Bölge Adliye Mahkemesinin, kira bedelinin uyarlanması davasında, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan istinaf talebinin reddine ilişkin kararı yerinde değildir." Yukarıda açıklanan ilkeler, somut yasal düzenlemeler ve yüksek mahkeme kararları ışığında somut dosya ve tedbir talebi değerlendirildiğinde; Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin kiracısı olduğu kiralananın kira sözleşmesinde belirlenmiş olan 23.000,00 TL aylık kira bedelinin 01/02/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 11.500,00 TL olarak davalıya ödenmesine karar verilmesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Yargıtay 3....
Davacının dava dilekçesindeki talepleri, kira sözleşmesinin uyarlaması, mümkün değilse işlemin temelinden çökmesi nedeni ile kira sözleşmesinin feshine ilişkin olup taleplerin yargılamayı gerektirdiği açıktır. İstinafa konu edilen ihtiyati tedbir ise kira parasının, davacının olmasını istediği miktar üzerinden ödenmesi istemine ilişkindir. Bu durumda, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi halinde davacının kendi belirlediği kira parasının tahsili sağlanacak olup bunun da dava ile arzulanan sonuca ihtiyati tedbir kararı ile ulaşılması sonucunu doğuracağı izahtan varestedir. Sonuç olarak, eldeki davada davacının ihtiyati tedbir talebinin davanın esasını çözer mahiyette olduğu da göz önünde bulundurulduğunda mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Taksit bedellerinin ve yeni dönem kira döneminin ilk taksitinin %75 indirimli olarak ödenmesi hususunda teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminatlı olarak İhtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, sözleşmenin uzama ihtimali de göz önüne alındığında ve mevcut salgın durumunun henüz tam olarak ortadan kalkma imkanı olmadığı sabit olduğundan, taraflar arasında imzalanan 01/06/2020 başlangıç tarihli kira sözleşmesine ilişkin 3. ve 4. Taksit bedellerinin ve yeni dönem kira döneminin ilk taksitinin %75 indirimli olarak ödenmesi hususunda teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminatlı olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "İhtiyati Tedbir Talebinin REDDİNE" şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Taksit bedellerinin ve yeni dönem kira döneminin ilk taksitinin %75 indirimli olarak ödenmesi hususunda teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminatlı olarak İhtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, sözleşmenin uzama ihtimali de göz önüne alındığında ve mevcut salgın durumunun henüz tam olarak ortadan kalkma imkanı olmadığı sabit olduğundan, taraflar arasında imzalanan 01/06/2020 başlangıç tarihli kira sözleşmesine ilişkin 3. ve 4. Taksit bedellerinin ve yeni dönem kira döneminin ilk taksitinin %75 indirimli olarak ödenmesi hususunda teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminatlı olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "İhtiyati Tedbir Talebinin REDDİNE" şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İlk derece mahkemesi 02/01/2023 tarihli kararında; HMK 389. maddesi gereği uyuşmazlığı esastan çözer nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ve dava sonucu elde edilecek yarar ihtiyati tedbirle istenemeyeceğinden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Dava; kira bedelinin uyarlanmasına ilişkindir. Taraflar arasında 08/02/2022 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunmaktadır. Dava 29/12/2022 tarihinde açılmıştır. Davacının talebi; enflasyonun aşırı artışı, kira sözleşmelerinde edimler arasındaki dengenin aşırı bozulması ve ödenen kira bedelinin son derece düşük kaldığı, kira parasının günün ekonomik koşullarına göre uyarlanması gerektiğinden yargılama devam ederken karar verilinceye kadar aylık 15.000,00 Türk Lirası olarak ödenmesi için ihtiyati tedbir talebi ile kira bedelinin dava tarihinden itibaren 25.000,00 Türk Lirası olarak uyarlanmasına ilişkindir....
