Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/12/2022 NUMARASI : 2022/1570 E 2022/3184 K DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle, Yenimahalle Mah. 3088. Sok. No:6 Atakum/ SAMSUN adresindeki .zemin katı davalıya Eczane olarak kullanılmak üzere 01/11/2020 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesiyle 5 yıllığına aylık 2500 TL. Bedelle Durmuş Aygün tarafından kiraya verildiğini, kira sözleşmesinde aylık kira bedeli 2500 TL olarak belirlendiğini, 2021- 2022 yılı içerisinde meydana gelen ekonomik kriz nedeniyle  sözkonusu miktar kiralananın karşılığı olmaktan uzak kaldığını, aylık 2650,00- TL. olan  kira bedelinin dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık net 5.000,00- TL olarak uyarlanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi için mahkememize talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Samsun 2....

Mahkemece, davacının eldeki davayı açmadan önce Ocak 2007-Haziran 2007 arasına tekabül eden ayların kirasını ödemeyerek temerrüde düştüğü, uyarlama davasının açılabilmesinin ön koşulunun kiracının kira parasını ödemede temerrüde düşmemesinin gerektiği gerekçe gösterilerek davanın 2008/10063-2009/3587 reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, bu davasında davalının kendisine uzun süreli olarak kiraya verdiği 583,317 m2 alanındaki zeytinlikten son iki yıldır bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle hasat elde edemediğini ve kira paralarını ödeyemediğini ileri sürerek uyarlama suretiyle kira bedelinin indirilmesini istemiştir. Bir davada ileri sürülen olguları kanıtlamak taraflara, kanıtlanan olgulara göre hukuksal nitelendirmeyi yapmak, uygulanması gereken yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. (HUMK....

    Mahkemece, davacının eldeki davayı açmadan önce temmuz 2007-Haziran 2007 arasına tekabül eden ayların kirasını ödemeyerek temerrüde düştüğü, uyarlama davasının açılabilmesinin ön koşulunun kiracının kira parasını ödemede 2008/10062-2009/3586 temerrüde düşmemesinin gerektiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, bu davasında davalının kendisine uzun süreli olarak kiraya verdiği 404.574 m2 alanındaki zeytinlikten son iki yıldır bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle hasat elde edemediğini ve kira paralarını ödeyemediğini ileri sürerek uyarlama suretiyle kira bedelinin indirilmesini istemiştir. Bir davada ileri sürülen olguları kanıtlamak taraflara, kanıtlanan olgulara göre hukuksal nitelendirmeyi yapmak, uygulanması gereken yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. (HUMK....

      Mahkemece, davacının eldeki davayı açmadan önce Ocak 2007-Haziran 2007 arasına tekabül eden ayların kirasını ödemeyerek temerrüde düştüğü, uyarlama davasının açılabilmesinin ön koşulunun kiracının kira parasını ödemede temerrüde düşmemesinin gerektiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, bu davasında davalının kendisine uzun süreli olarak kiraya verdiği 583,317 m2 alanındaki zeytinlikten son iki yıldır 2008/10061-2009/3562 bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle hasat elde edemediğini ve kira paralarını ödeyemediğini ileri sürerek uyarlama suretiyle kira bedelinin indirilmesini istemiştir. Bir davada ileri sürülen olguları kanıtlamak taraflara, kanıtlanan olgulara göre hukuksal nitelendirmeyi yapmak, uygulanması gereken yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. (HUMK....

        SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2016/417 ESAS 2020/962 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : İskenderun 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 01/12/2020 tarih ve 2016/417 Esas 2020/962 Karar sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalının mülkiyeti müvekkil vakıfa ait olan Çay Mah. 5 Temmuz Cad....

        Davacı, davalının kullanımında bulunan mecur için ödenen bedelin, emsal yerlerin kira bedeline göre daha düşük olduğunu belirterek, aylık kiranın 2.000 TL olarak uyarlanmasını talep etmiş, mahkemece, taraflar arasında imzalanan 01.03.2003 başlangıç tarihli, 9 yıl süreli kira sözleşmenin hususi şartlar kısmında “her yeni yıl başında kira bedelinin TEFE-TÜFE endeksine göre Belediye Encümenince belirleneceği” hükmünün yer aldığı, Sözleşmede kira artışına ilişkin özel bir madde mevcut olup, bu hükmün tarafları bağladığı, uyarlama davasında hakimin sözleşmeye müdahalesi için kira miktarının tespiti için bir kararlaştırmanın olmamasının gerekli olduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş ise de; Taraflar arasındaki 01.03.2003 tarihli sözleşmenin kira artışına ilişkin maddesinde; kira artışına karar verme yetkisinin Belediye Encümeninde olduğu belirtilmekle beraber, bu belirleme yetkisinin sınırsız olmayıp, “TEFE-TÜFE endeksine göre” belirleneceğinin kararlaştırılmış olduğu, yargılama...

          Uyarlama daha çok sözleşmenin içeriğinin, yani tarafların hak ve borçlarının değiştirilmesi şeklinde olur. Sürekli edimli sözleşmelerden olan kira sözleşmelerinde uyarlama talebi daha çok süre ve kira bedeli için yapılmaktadır. Sözleşme şartlarında sonradan meydana gelen olağanüstü durumlara bağlı genel bir uyarlama düzenlemesi 6098 sayılı TBK öncesinde mevzuatımızda bulunmadığından daha çok Yargıtay kararları ile uygulama yapılmıştır. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun da bazı sözleşme türleri için özel uyarlama düzenlemeleri bulunduğu gibi genel hükümler kısmında 138. maddesinde genel bir düzenleme yapılmıştır....

            Mahkemece, kira bedelinin tespitine ilişkin şartların oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de; Davacının davadaki talebi kira bedelinin uyarlanmasına da ilişkin olup mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler ışığında uyarlama koşullarının varlığı hususunda da araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş ancak önceki yetersiz ve uyarlama davası ile ilgisi bulunmayan araştırmalar içeren bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuştur. Mahkemece, bozma doğrultusunda açıklanan ilkeler ışığında , uyarlama şartlarının oluşup oluşmadığı kapsamında yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır. 2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

              İstinaf dilekçesine cevap veren davalı vekili dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğundan istinaf taleplerinin reddi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte,işbu dava kira tespit değil, uyarlama davası olduğundan, taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum ortaya çıkmamış, işlem temelinin çökmesine sebep olacak bir gelişme yaşanmamış olduğundan davacının istinaf taleplerinin bu aşçıdan da reddi gerektiğini, bilirkişi raporunda ve rapor ekinde yer verilen Yargıtay kararlarına bakıldığında, işbu kira uyarlama davasında kira bedelinin uyarlaması şartlarının oluşmadığını, uyarlama şartlarının bulunmadığının sabit olmasının yanı sıra; kira bedelinin ciro üzerinden kararlaştırıldığı bir kira sözleşmesinde ticari hayatta zaman zaman artış yaşanabileceği gibi düşüşlerin de muhtemel olduğu öngörülebilir bir durum olduğunu, uyarlama davası açılabilmesi için ise, önceden öngörülemeyen ve beklenilemeyen hallerin...

              İstinaf dilekçesine cevap veren davalı vekili dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğundan istinaf taleplerinin reddi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte,işbu dava kira tespit değil, uyarlama davası olduğundan, taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum ortaya çıkmamış, işlem temelinin çökmesine sebep olacak bir gelişme yaşanmamış olduğundan davacının istinaf taleplerinin bu aşçıdan da reddi gerektiğini, bilirkişi raporunda ve rapor ekinde yer verilen Yargıtay kararlarına bakıldığında, işbu kira uyarlama davasında kira bedelinin uyarlaması şartlarının oluşmadığını, uyarlama şartlarının bulunmadığının sabit olmasının yanı sıra; kira bedelinin ciro üzerinden kararlaştırıldığı bir kira sözleşmesinde ticari hayatta zaman zaman artış yaşanabileceği gibi düşüşlerin de muhtemel olduğu öngörülebilir bir durum olduğunu, uyarlama davası açılabilmesi için ise, önceden öngörülemeyen ve beklenilemeyen hallerin...

              UYAP Entegrasyonu