Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının arka bagaj kapısı, ön kaput ve---- görünümünde montaj hissi veren ---hataları olduğundan hareketle dava açtığını, ancak söz konusu araç üzerinde yapılan kontrollerde, davacının ayıp iddialarının üreticinin öngördüğü standartlar dahilinde olduğunun anlaşıldığını, dolayısıyla ayıp iddialarının sübjektif olması nedeniyle seçimlik hakların kullanılmasının mümkün olmadığını, davacının bedel iadesi mi yoksa aracın misliyle değişimini mi talep ettiğinin sorulmasını istediklerini, üretici kaynaklı arıza iddiası nedeniyle dava konusu aracın --- davanın ihbarını istediklerini belirtmiş ve davanın reddini istemiştir....

    Türk Borçlar Kanununun 223.maddesine göre, "Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır." Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa bu durumu da hemen satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. TBK’nın 223. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. 4077 sayılı Yasanın 30. maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasındaki eksiklik nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği kabul edilmelidir....

      Ltd.Şti.cevabında, müvekkilinin ikametgahının bulunduğu Adana Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, yasal süre içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, dava konusu malzemelerde herhangi bir ayıp ve/veya üretim hatası bulunmadığını, boya kabarmasının pek çok nedenle olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... Yapı Market Ltd.Şti.temsilcisi, davacı yanın bildirmesi üzerine iddia edilen kabarmaları gidip yerinde tespit ettiklerini, aynı ürünü sattıkları diğer alıcıların da aynı yönde şikayette bulunduklarını beyan etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere, asıl ve ek bilirkişi raporuna göre, davaya konu ürünlerdeki ayıbın gizli ayıp olup, ayıbın karşı tarafa derhal bildirilip, dava açıldığını, zamanaşımı itirazlarının yerinde olmadığı, olay nedeniyle meydana gelen zarar miktarının 43.200.00 TL.olarak belirlendiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ......

        delil niteliğini haiz olmadığından, hatalı ve sübjektif tespitler içeren bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağından itirazları doğrultusunda araç üzerinde yeniden inceleme yapılmasına, aksi takdirde araçta üretimden kaynaklı ayıp olmadığının kabulü ile davanın esastan reddine, araçta üretim ayıbı olmadığına dair cevapları baki olmak üzere aksinin kabulü halinde de davacının maddi tazminat talebinin ispata elverişli olmaması, manevi tazminat talep hakkının da bulunmaması nedenleri ile tazminat taleplerinin herhalde reddine, kabul anlamına gelmemek üzere, mahkemece araçta üretimden kaynaklı bir ayıp olduğu ve tekrar eden arıza nedeni ile davacının diğer seçimlik haklarını kullanabileceği sonucuna varılırsa, öncelikle Yargıtay kararları doğrultusunda araçta takyidat varsa misli ile değişim istenemeyeceğinden bu talebin reddine; takyidat olmaması halinde ise var olduğu iddia edilen arızanın ücretsiz onarımla giderilebilecek nitelikte olduğu dikkate alınarak araç değişimi talebinin orantılılık...

        Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı vekilinin bu dosyaya yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalı vekilinin 2005/49 esaslı asıl davaya ilişkin temyizi yönünden: a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. b)Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca eksik ve ayıplı teslim nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmişse de davacının talep etttiği hususların eksik iş mi ayıplı iş mi, ayıplı iş ise gizli ayıp mı açık ayıp mı olduğu yönünde hiçbir ayrım gözetilmemiştir....

          Bu durumda davacı Abdullah'ın ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının (103,93TL+501,13TL) 605,06- TL, davacı Saleh'in ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının (160,71TL+774,93TL) 935,64- TL, davacı Barika'nın ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının (160,71TL+774,93TL) 935,64- TL, davacı Onur'un ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının (128,57TL+619,95TL) 748,52- TL, davacı Ayşegül'ün ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının (128,57TL+619,95TL) 748,52- TL talep edebileceği anlaşılmıştır....

          Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek, güncel bam kararlarında bu hususun satıcının hileli davranışı sebebi ile yapılması nedeniyle, açık ayıp olamayacağı, gizli ayıp niteliğinde olduğu ve satıcının bu durumda ağır kusurlu olduğu kabul edilmesine rağmen yerel mahkeme, m² eksikliğinin bilirkişi marifetiyle yapılacak bir hesaplama ile ortaya çıkarılabileceğini, bu nedenle m² eksikliğinin açık ayıp niteliğinde olduğunu kabul ettiğini, açık ayıp, basit ve yüzeysel bir muayene ile tespit edilebilen ayıp olup dava konusu bağımsız bölümdeki m² eksikliğinin ilk başta ve basit bir muayene ile tespit edilmesinin mümkün olmadığını, zira teslim edilen dairedeki eksikliğin tek bir alanda toplanmadığını, anlaşılamayacak ölçülerde odalara ve evin diğer bölümlerine dağıtıldığının dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarıyla da sabit olup gizli ayıp olarak değerlendirilmesi gerektiğini, açık olan bu durumla ilgili yerel mahkemenin açık ayıp değerlendirmesinde...

            bildirimi yükümlülüğüne uymamış olması nedeniyle davanın esasa girişilmezden evvel reddine, esas yönünden haksız ve mesnetsiz olan davanın reddine, davacının haksız ve hukuka aykırı tazminat taleplerinin reddine, yargılama giderleri ile yasal vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı hizmet nedeniyle maddi manevi tazminat davası olup ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne 7.262TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

              Somut olayda; davacı alıcı tarafından davalı satıcıdan 09/07/2018 tarihinde 85.000 TL bedel ile satın alınan 34 XX 640 plakalı aracın satış sonrası ayıbının ortaya çıkması üzerine seçimlik haklardan ayıp oranında indirim şekliyle maddi tazminat ve ayrıca manevi acı karşılığı manevi tazminat talepleriyle açılan davada mahkemesince nispi metoda göre maddi tazminat yönüyle nispi metoda göre belirlenen ayıp bedeli yönünden kabule, manevi tazminat talebi yönünden redde ilişkin kurulan hüküm taraf vekillerince yukarıda ayrıntılarıyla belirtilen sebeplerle istinaf edilmiştir. Davalı vekilinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede; Ayıp ihbarının yapılmadığına yönelik sebebin 6098 sayılı TBK’nun ayıba karşı tekeffül hukuki kurumunu düzenleyen 219 ve devamı maddelerine bakmak gerekir. Davacı 6098 sayılı TBK 219 ve sonraki ayıba karşı tekeffül maddeleri hükümlerine göre davalıdan tazminat istemekte haklıdır....

              UYAP Entegrasyonu