Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davaya konu alacağın zamanaşımına uğradığını, YSGŞ gereği yangının neden olduğu doğrudan zararlardan sorumlu olduklarını, davaya konu olayda böyle bir hasarın sözkonusu olmadığını, davacının kiralananı hor kullanması nedeniyle zararın meydana geldiğini, zararın teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının kiralananı mutad kullanımı nedeniyle kiralananda ortaya çıkan hasarların davacının kiralanan yeri kötü kullanmasından kaynaklandığının, olaya ilişkin dayanak dosyada alınan raporlarla saptandığı; sigortalı yerde mutad kullanımdan ve davacı sigortalının kiralananı kötü kullanımından kaynaklanan zararların poliçe teminatı kapsamında olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Davalı kiracının kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Bununla birlikte davacı kiraya verenin bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi, böylece zararın artmasının önlemesi için kendisine düşen ödevi yapmak durumundadır. Bu durumda davacının zararı, tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir. Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir....

      Dava konusu olayda, davalı kiracı 24.2.2009 keşide ve 27.2.2009 tebliğ tarihli fesih ihbarnamesi ile kiralananı sözleşme bitim tarihinde tahliye edeceğini bildirmiş, kiralananın anahtarını da 25.5.2009 tarihinde tutanakla davacıya teslim etmiştir....

        ile aralarında Aralık ayı 2013 başlangıç tarihli beş yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmede kiralananın kısmen veya tamamen başkasına devir ve ciro edilemeyeceğine ilişkin şarta rağmen rızası dışında kiralananı davalı ... Gıda Otom. Turizm Hay.Tic.Ltd.Şti'ye kiraladığını, bu durumun sözleşmeye aykırı olduğu, 28.12.2015 tarihinde ihtarname keşide edilerek sözleşmenin feshedildiğini, buna rağmen davalı tarafın haksız işgaline son vermediğini belirterek haksız işgal sebebiyle davalının mecurdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir....

          Davacının 05/09/2014 tarihinde mahkeme aracılığıyla yaptırdığı tespit ile kiralananı teslim aldığı kabul edilmelidir.Kabul edilen bu tahliye tarihine nazaran uyuşmazlıkta TBK'nın 335. Maddesinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır. TBK.nın 316 (BK 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanunun 334 (BK 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan tahliye tarihi itibariyle belirlenecek birim fiyatları ile sorumludur.Kaldı ki davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı da kuşkusuzdur....

            ne yönelik açılan davanın reddine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi için kiraya verenin konut ve çatılı işyeri kirasında kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesini, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Diğer kira ilişkilerinde ise, kiraya veren, kiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir....

              (BK 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanunun 334. (BK 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davacının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hasarların hor kullanımdan kaynaklandığı belirtilmiş ise de, kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının dikkate alınması, hor kullanma nedeniyle zarar gören parçaların yenisi ile değiştirilmesi durumunda yenilenen parçaların başlangıçtaki durumlarına göre yıpranma paylarının hesaplanarak alacaktan düşülmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                Davalı ise kiralananı tahliye ettiğini ,tahliyeden sonraki aylar kirasının istendiğini savunmuştur. ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/429 Esas ve 2011/632 Karar sayılı itirazın kaldırılmasına dair kararın 2.8.2011 tarihinde kesinleştiği bildirlmiştir. Takipte dayanılan ve karara esas alınan 12.7.2010 başlangıç tarihli 1 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır Davalı süresindeki itirazında ve savunmasında dava konusu taşınmazı ayıplı olması nedeniyle 2011 yılı Şubat ayı sonunda tahliye ettiğini,borcu bulunmadığını ileri sürmüştür. Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir....

                  Uyuşmazlık davalı kiracının, kiralananı akde aykırı olarak kullandığı iddiasından kaynaklanmaktadır. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi için kiraya verenin konut ve çatılı işyeri kirasında kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesini, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Diğer kira ilişkilerinde ise, kiraya veren, kiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir....

                    Mahkemece kiralayanın, kiralananı akitteki gayeye uygun olarak teslim etmek ve kira süresince aynı halde bulundurmak mecburiyeti olduğu (B.K.md.249)davalı tarafın malik olarak taşınmazın su havzası alanında kaldığını ve yapılaşmaya izin verilmediğini bilmesi, taşınmazı kiraya vermesi halinde durumu kiralayana bildirmesi gerektiği, taşınmazın kira sözleşmesinde belirtilen yapılanmaya uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu