Davalı, tacir olan davacının kiralananı gerekli incemeleri yapmak suretiyle kiraladığını, taşınmazın kullanıma hazır şekilde davacıya teslim edildiğini, davacının izin almadan inşai faaliyetlere başladığını, davacının kendi kusurlu eylemleri ile kira sözleşmesine ve kanuna aykırı şekilde izinsiz inşai faaliyette bulunarak kiralananı kullanılmaz hale getirdiğini, tadilatlar için resmi kurumlardan izin alınmadığını, davacı tarafından verilen zarar nedeniyle binanın yıkım tehlikesi içinde olduğunu, kiralananın anahtarının 14/03/2013 tarihinde notere bırakıldığını, 19/03/2013 tarihinde yapılan tebliğ üzerine aynı tarihte anahtarın teslim alındığını, davacının taşınmazı tahliye tarihine kadar tasarrufunda bulundurduğundan kira bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, davacının, ........
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : NUMARASI : 2022/3298 E NULL/NULL K DAVA KONUSU : Kira (Kiralananı Göstermeye İzin İstemli) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,davalının 01/09/2015 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile Samsun ili, Canik ilçesi, Dereler mevkii 6038 ada 1 parselde kayıtlı Atatürk Mah. 424.Cad No 9 Canik Samsun adresinde bulunan binada müvekkilin şirketin kiracısı olduğunu, kiralanan taşınmazın müvekkil tarafından satışa çıkarıldığını, davalı kiracının taşınmazı müşterilere gezip gösterilmesine engel olduğunu, dava konusu taşınmazın oldukça değerli olduğunu, davalının olumsuz tutum ve davranışları neticesinde müvekkilin şirketin zarara uğradığını, davanın esası hakkında karar vereceğinin uzun zaman alabileceğini belirterek taşınmazın müvekkil şirketin ve belirlediği kişiler tarafından muhtemel alıcılara gösterilmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir ....
Davalı vekili ise; sözleşmeye göre kendisinden masraf istenemeyeceğini, kendisinden izin alınmadan yapı yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının kiralanan taşınmaz üzerine dava konusu bina ve eklentileri yaparken kiralayandan izin almadığı gerekçesiyle kamulaştırma bedelini sözleşme kapsamında isteyemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.11.2012 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile 1328-1329-1330 parsel nolu araziler davacıya kiraya verilmiştir....
Davalıların vergi kaydı yönünden iş yerlerini 01.04.2008 tarihinde terk ettiklerine dair yoklama fişi tek başına kiralananın tahliye edildiğini göstermeye yeterli değildir. Yine hukuki bir olgu olan kiralananın tahliye tarihinin tanık beyanları ile kanıtlanması mümkün değildir. Kiralananın anahtarı yöntemine uygun şekilde teslim edilmediği sürece kiralananın kiracının işgalinde olduğunun kabulü gerekir. Davalılar ise anahtarların ne zaman teslim edildiğini yazılı delillerle kanıtlayamamışlardır. Bununla birlikte davalılar cevap dilekçesinde yemin deliline de dayanmış olduklarından mahkemece davalılara kiralananın tahliye edildiği tarih konusunda davacı yana yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
Kiralananda mevcut açık nitelikteki bozukluklara karşın kiracının uzun bir süre kiralananı mevcut hali ile kullanması ve bu konuda uyuşmazlık çıkartmaması, kiracının kiralananı mevcut hali ile kabul ettiği şeklinde yorumlanabilir. Böylesi bir durumda kiraya veren ayıptan sorumlu tutulamaz. Kiraya veren, kiralananı sözleşmenin amacına uygun surette kullanmaya ve işletmeye elverişli bir şekilde teslime ve kira süresince de kiralananı bu halde tutmaya mecburdur. Eş söyleyişle, kira sözleşmeleri iki taraflı borç doğuran ivazlı sözleşmelerdendir. O nedenle kiraya veren davacı, kiralananı da başlangıçtan itibaren sözleşmeden maksut kullanmaya salih bir halde, her türlü ayıptan salim olarak kiracıya teslim ve sözleşmenin devamı süresince de bu amacı sağlamak zorundadır (TBK. m. 301)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı kiracıların akde aykırı olarak kiralananı diğer davalı şirkete devrettiğini, sözleşmeye göre izin almadan devrin yasak olduğunu bildirerek akde aykırırlık nedeniyle davalıların tahliyesini istemiştir. Davalılar vekili dilekçesinde, kira sözleşmesinin gerçekte şirket adına yapıldığını, davacının bunu bildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/02/2015 NUMARASI : 2014/831-2015/115 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiralananı gösterilmesine izin davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 09.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ev göstermeye izin davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece dinlenen tanıklar beyanlarında, davacının yurt dışında yaşadığını, izne geldiğinde oğlunun ve kızının yanında kaldığını, rahat edemediğini, taşınmazı yurt dışından izin için geldiğinde kullanmak üzere satın aldığını beyan etmişlerdir. Davacı yurt dışından izin kullanmak için geldiğinde otelde ya da yakınlarında kalmaya zorlanamaz. Davacının ihtiyacının gerçek ve samimi olduğu kabul edilmekle tahliye kararı verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti. yetkilisi ve çalışanlarına taşınmazın gösterilerek, saha çalışmasına, numune alınması ve inceleme yapılmasına izin ve müsaade edilmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, davalının kiracı olduğu taşınmazı kararın kesinleşmesine müteakip Cumartesi günleri saat 13:00 ile 15:00 arası gösterilmesine izin verilmesine karar verilmiştir....