Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinin 09.12.1997 tarihli ve 30215 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile 49 ada 19 parselde zemin kat, 38 numaralı dükkanın dava konusu 1/2 hissesinin malikleri davalılar ... ve ...’ten satın aldığını, sözleşmenin tapuya şerh edildiğini, dava edilen bu payın önce davalı ...’a, daha sonra da davalı ...’e muvazaalı olarak tapuda devredildiğini belirterek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalılar ..., ... ve ... vekili, satış vaadi sözleşmesinin 10.12.1997 tarihinde tapuya şerh edilip, şerhin 5 yıllık süre sonunda hukuki değerini yitirmesi sonrası 09.01.2003 tarihinde tapudan terkin edildiğini ve 20.01.2003 tarihinde davalı ...’a tapudan satıldığını, taşınmazın diğer hissedarı olan davalı ... tarafından önalım hakkını kullanacağını bildirmesi üzerine de diğer davalıya dava konusu payın satıldığını, her iki satış işleminde de muvazaa bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

    süresinin bitiş tarihi olarak 15.06.2015'in belirtildiği, her ne kadar davacı tarafından bu maddeye şerh konularak Şartname imzalanmış ise de, 23.10.2014 tarihli kira sözleşmesinin 6. maddesinde; sözleşmenin süresinin 1 yıl olduğunun açıkça belirtildiği, 2886 sayılı Yasanın 75. maddesiyle yasal süre bitiminden itibaren ecrimisil alınacağı hüküm altına alındığından, 2886 sayılı Yasanın 1. maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekeceğinden idarenin kiraya verdiği taşınmazlarını, kira süresi sonunda, işgal ne kadar süre devam ederse etsin, ecrimisil olarak alınması gereken paranın “kira parası” adı altında alınmış veya ödenmiş olmasının, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yenilendiği anlamına gelmeyeceği, öte yandan, dava konusu kantin işletmesinin ihaleye çıkarılması işleminde mevzuatta öngörülmüş usule uygun olmayan herhangi bir husus görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır...

      Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Dava konusu 1261 Ada 16ve 17 Parsellerin tevhiden 1261 Ada 18 Parsel oluştuğu belirtilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin tapuya şerhi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06.05.2010 gün ve 2010/3257-5300 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Heyetçe incelenmesine gerek görülen 10.01.2007 günlü ve 574 yevmiyeli ... taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin davacıdan istenerek evrak arasına alınmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için MAHALLİNE İADESİNE, 15.07.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dairemizin 22.01.2018 tarihli geri çevirme kararında; 1-) Dava konusu taşınmaza ait mevcut tüm şerh ve beyanları gösterir şekilde takyidatlı tapu kayıt örneğinin; 2-) Dava konusu kiralanana ait işletme ruhsatı olup olmadığı hususu araştırılarak, işletme ruhsatı bulunması halinde, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinde ve dava tarihinde, ruhsat sahibini gösteren kayıtların taraflardan veya ilgili kurumlardan temin edilerek dosyasına konulması hususu belirtilmiş ise de geri çevirme gereği yerine getirilmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin feshi ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dairemizin 25/12/2018 tarihli geri çevrime kararı ile davalı ...'...

            ve kira sözleşmesinin tapuya şerhedilmesinin kararlaştırıldığını, davacı BP ...le dava dışı ...l ... arasında 01/11/2010 tarihinden başlamak üzere 18/09/2015 tarihine kadar süreli bayilik anlaşması akdedildiğini, ancak dava dışı ...avalı malik ... ve davalı Park Petrol tarafından iş bu davaya konu edilen adım adım gerçekleştirilen, hukuk dışı eylem ve işlemler ile davacının kira sözleşmesi, bayilik sözleşmesi ve protokolden kaynaklanan haklarının kullanılmasını engellediklerini ve ayrıca kira şerhini tapudan terkin ettiklerini belirterek müdahalenin menine, usulsüz tesis edilen kira şerhinin tapudan terkinine, istasyonun davacıya teslimine karar verilmesini talep etmiştir....

              Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa dahi aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil “Açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “Emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “Belirli olan” bir işlem için verilebilir....

                Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “kurucu” değil “açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan” bir işlem için verilebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanunu'nun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır....

                  DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Yayladağı Sulh Hukuk Mahkemesinin kira sözleşmesinin tapuya şerh verilmediği ayrıca T1 taşınmazı yeni satın alarak tapuda kira kontratını görmediğini sebep göstermesinin yanlış karar olduğunu, kira kontratını tapuya şerh verilmesinin zorunlu olmadığını yeni mal sahibi T1 tapu müdürlüğünün hizmet verdiği yeri gördüğünü ve eski malikinde kendisine bu yerin tapu müdürlüğü tarafından kiralandığını söylediğini, defalarca müdürlükte gelipte ayrı taşınmaz mallar için bizzat satış yaptığını, nasıl olurda kira kontratından haberi olmadığını söylediğini bu nedenlerle tahliye kararının durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle: Karşı tarafın yapmış olduğu istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER:Yazılı beyanlar, dava konusu taşınmazın tapu kaydı, kira sözleşmesi, çaplı kroki ve tüm dosya kapsamı....

                  UYAP Entegrasyonu