İhtiyati hacizde alacaklı ihtiyati haciz kesin hacze dönüşürse, üzerine ihtiyati haciz konulmuş olan mal icra dairesi tarafından satılır ve bedeli ile alacaklının alacağı ödenir. İhtiyati tedbirde ise, davacı davayı kazanırsa, üzerine ihtiyati tedbir konulmuş olan mal aynen davacıya verilir (teslim edilir). İhtiyati haciz ile ihtiyati tedbir arasındaki bu açık farka rağmen, uygulamada ihtiyati haciz yerine hatalı olarak ihtiyati tedbir kararı verildiği görülmektedir. Hemen belirtilmelidir ki, 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 1086 sayılı HUMK'nu iptal eden 6100 sayılı HMK'nın da 1086 sayılı Yasanın 101 ve takip eden maddelerinde, ihtiyati tedbirle ilgili öngörülen düzenlemelerden ayrılacak değişik hükümlere yer verilmiştir. Bunlardan bir tanesi ihtiyati tedbir isteğinin reddine dair verilen veya itiraz üzerine verilen karara karşı kanun yolunun açılmış olması, öncelikle incelenip, kesin olarak karara bağlanmasıdır.(6100 sayılı HMK. 391/3 Md. ve 394/5)....
GEREKÇE: Talep; "kira sözleşmesinden kaynaklı ihtiyati tedbir" istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun onuncu kısmı "Geçici Hukuki Korumalar" başlığı altında ihtiyati tedbir müessesini düzenlemiştir. Aynı Yasa'nın “ihtiyati tedbirin şartları” başlıklı 389. maddesinin birinci fıkrasında "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü öngörülmüştür. HMK'nun 390/3. maddesi gereğince tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/06/2022 NUMARASI : 2022/968 ESAS DAVA KONUSU : Kira Tespiti - Uyarlama İstemli KARAR : İHTİYATİ TEDBİR İSTEMİ VE SAFAHAT : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kiraya veren olarak Çamlıca Mah. Lefkoşa Cad. Aday Sk. No:78 Nilüfer / BURSA adresindeki taşınmazı davalı tarafa 2009 yılında kiraya verdiğini ve son aylık kiranın 54.306,33 TL olduğunu, kira sözleşmesi çok eski tarihli olduğundan aylık kira bedelinin net 350.000,00 TL olarak tespitine, mahkemenin uygun göreceği teminat karşılığında kira bedelinin dava sonuçlanıncaya kadar 350.000,00 TL olarak uygulanması hususunda ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece tensip 11 nolu ara kararı ile ihtiyati tedbir talebinin davanın esasına ilişkin olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Yasal dayanak:Hukuk Muhakemeleri Kanunu 190, 191. maddeleri, Türk Medeni Kanunu 6. maddesi, Türk Borçlar Kanunu 138, 299, 344, 345. maddeleri, Dava; kira bedelinin uyarlanması davasında ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. Yargılama konusu olayda: Mahkeme 06/03/2023 tarihli ara kararında; "... dava sonunda elde edilecek faydayı sağlayacak şekilde" başka bir deyişle "davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde" ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine..." karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince 09.11.2020 tarihinde verilen ara kararda; "Dava dilekçesinde öne sürülen ihtiyati tedbir talebi ile ödenmekte olan kira bedelinin 12.800,00 TL'den 3.500,00 TL'ye tedbiren indirilmesi talep edilmiş olup gelinen aşamada, yargılama yapılmaksızın, davanın esası hakkında hüküm doğuracak şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi doğru olmayacağından, mahkeme davanın ve uyuşmazlığın esasını çözer mahiyette tedbir kararı verilemeyeceğinden ödenmekte olan kira bedelinin 12.800,00 TL'den 3.500,00 TL'ye tedbiren indirilmesi tedbir talebinin reddine, dosya kapsamı ve mevcut delil durumu değerlendirildiğinde, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı, gecikme sebebiyle sakınca ve ciddi zararların doğacağı kanaati oluştuğundan tahliyenin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbirin kabulüne karar vermek gerektiği" gerekçesiyle tahliyenin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbirin kabulüne, bir yıllık kira bedeli olan...