Ödeme emri borçlu davalıya 31.1.2012 tarihinde tebliğ edilmiş davalı-borçlu itirazında kiracılığa karşı çıkmaksızın aylık kira bedelinin 20-TL olduğunu, alacaklıya kira borcu bulunmadığını bildirmiştir. Davacı alacaklı icra takibinde dayanmadığı halde kiraya vereni ......
Taraflar arasında görülen davada ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesi ile ... 12.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi uyarınca kira alacağının tahsili ile taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın işletme ruhsatının yenilenmemesi nedeniyle sözleşmenin amacına uygun teslim edilip edilmediğinin belirlenmesi ve sözleşmeden doğan diğer yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilip getirilmeyeceğinin tespiti ile karşı dava yönünden sözleşmenin uygulanamamasından kaynaklanan tazminat ve sözleşmenin feshi isteğine ilişkin olduğu,BK 270 maddesi uyarınca hasılat kirası kapsamında çözülmesi gerektiği, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Dava, ödenmeyen kira parasının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması, kiralananın tahliyesi ve %20 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece kiralananın tahliyesine, alacak isteminin kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, davalı kiracının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin icra inkar tazminatına ilişkin temyizine gelince: Davacı alacaklı dava dilekçesinde 2013/Şubat ayı kirası olan 2.100-TL nin itiraza uğradığını ileri sürerek bu miktar üzerinden itirazın kaldırılmasına ve bu miktar üzerinden %20 icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. HMK.nun 26 maddesi gereğince hakim taleple bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....
Dava süre bitimi nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece daha önce verilen red kararı Dairemizin 2011/14604 Esas, 2012/2500 Karar sayılı 20.02.2012 tarihli ilamı ile "Kiralananın 2886 Sayılı Yasaya göre kiraya verilip verilmediğinin araştırılarak ihale evraklarının temini ile tahliye şartlarının gerçekleşip, gerçekleşmediğinin araştırılması, 2886 Sayılı Kanun hükümlerine göre kiraya verilmemiş ise, Borçlar Kanununun hasılat kirası hükümlerine tabi olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiği "gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyma kararı verildikten sonra ihale evrakları dosyaya sunulmuş, yapılan yargılama sonucunda kiralananın 13.01.1987 tarihinde bir yıllığına ihale ile ...'a verildiği, adı geçenin ... Büyükşehir Belediye'sine 23.11.1995 tarihinde başvurarak kiralanan WC'yi ...'a devretmek istediği 28.01.1995 tarihli encümen kararı ile ...'...
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi gereğince düzenlenen ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece isteminin reddine karar verilmesi üzerine, karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. İcra takibinde dayanılan ve karara esas alınan 18.5.04 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu sözleşme ile davacı tarafından davalıya otel, lokanta ve cafe bar olarak kiraya verilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 270 ve devamı maddelerinde düzenlenen hâsılat kirasından söz edilebilmesi için hâsılat getiren bir taşınır ya da taşınmaz mal, ticari işletme ya da hakkın kira ilişkisinin konusunu oluşturması, burasının demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiraya verilmesi gerekir....
Hasılat kirası, ürün veren, gelir getiren bir malın veya hakkın kullanılması yanında semerelerinden yararlanılmasının kiraya veren tarafından kiracıya devredildiği kira sözleşmesidir. Hasılat kirasının konusunu adi kiradan farklı olarak kullanılma veya yararlanmaya elverişli olan haklar da oluşturabilir. Hasılat kirası ürün veren bir mal veya hakkın kullanılmak, semerelerinden yararlanılmak ve işletilmek üzere bir bedel karşılığında kiraya veren tarafından kiracıya devredilmesi borcunu doğurur. Bir kira sözleşmesinin hasılat kirası olarak taraflar arasında nitelendirilmesi sözleşmenin hasılat kirası olduğu anlamına gelmez. Diğer bir deyişle, kira bedeli olarak “işletme cirosundan pay verilmesi”nin kararlaştırılması veya kiralananın tüm demirbaş ve mefruşatlarıyla birlikte kiralanmaları tek başına bu sözleşmenin hasılat kirası olduğunu göstermez. Ayırt edici olan kiralananın ürünlerinin toplanması, kullanımı ile gelir elde etmenin yani yararlanmanın kiracıya devredilmesidir....