Bu durumda mahkemece, taraflardan yukarıda açıklanan hususlarla ilgili tüm delillerin dosyaya ibrazının istenerek toplanması ve sonucuna göre kira sözleşmesine aykırılık ve fuzuli işgal nedenine dayalı dava hakkında bir karar verilmesi gerekirken, noksan inceleme ile bu istemlerin reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacının dayandığı 15.06.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin kiracısı davalılardan ...'dır. Kira sözleşmesi tarafların ortak iradeleriyle veya mahkeme kararıyla sona erdirilmediği sürece geçerli olup halen yürürlüktedir. Yürürlükte olan bu sözleşme tarafları için bağlayıcı olduğu gibi taraflar sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmekle yükümlüdürler. Kiracının sözleşmeden doğan kira bedelini ödeme borcu devam etmektedir. Davacının kiracı hakkında B.K.'nun 256/1. maddesi gereğince tahliye davası ile birlikte B.K.'nun 260. maddesine dayalı tahliye ve kira alacağı davası açmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır....
İtirazın kaldırılması ve tahliye isteğiyle açılan işbu dava sonucunda mahkemece, takibe konu kira bedellerinin davalı borçlu tarafından davada sunulan 10.9.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesine uygun olarak ödendiği, davacı alacaklının 10.9.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesine uygun olarak kira bedellerini tahsil ettikten sonra 6.10.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanmasının iyi niyetle bağdaşmayacağı, taraflar arasında zımni olarak kiraların her ayın 15- 23'ü arasında ödenmesi konusunda zımni olarak teamül oluştuğu, ekim 2011 kirasının 17/10/2011 tarihinde ödendiği, kiralama işleminin ticari muamelelerden olmaması nedeniyle de Borçlar Kanunu'nun 346. maddesine göre muacceliyet şartının geçersiz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı alacaklı 6.10.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesine göre her yıl TÜFE oranında artış uygulandığını belirterek itirazın kaldırılmasını ve tahliyeyi istemiştir....
Davacı, dava dilekçesinde davalıların kiracı olduğu taşınmazı 01.06.1997 başlangıç tarihli sözlü kira akdi ile kiraladıklarını, davalıların davacının izni olmadan taşınmazın onaylı projesine aykırılık teşkil eden büyük tadilatlar yapıp kiralananın şeklini değiştirdiklerini, davalı tarafa 3.8.2009 tarihinde tebliğ edilen ihtarnamede verilen süre içerisinde de akte aykırılığın giderilmediğini ve davacının eşinin cep telefonu ve bilgisayar bayiliği işini yapacağını ileri sürerek kira sözleşmesine aykırılık ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir....
KARŞI OY Dava, İcra İflas Kanun'unun 269/a maddesi gereğince kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Davacı alacaklı ödenmeyen kira alacağının tahsili için davalı borçlu hakkında haciz ve tahliye istemli olarak başlattığı icra takibinde taraflar arasında düzenlenen 01/12/2007 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayanmıştır. Takip talebine eklenen kira sözleşmesinde kiralananın adresinin ... Mahallesi ... Mevkii Terminal Alanındaki işyeri olduğu bellidir. Ödeme emrinin tebliğine rağmen davalı borçlu icra takibine ve yazılı kira sözleşmesine itiraz etmediğinden takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takip nedeniyle davacı alacaklı dava dilekçesinde kiralananın adresini kira sözleşmesinde yer alan adres bilgilerine göre yazarak temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilmesini talep etmiştir. Dava açıldıktan sonra vermiş olduğu 23/10/2012 havale tarihli dilekçesinde de kiralananın adresini detaylı olarak açıklamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Takip talebine konu icra dosyasında sözlü kira sözleşmesi olduğu belirtilmiş olup herhangi bir kira kontratı sunulmadığı gibi aylık kira bedelinin miktarına ilişkin davacı tarafça yazılı bir belge de bulunmamaktadır. Kira ilişkisini ve kira bedelini ispat yükü davacıya, kiranın ödendiğini ispat yükü ise davalıya düşer. Buna göre, takip talebinde sözlü kira sözleşmesine dayanıldığı ve davalı borçlu tarafından kira sözleşmesine ve kira borcuna açıkça karşı çıkıldığı için işin esası yargılamayı gerektirdiği dar yetkili icra hukuk mahkemesinde bu hususların tartışılamayacağı değerlendirilerek davanın reddine" dair karar verildiği anlaşılmıştır....
Ancak kira sözleşmesinde belirli bir artış oranı yok ise örneğin kira borcunun enflasyon oranına göre arttırılacağı kira sözleşmesinde kararlaştırılmış ise bu hâlde sadece kira sözleşmesinde yazılı aylık kira miktarı kesinleşir. Borçlunun kira sözleşmesine veya kira sözleşmesi dışındaki itirazı ile ilamsız tahliye takibi durur (İİK m. 269/3,c. l). Alacaklının itiraz ile duran tahliye takibine devam edebilmesi için itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliye istemesi gerekir. Somut olayda alacaklıların 04/07/2015 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayalı ilamsız tahliye istemli takibinde ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlu vekilinin yasal süresinde verdiği itiraz dilekçesinde aynen "borcu kabul etmiyoruz. Müvekkilin alacaklı tarafa hiçbir borcu yoktur. Aynı zaman da alacaklı vekili tarafından sunulu takip talebinde hangi aylara ilişkin kira talep edildiği anlaşılmaktadır....
Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, kira sözleşmesine aykırılık nedeniyle tahliye istemine ilişkin olup, 6.Hukuk Dairesinin bozma kararına karşı karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 6.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 6.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 21.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira hukukuna ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satın alınan dükkan için ihtiyaç nedeniyle tahliye ile bu tarihe kadar aylık kira bedelinin 450.000.000.- TL. olarak tesbiti istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.'nın 8/II-I. maddesine göre "kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları" Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamındadır. Dosya kapsamından, kira sözleşmesine dayalı tahliye ve tesbit istendiği anlaşılmakla, uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, takibin 04/12/2021 tarihli 1 yıllık sözlü kira sözleşmesine istinaden başlatılmasına, davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde açıkça ve ayrıca dayanak sözlü kira sözleşmesine, kiracı - kiralayan sıfatına ve aylık kira bedeline itiraz etmemiş olması nedeniyle bu hususların dar yetkili icra mahkemesinde kesinleşmesine, davalının önceki malike ödeme yaptığına dair itirazını ispat etmek zorunda olmasına, hukuki ilişki kabul edildiğinden ve ödeme iddiası bulunduğundan davacının herhangi bir belge sunması gerekmemesine, ispat yükünün davalı üzerinde olmasına, ödeme belgesi de sunulmadığından ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Aydın 1....