-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, açıkça kira ilişkisinden doğduğuna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yukarıda zikredilen 4/1-a maddesi gereğince huzurdaki davanın da Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. -Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan (HMK m. 114/c) iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulur (HMK m. 115/1). Bir mahkemenin verdiği görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmiş ise bu görevsizlik kararı, dosyanın gönderildiği mahkemeyi bağlamaz. Bu mahkeme de kendisinin görevli olmadığına, ilk mahkemenin görevli olduğuna veya bir başka mahkemenin görevli olduğuna karar verebilir. -Yukarıda yer verilen açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden yani kira ilişkisinden kaynaklanmakta olup, uyuşmazlığın çözümünde kira sözleşmesinin irdelenmesi gerekmektedir....
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir." 6100 Sayılı HMK'nın 4. maddesinde ise Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde; " Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler '' şeklinde düzenleme getirilmiştir. Dava konusu olayda taraflar arasındaki ihtilaf davacı ile davalı taraf arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı olup, taraflar arasındaki ihtilafın kira ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle HMK 4. madde gereğince kira ilişkisinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığa bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait olup, bu özel düzenleme gereği davaya bakmaya Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir....
ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere" ibaresi eklenerek 05/08/2017 tarihinden itibaren kira ilişkisinden doğan ve dava değeri itibariyle temyiz edilebilen alacak davaları için temyiz yolu açılmış, ancak kira ilişkisinden doğan diğer tüm davalarda verilen kararlar yönünden temyiz yolu açılmamıştır. 22/07/2020 tarihinde kabul edilip 28/07/2020 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7251 Sayılı Kanunun 39. maddesi ile 6100 Sayılı 362/1-b bendine "temyiz edilebilen alacak davaları" ibaresinden sonra gelmek üzere "ile kira ilişkisinden doğan diğer davalardan üç aylık kira tutarı temyiz sınırının üzerinde olanlar" ibaresi eklenmiş olup, bu düzenlemeye göre; 28/07/2020 tarihinden itibaren kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibariyle temyiz edilebilen alacak davaları ile kira ilişkisinden doğan ve üç aylık kira bedeli tutarı temyiz sınırının üzerinde olan diğer davalar hakkında Bölge Adliye Mahkemelerince...
Dava konusu takip incelendiğinde, ilamsız takip olduğu, davacı yanın talebinin taraflar arasında imzalanan ve dava dilekçesi ekinde sunduğu 14.05.2022 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklı, davalı tarafın edimlerini yerine getirmemesinden kaynaklı uğradığı zararların tazminine ilişkin olduğu, anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 4.maddesinde Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevi belirlenmiş olup, anılan maddenin 1.fıkrasının (a) bendinde "Kiralananın taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2001 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda" Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu belirtilmiştir....
Dava; kira ilişkisinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Somut olayda; uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, dava 15/10/2014 tarihinde açılmıştır....
İle davalı arasında 17/12/2012 tarihinde kira sözleşmesi imzalandığını, kira sözleşmesinin başlangıç ve bitiş süresinin 01/03/2013- 01/03/2023 tarihleri olarak kararlaştırıldığını, şirketin pandemi döneminde bazı aylara ait kira borçlarını ödememesinden dolayı İstanbul 27....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan davanın; ecrimisil istenilen yerlerin kira sözleşmesinin konusu olan yerler olduğunun belirlenmesi amacıyla, sulh hukuk mahkemesinde açılıp görülen muarazanın giderilmesi davası olmadığı açıktır. Taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklı olarak hiçbir ihtilafın bu davayla çözümü istenilmemektedir. Davalı Belediye Başkanlığının, kira sözlemesi dışında kalan yerlerin davacı tarafça haksız işgal nedeniyle tahakkuk ettirilen ecrimisil bedelinden dolayı borçlu olmadığın tespiti istenildiğinden, davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesince bu yerler belirlenip, istenilen ecrimisil bedelinin yerinde olup olmadığı belirlenmelidir. Bu belirleme yapılırken elbetteki taraflar arasındaki kira sözleşmesine konu yerler hariç tutulacaktır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan davanın; ecrimisil istenilen yerlerin kira sözleşmesinin konusu olan yerler olduğunun belirlenmesi amacıyla, sulh hukuk mahkemesinde açılıp görülen muarazanın giderilmesi davası olmadığı açıktır. Taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklı olarak hiçbir ihtilafın bu davayla çözümü istenilmemektedir. Davalı Belediye Başkanlığının, kira sözlemesi dışında kalan yerlerin davacı tarafça haksız işgal nedeniyle tahakkuk ettirilen ecrimisil bedelinden dolayı borçlu olmadığın tespiti istenildiğinden, davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesince bu yerler belirlenip, istenilen ecrimisil bedelinin yerinde olup olmadığı belirlenmelidir. Bu belirleme yapılırken elbetteki taraflar arasındaki kira sözleşmesine konu yerler hariç tutulacaktır....
Bu açıklamalardan sonra somut olayımıza dönecek olur isek, kambiyo senetleri illetten mücerret senetler olup, bu tür senetlerden kaynaklı davalarda görevli mahkemeler her ne kadar genel kurala göre Ticaret Mahkemeleri olsa da olayımızda uyuşmazlık konusu kambiyo senedinin kira ilişkisinden kaynaklı muhtemel borçlara teminat amacıyla davalıya verildiği, kira ilişkisinin davacı beyanından ve dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşmeden anlaşıldığı, davalı tarafından sunulan kira sözleşmesinin bir suretinde davaya konu senedin de sözleşme içeriğinde imzalanmış halde bulunduğu, göz önüne alındığında uyuşmazlığın kira sözleşmesine konu senetten oluşması nedeniyle artık illetten mücerretlikten bahsedilemeyeceği, asıl hukuki ilişkinin kira sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklandığı, neticede asıl ilişkinin kira ilişkisinden kaynaklı olduğu, kira ilişkisinde kaynaklı uyuşmazlıklarda görevli mahkemelerin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla dava hakkında usul yönünden aşağıdaki şekilde karar...
vekili tarafından sunulmakla dosyada mübrez kira sözleşmesi (Ek-2) incelendiğinde “kira bedeli” kısmının bedelsiz olarak yazıldığının da görüleceğini, Kira Sözleşmesinin <......