Ayıplı malın değerinin 184.625,37 TL hurda değerinin ise 46.156,34 TL olduğu, dava konusu ürünlerin davacı tarafça başka şekilde değerlendirilemeyeceği, davacının ayıp ihbarının süresinde olduğu ve ayıptan doğan haklarını kullanabileceği, dava konusu malın fatura değerinden hurda değeri mahsup edildiğinde davacının 138.469,03 TL davalıya borçlu olmadığı, davalının takibinde kötüniyetli olduğunun kanıtlanamadığı, alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takip dosyasında davalıya 138.469,03 TL borçlu olmadığının tespitine davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, alınan malın ayıplı olması nedeniyle mal karşılığı olarak verilen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının davaya konu araçta ayıp olduğunu belirterek maddi zararının tazminini talep ettiği, davalının ise ayıplı mal tesliminin olmadığını savunduğu, bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporlarla orijinal kaliperlerin ve jantların değiştirildiğinin ve davaya konu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunun tespit edildiği, davalı tarafça ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı iddia edilse de davacı tarafça dosyaya sunulan ve davalı tarafça da kabul edilen watsapp yazışmalarıyla davacının ayıp ihbarını süresinde yaptığının anlaşıldığı, bilirkişi raporu ile davaya konu ayıp nedeniyle davacının dava tarihi itibariyle 166.195,37 TL zararının olduğu anlaşılmakla ıslah da göz önünde bulundurularak davacının açtığı davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
tazminat ile müvekkili şirketin bu eylem nedeniyle uğramış olduğu ticari itibar kaybından dolayı 150.000- TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kira nedeniyle tazminat davasıdır. TBK'nun 301. maddesine göre “ Kiraya veren kiralananı kullanmaya uygun tam ve eksiksiz bir şekilde kiracıya teslim etmek ve kira müddeti boyunca bu halde bulundurmak ile mükelleftir...”. Taşınmazın kiralandıktan sonra ayıplı hale gelmesi hali, TBK'nun 305. ve 306. maddelerinde düzenlenmiştir. TBK'nun 305/1 maddesinde "Kiracı, kiraya verenden kiralanandaki ayıbın uygun bir sürede giderilmesini isteyebilir; bu sürede ayıp giderilmezse kiracı, ayıbı kiraya veren hesabına gidertebilir ve bundan doğan alacağını kira bedelinden indirebilir." hükmünü getirmiştir. Bu maddeye göre kiralanan sonradan ayıplı hale gelmiş ise kiracının ayıbı kiraya veren hesabına gidertebileceği ve bundan doğan alacağını kira bedelinden indirebileceği,aynı kanunun 307....
Ticari satışlarda ayıp ihbar sürelerini düzenleyen ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK.nun 25/3.maddesine göre alıcı, açık ayıplarda 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunmak ve diğer hallerde 8 gün içinde malı muayene ettirip, ayıp saptandığı takdirde, aynı süre içinde ayıp ihbarında bulunmak zorundadır. Aksi takdirde malı mevcut hali ile kabul etmiş sayılır. Bu açıklamalar ışığında somut olayın değerlendirilmesine gelince, dava konusu makinenin 11.02.2012 tarihinde davacıya teslim edildiği tartışmasızdır. Davacı alıcı 16.02.2012 tarihli e-mail mesajı ile makinedeki hataları davalıya bildirmiştir. Görüldüğü gibi teslim ile bu bildirim arasında 8 günlük muayene ve ihbar süresinin geçmediği anlaşılmaktadır....
İhtilaf araçtaki şikayetlerin ayıp olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği noktasındadır. Zira ayıp niteliğinde kabul edilmesinin hukuki sonucu farklı olacak, ayıp kabul edilmezse sonucu faklı olacaktır. Bu nedenle öncelikle ayıp kavramı üzerinde durmak gerekmektedir. Ayıp sözlük anlamıyla; sakatlı durum; bozukluk; bir malın eksiklik, bozukluk ve sakatlık gibi hukuksal bir nedenle değerini veya maldan amaçlanan yararı giderme veya önemli biçimde azaltma durumudur. Ayıp (bozukluk) terimi satılanın, aynı çeşitten malların normal durumu ile karşılaştırıldığında, iyi niteliklerinin daha az veya kötü niteliklerinin daha çok olmasına işaret eder . Yine ayıp sözüyle bir şey de bulunmaması gereken objektif bozukluklar ve eksiklikler kast olunmaktadır. Ayıp kavramının belirlenmesinde o malda, gerek satıcının vaatleri nedeniyle gerekse mahiyeti gereği bulunması gereken “vasıflar” önemli rol oynamaktadır. Dolaysıyla ayıp salt bozukluk anlamına gelen bir kavram değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2020 NUMARASI : 2018/625 ESAS - 2020/100 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı Araç Satışından Kaynaklanan Tazminat KARAR : Mersin 8....
Davacı vekili, davalılar T6'nin ve TMSF'nin de hüküm altına alınan miktardan sorumlu olduğunu, husumet yokluğu nedeniyle verilen kararın yerinde olmadığını, taşınmazda meydana gelen değer kaybına yönelik belirlenen miktarın düşük olduğunu, manevi tazminat talebinin reddedilmesinin yerinde olmadığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı T4 Vekili, mahkemenin ayıp iddiasına yönelik kabul yönünde kurmuş olduğu hükmün yerinde olmadığını, iddia edilen hususların açık ayıp niteliğinde olduğunu, davacının görerek taşınmazı teslim aldığını, ihtirazı kayıt konulmadan taşınmazın teslim alındığını, gizli ayıp ve eksikliklere ilişkin süresinde ihbar yapılmadığını beyan ederek istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Taraflar arasında taşınmaz alımına ilişkin akdi ilişki kurulduğu, taşınmazın davacıya teslim edildiği hususunda uyuşmazlık yoktur....
göre iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklı olmakla ve davalı hekimin yapılan yağ aldırma işleminde yukarıda izah edildiği üzere kusurlu olması nedeniyle mahkemece davacı yararına da uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekir....
varıldığını, olağan bir gözden geçirme ile farkına varılamayacak ayıp nedeniyle aracın servise teslim edilmesinin ihbar niteliğinde olduğunu belirterek Bilirkişi tarafından belirlenmek ve arttırılmak üzere şimdilik, aracın uğradığı değer kaybı için 1.000,00 TL, aracın kullanılmadığı günlere dair kazanç kaybı için 1.000,00 TL ve manevi tazminat olarak 5.000,00 TL’ nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....