Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı itirazında kiralananın 15.11.2008 tarihinde tahliye edilip anahtarın alacaklıya teslim edildiğini, Kasım 2008 kira bedelinin ödendiğini, kira borcunun olmadığını bildirmiştir. Kiralananın tahliye edilerek anahtarın kiralayana teslim edildiğini, davalının kanıtlaması gerekir. Kiralananın davalı tarafından tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için boşaltılarak anahtarın kiralayana usulüne uygun olarak teslim edilmesi zorunludur. Bu da tevdi mahalli tayini veya notere anahtarın teslimi ile olur. Kiralananı tahliye ettiğini ileri süren davalı anahtarı kiralayana teslim ettiğini kanıtlayamamıştır. Anahtar teslimi kanıtlanamadığına göre kira ilişkisinin devam ettiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle mahkemece istemin kabulü ile itirazın iptali ve tahliye kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

    Dava,işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin oğlunun halen kirada tekstil makinaları ticareti ve tamiri işini yaptığını, kiralayan tarafından işyerinden tahliyesinin talep edildiğini, davalının kiracı olduğu yer ile bitişikteki boş dükkanı birleştirilerek aynı işini oğlunun burada yapmaya devam edeceğini bildirerek davalının tahliyesini İstemiş, davalı vekili ihtiyacın samimi olmadığından davanın reddini savunmuştur. 6570 sayılı Yasanın 7/c maddesine göre işyerine ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş İçin daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması gerekir. Eşdeğerlik durumu varsa mülkiyet hakkına üstünlük tanınmalıdır....

      Kiralananın açıktan fena kullanılması durumunda akde aykırılığın giderilmesi amacıyla kiracıya ihtar gönderilmesine gerek yoktur. Olayımıza gelince; davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.03.2006 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyulmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın konut olarak kullanılacağı kararlaştırılmıştır. Davacı, kendisine bir köpeği bulunduğunun bildirilmesine rağmen kiralananda 15 civarında köpek beslendiğini, evinin bahçesinin köpek yuvasına çevrildiğini, başıboş bırakıldıklarını, çevreye ve komşulara zarar verdiklerini, bahçesine dahi çıkamadığını ileri sürerek kiralananın tahliyesini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi ve tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira süresine ilişkin olarak kiralananın tahliyesi ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kiralananın tahliyesine, 249,12-TL zarar tutarının davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından kiralananın tahliyesine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Davacı vekili, 6098 sayılı TBK.nun 347. maddesi gereğince "10 yıllık uzama süresi kira sözleşmesi sonunda herhangi bir neden bildirmeksizin tahliye talebinde bulunulabileceği" gerekçesine dayalı olarak davalının kiralanandan tahliyesi ile kiralananın hor kullanıldığından bahisle 5000-TL tazminat istemiştir....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi, başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde, kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır....

            Mahkemece kiralananın 10.4.2009 tarihinde tahliye edildiği, takipte ise tahliye tarihinden sonra 5.2.2009-13.6.2011 tarihleri arasındaki kira alacağının istendiği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır....

              Dava konusu edilen kiralananın bir başkasına satılması, dava hakkının da devri anlamına gelmeyeceğinden ve dava hakkı yeni malike devredilmediğinden, kiralananı satan davacının davada dava hakkı ve davacı sıfatı kalmamıştır....

                Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/c maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Somut olayda; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 06.11.2014 başlangıç tarihli 6 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile tapuda 133 ada 77 parselde kayıtlı taşınmazın muz bahçesi olarak kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kiralananın niteliğine göre hasılat (ürün) kirası söz konusu olup Türk Borçlar Kanunu'nun 362/2. maddesi gereğince, davalı kiracıya 60 günlük ödeme süresini içeren ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerekirken otuz gün ödeme süreli ödeme emri düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş olduğundan bu ödeme emri temerrüde esas teşkil etmez....

                  Olayımızda; Davacı tarafından davaya konu kiralananın sözleşmeye aykırı olarak 3. Kişiye kullandırıldığının tespit edildiği ve akde aykırılığın giderilmesi için davalıya gönderilen 21.03.2013 tebliğ tarihli ihtarnamede, eski hale getirme süresinin bulunmadığı görülmektedir. Yukarıda açıklanan yasa maddesine göre, kiralananın çatılı işyeri olduğu da gözönünde bulundurulduğunda, verilecek sürenin en az otuz gün olması gerekmektedir. Bu durumda akde aykırılık nedeniyle tahliye davası açma şartları gerçekleşmediğinden mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kiralananın eski hale getirilmesi isteğini içeren ihtara dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kabulü doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda (1) No'lu bentte yazılı nedenle davalılardan ... Petrol Nak.San.ve Tic.Ltd.Şti. hakkındaki kararın ONANMASINA, (2) No'lu bentte yazılı nedenle ......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava konusu taşınmazı 26.06.2013 tarihinde satın aldığını, taşınmaza ihtiyacı olduğundan, taşınmazın tahliye edilmesinin davalıya 24.07.2014 tarihli ihtarname ile bildirdiğini belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazda kiracı olmadığını, davanın süresi içinde açılmadığını, ihtiyacın samimi olmadığını beyanla davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu