Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, akde aykırılık nedeniyle açılan davanın reddine, temerrüt nedeniyle açılan tahliye davasının kabulü ile davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Türk Borçlar Kanununun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için istenen kira parasının veya yan giderin muaccel (istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının icra takibinde 11.01.2021 tarihli sözlü kira sözleşmesine dayanarak tahliye ve gecikmiş kira borçlarına ilişkin icra takibine giriştiğini, müvekkilinin ise arada o şekilde bir sözleşme ve ödenmeyen kira borcu bulunmadığı gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini, davacının icra takibinde hiç bir şekilde 25/10/2021 tarihli noterlikçe düzenlenen sözleşmeye dayanmadığından bu davada ilgili kira sözleşmesini delil olarak kullanamayacağını, mahkemenin noterce yapılan kira sözleşmesine itiraz edilmeyip aradaki kira ilişkisinin kabul edildiği varsayımının hatalı olduğunu, müvekkilinin noterlikçe düzenlenen sözleşmeyi noter kanalıyla fesih ettiğini, mahkemece cevap dilekçesinde ödeme def'inde bulunulmasına ve ilgili alanın tahliye edildiğinin bildirilmesine rağmen bu hususların göz önüne alınmadan ve gerekli araştırma yapılmadan hüküm kurulduğunu, müvekkil lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de usul ve yasaya...

    TBK öncesinde YİBK uyarınca ilk kira ilişkisi kurulmadan veya kurulurken alınan tahliye taahhütlerinin serbest iradeye dayanmaması nedeniyle geçersizliği kabul edilmiş olup yeni düzenleme ile artık kiralananın kiracıya tesliminden sonra taahhüdün verilmesi şartı getirilmiştir. Tahliye taahhüdünün verildiği tarih itibariyle kiralananın kiracıya teslim edilmiş olması gerekir.(Hikmet Kanık. Sf. 1289- 1290 Kira hukuku davaları) Somut olayda; davacı taraf, 30/11/2021 tahliye tarihli, 09/03/2017 tanzim tarihli adi yazılı nitelikte olan tahliye taahhüdüne dayanarak icra takibi yapmıştır....

    Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    Sulh Hukuk Mahkemesi'nin tahliye taahhüdünün geçersizliğine ilişkin davanın müvekkilinin lehine istinafen kaldırıldığı halde söz konusu davanın bekletici mesele yapılmadığını, yerel mahkeme kararının bu nedenle de hukuka aykırı olduğunu, dava konusu tahliye taahhüdünün kiralananda otururken değil, ikrah altında akdedilen 01.07.2019 tarihli yeni kira sözleşmesine istinaden verildiğini, tahliye taahhüdü 01.07.2019 tarihli kira sözleşmesinden önce verildiğinden Yargıtay İBK gereğince geçersiz olduğunu, davacı tarafın, kiralananda otururken verilen tahliye taahhütnamelerinin geçerli olduğunu iddia ettiğini, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, kira sözleşmesi akdedildiği anda yahut da kira sözleşmesi akdedilmezden evvel alınan tahliye taahhütnameleri herhangi bir irade sakatlığı olsun olmasın geçersiz sayıldığını, kira sözleşmesinin akdedildikten sonra verilen tahliye taahhütnameleri bakımından ise tahliye taahhüdünün ikrah vb. irade sakatlığı sebebiyle geçersiz olması halinde ispat...

    Bu nedenle öğretide kiraya veren olmayan malikin kira sözleşmesine dayalı olarak kiracıdan herhangi bir talepte bulunması mümkün olmadığı açıkça belirtilmektedir. Buna karşılık olarak, Yargıtay uygulamalarında öğreti tarafından benimsenmemesine ve yoğun eleştirilere maruz kalmasına rağmen kiraya veren olmayan malikin belirli koşullarda kira sözleşmesine müdehalesi benimsenmiştir. Kira alacağını istemek ve ödememesi halinde temerrüt nedeniyle kiracıyı tahliye davası açmak bunlardan bir tanesidir. Ancak az yukarıda açıklandığı üzere bunun için malikin öncelikle kiracıya ihtarname tebliğ ettirerek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi gerekir. İhtarname tebliğinden sonra gerçekleşecek kira paralarının ödenmemesi halinde kiraya veren olmayan malik hem kira paralarının tahsili ve hem de temerrüt nedeniyle kiracının tahliyesini isteyebilecektir....

      Davacı alacaklının davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmemesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak kesinleşmiş takip nedeniyle tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi üzerine, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı vekili, 01.02.2015 başlangıç tarihli 5 yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak davalı hakkında 14.01.2016 tarihinde başlattığı tahliye istekli icra takibinde, 2015-12. ay, 2016-1. ay aylık 2000-TL den ödenmeyen 4.000-TL kira alacağı ile 20,22 TL yasal faizin tahsilini talep etmiş, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu tarafından itirazda bulunulmadığından takip kesinleşmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında, kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, istemin reddedilmesi üzerine karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, taraflar arasında düzenlenmiş 15.03.2013 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayalı olarak 29.08.2013 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos 2014 kira paralarının tahsili ve tahliye istemde bulunmuştur....

          Ayrıca, kira sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davalı ...'ın akde aylırılığı giderme yükümlülüğü bulunmadığından tahliyesine karar verilemez. O halde mahkemece, davacı ...'in aktif husumet ehliyeti, davalı ...'ın ise pasif husumet ehliyeti bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Diğer taraftan HMUK’nun değişik 8. maddesinin 2. fıkrasının 1 No’lu bendi gereğince kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları ve bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde görülür. Davacı, akde aykırılık nedeni ile tahliye istemi ile birlikte davalı kiracının daha fazla kira bedeli alması nedeni ile tazminat isteminde bulunmuştur. Bu durumda mahkemece, davacının tahliye isteği de bulunduğu için davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerekirken yazılı şekilde dosyanın ayrılarak görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. Hüküm, bu nedenlerle bozulmalıdır....

            Ancak kira sözleşmesinde belirli bir artış oranı yok ise örneğin kira borcunun enflasyon oranına göre arttırılacağı kira sözleşmesinde kararlaştırılmış ise bu hâlde sadece kira sözleşmesinde yazılı aylık kira miktarı kesinleşir. Borçlunun kira sözleşmesine veya kira sözleşmesi dışındaki itirazı ile ilamsız tahliye takibi durur (İİK m. 269/3,c. l). Alacaklının itiraz ile duran tahliye takibine devam edebilmesi için itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliye istemesi gerekir....

            UYAP Entegrasyonu