Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

den 16 adet araç kiraladığı, kendi adına tescilli araç sayısının 7 adet olduğu, toplamda 23 aracın muhtasar beyannamelerde beyan edilen 50 çalışana göre çok fazla olduğu, 2 kişiye 1 araç düştüğünü, hiçbir işletmenin çalışanlarına böyle bir imkan sağlamadığını bu durumun iktisadi, ticari ve teknik icaplara uygun olmadığı, buna göre kiralanan ve işletmenin aktifinde kayıtlı araçların işte kullanılmadığı, 760 Pazarlama, Satış ve Dağıtım Giderleri hesabına kaydedilen 265.000.-TL tutarlı araç kiralama giderlerinin 2013 yılı Gelir Tablosundaki faaliyet giderleri tutarından indirilerek mükellef adına dava konusu cezalı tarhiyatların yapıldığı anlaşılmaktadır....

    Mahkemece, kira sözleşmesinin 10. maddesine göre davacı kiracının kiralananı erken tahliye etmesi halinde taşınmazın boş kaldığı zamana ilişkin kira paralarını ödemeyi kabul ettiği, dava konusu taşınmazın dönem sonuna kadar yeniden kiraya verilemediği bu nedenle davacının taşınmazın kira bedellerini ödemek zorunda olduğu ve talep etme hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında 15.02.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ve yıllık kira bedelinin 42.000,00 TL olarak peşin ödendiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 10. maddesinde kiracının kiralanan yeri kira süresinin bitiminden önce tahliye etmesi halinde kira süresi ile sınırlı olmak üzere kiralanan yerin boş kaldığı zamana ilişkin kira paralarını ödemek zorunda olduğu kararlaştırılmıştır....

      dava ve talep etmiştir....

        nun 4/I-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin davalılardan kiraladığı bahçe üzerindeki meyve ağaçları ve diğer müştemilatın davalılar tarafından bildirimsiz şekilde kesildiğini, kırıldığını ileri sürerek tazminat talep ettiğine göre, uyuşmazlığın HMK.'nun 4. maddesi kapsamında kaldığı anlaşıldığından, davanın sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Alanya 2....

          Bu itibarla; a) Mahallinde, uzman bilirkişiler marifeti ile keşif yapılıp, dava konusu yolun standartlara uygun olup olmadığının belirlenmesi, b) Yolda, davalıya ait araçların dışında başkaca araçların geçip geçmediğinin araştırılması, eğer geçiyor ise, bu araçların da yola zarar verdiği dikkate alınarak, mahkemece hakkaniyet indirimi yapılmalı, Tüm bu hususlar araştırılıp incelendikten sonra zarar kapsamı belirlenip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken tespit raporuna dayanılarak davanın kabulü doğru olmamıştır. SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR TARİHİ :23.9.2008 ÜÇÜNCÜ ŞAHIS : Uyuşmazlık, kiralayan tarafından alt kiracı aleyhine açılan tazminat istemine ilişkindir. Asıl kiracı ile kira sözleşmesi fesh edilmiş ve kiracı kiralanan tahliye etmiş olduğuna göre kiracıdan talep edilen tazminat haksız işgal tazminatı niteliğinde bulunduğundan, bu durumda dosyanın temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında kaldığından dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 6.7.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Noterliğince azil edildiğini, 20.000 TL ticari tazminat ile aracın aynen ve ya bedelinin tahsili için dava açıldığını, mahkemece araca tedbir konulduğunu, dosya bilirkişi gönderilme aşamasında mahkemece noter satış vekaletine, araç kayıtlarına, vekalet azil belgesine, delillere, tarafların ticari arac satım sözleşmesine, araç kayıtları ile noter belgelerine, usul ve kanuna aykırı ret kararı verildiğini, bu bakımında özetlenen somut olay ve yasal nedenlerle ticari dava konusunda dava hakimi ile tartışmalardan kaynaklanan yasal talep ve tartışmaların olumsuz etkileri ile verilen, ticari olayın vasıflandırılması, davanın ticarilik vasfı konusunda yasal hata ve yanılgılı ile karar verildiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, harici araç satışı iddiası kapsamında araç iadesi ve tazminat istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi DAVA : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat HÜKÜM : Davaların REDDİNE Davacıların tazminat taleplerinin reddine ilişkin hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Tazminat dosyasının dayanağı olan ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, davacı ...'nin aracına 31.10.2006-05.05.2007 tarihleri arasında, diğer davacı ...'in aracına 31.10.2006-25.04.2007 tarihleri arasında fiilen el konulduğu, ...'nin 18.12.2006, 19.02.2007 tarihli ve ...'...

                Maddesinde ’’Kiracı kiraladığı şeyi ne halde buldu ise mal sahibine o halde ve adete göre teslim etmeye mecburdur. Kiralanan gayrimenkul içinde bulunan demirbaş eşya ve aletleri kontrat bitiminde tamamen iade ile mükelleftir. Gerek bu demirbaşlar ve gerek kiralanan şeyin teferruatı zai edilir veya kullanmaktan dolayı eskirse kiracı bunları kıymetleri İle tazmine ve mal sahibi talep eylediği halde ödemeye mecburdur.” hükümlerinin yer aldığını, ayrıca davalının kira bedellerini de uzun süre ödemediğini, kiracı aleyhine Kayseri 4....

                Vergi Mahkemesinin E:... sayılı dosyasındaki bilgi ve belgeler ile birlikte incelenmesi suretiyle, şirkete ait 124 adet araca ihtiyati haciz konulduğu, fakat yakalamalı haciz şerhlerinin konulmadığı, araçların teslimi için şirket temsilcilerine yazı yazılmadığı ve ihtiyati haciz uygulanan araçlar için herhangi bir değerlemenin yapılmadığı, söz konusu araçlardan 51 tanesinin kasko değerlerinin toplamının 600.000,00-TL ilâ 700.000,00-TL arasında bir değere sahip olduğu, 68 adet araç için herhangi bir değerlemenin yapılmadığı, oysa davalı idarece öncelikle araçların teslimi veya şirketçe teslim edilmiyorsa yakalanması amacıyla gerekli hukuki prosedürlerin yerine getirilerek, sonrasında yakalanan araçların 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre değerlemesi yapılarak satışa çıkarılmaları gerektiği, bu işlemler yapılmadığı sürece asıl borçlu şirket yönünden kısmen veya tamamen kesinleşmiş bir amme alacağından bahsedilemeyeceği bu sebeple de, amme alacağının şirketten tahsili olanağı kalmadığından...

                  UYAP Entegrasyonu