DELİLLER VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle ---- plakalı araçların davalı şirketten araç kiralama sözleşmesi kapsamında alınan kambiyo senedi nedeniyle menfi tespit davası ile maddi ve manevi tazminat davası olduğu, Taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi konusunda bir ihtilafın bulunmadığı, kambiyo senetlerinin araç kiralama sözleşmesi kapsamında verildiğinin sabit olduğu 6100 sayılı HMK 4. maddesi uyarınca her türlü kira sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir....
Mahkemece 03.04.2019 tarihli kira sözleşmesinin ihale ile yapılmadığı, bu nedenle Türk Borçlar Kanunu'nun hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Ancak 17.04.2015 tarihli kira sözleşmesi ihale ile yapıldığına göre taraflar arasında yapılan arabuluculuk anlaşması uyarınca kira başlangıç tarihinin yeniden düzenlenmesine ilişkin 03.04.2019 tarihli kira sözleşmesi yeni bir kira sözleşmesi oluşturmaz. Taraflar arasındaki sözleşmenin 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında yapılan kira sözleşmesi kapmasında değerlendirilmesi ve uyuşmazlığın buna göre çözümlenmesi gerekir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; dava dışı şirketle davalı şirket arasında kira sözleşmesi olduğu, davacının dava dışı şirketin haklarına halef olduğu, bu durumda asıl olan taraflar arasındaki uyuşmazlık nereden kaynaklıyorsa uyuşmazlığın çözümüne de aynı kanunların uygulanacağı, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğundan ve davanın kira sözleşmesi sonucu teslim edilen mala zarar verilmesi ile ilgili bulunduğundan davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, karar 10.02.2021 tarihinde kesinleşmiştir....
Taraflar arasında davacının iddiasına göre kira sözleşmesi davalının iddiasına göre ise hem kira sözleşmesi hemde hizmet sözleşmesi vardır ve uyuşmazlık bu iki sözleşmeden kaynaklanmaktadır. TTK da ise borçlar kanunda düzenlenen bu sözleşmeler tek başına mutlak ticari davalardan sayılmamaktadır. Bu sebeple mahkememizce görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ın dava konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesini, İş yerinin hala kullanılmaz durumda olduğuna dair mahallinde keşif yapılmasını ve deliller kısmında bilgisi verilen tanıkların dinlenilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Eldeki dava kambiyo senetlerine dayalı menfi tespit davasıdır. Kambiyo senetleri kural olarak mutlak ticari davaya vücut verirler. Ancak kira sözleşmesine dayalı davaların Sulh Hukuk Mahkemeleri'nde görüleceğine dair özel hüküm bundan müstesnadır. Davacı senetlerin kira sözleşmesi kapsamında verildiğini iddia etmiş, davalı da cevabında bunu doğrulamıştır. Bu halde senetlerin kira ilişki kapsamında verildiği ve uyuşmazlığın kira sözleşmesi kapsamında çözüleceği görülmekle görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece bilirkişi raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne, 25.852,05 YTL nın dava tarihinden avans faizi ile davalıdan alınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2008/9389-232 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, davalının Büyükşehir Belediyesinden kiraladığı taşınmazı 20.08.1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile yapacakları imalatlar karşılığında 8 yıl süre ile kira bedeli ödemeksizin kullanmak kaydı ile kiralamış, belediye davalı ile aralarındaki kira sözleşmesini Kültürpark projesi kapsamında feshedip, davacılar aleyhine tahliye davası açmış ve taşınmazdan kira süresi bitmeden tahliye edilmelerini sağlamıştır. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davacıların bu erken fesih nedeniyle zararları tazmin edilmelidir....
İli Taşova İlçesi Şahinler Köyü 2117 parselde kayıtlı taşınmazı 01.06.2007 tarihli sözleşme ile davalı şirkete 10 yıllığına kiraladığını, 5. yıl kirası olan 3. ve 4. taksitlerin ödenmemesi üzerine davalı kiracı tarafından 6111 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma talebinde bulunulduğunu, yapılandırma taksitlerinden sadece bir tanesinin ödenip kalanının ödenmediğini, kira sözleşmesinin 11. maddesi ile 2886 sayılı Kanunun 62. maddesi uyarınca kira borcunun gecikme zamları ile birlikte ödenmesi, ödenmemesi durumuda ise kira sözleşmesinin feshedileceği yönündeki ihbarnamenin davalı şirkete 28.02.2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi üzerine kira sözleşmesinin feshedildiğini ileri sürerek 21.858,59 TL kira alacağının vade tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, kira alacağına gecikme zammı uygulanmasına ve son bir yıl kira bedeli olan 9.146,44 TL nin tazminat bedeli olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında 01/01/2001 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmeye dayalı olarak 28/01/2005 tarihinde 14.000.000.000.- TL. kira alacağı için Asliye Ticaret Mahkemesine dava açıldığı anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/II-1. maddesine göre, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi, yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamında olduğu açık yasa hükmüdür. Somut olayda; yalnızca kira alacağı istenildiğine göre, dava tarihi ve değeri gözönünde bulundurulduğunda görevli mahkeme, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Adana 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira hukukuna ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tahliye ve ödenmeyen kira bedeli için alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı ile dava dışı ... Kalpar arasında kira sözleşmesi düzenlendiği, davalı.'un sözleşmeyi kefil olarak imzaladığı, daha sonra aynı dairede davalının oturmaya başladığı, bu hususun davacı tarafından da kabul edildiği taraflar arasında aynı zamanda sözlü kira akti bulunduğu anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/II-1. maddesine göre kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağına ve tazminat davalarının Sulh Hukuk Mahkemesi görevi kapsamında bulunduğu anlaşılmakla, davanın ......
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, alacak ve manevi tazminat istemine, karşı dava ise ecrimisil istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, taraflar arasında kurulmuş bir kira akdi bulunmadığı ve HMK'nın 4/a maddesi kapsamında kalan bir talep bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....