WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi ise, HUMK'nun 8/ll maddesi hükmüne göre kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ile bunlara karşı açılacak davalarda görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. HUMK'nun 8/ll-1 madde ve fıkrasında İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Dosya kapsamından,davalıya ait ..., ... AVM 'nin zemin kat T17 - T18 nolu iş yerinde, davacı tarafından ... Cafe açmak üzere, 09.06.2009 tarihinde kira sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır....

    Davacı kiraya verenler tarafından davalılar aleyhine 14.09.2012 tarihinde başlatılan..... sayılı icra dosyasında 1.9.2012 tarihine kadar olan bakiye kira alacağı toplamı 7.109,75 TL asıl alacağın 70,12 TL işlemiş faiziyle birlikte, 01.10.2012 tarihinde başlatılan..... sayılı icra dosyasında ise aylık 1.270,5 TL üzerinden 2012 yılı Eylül ayı ile 2013 yılı Ağustos ayları arası kira alacağı toplamı 15.246,00 TL asıl alacağın 301,67 TL vergi ve usulsüzlük cezası ve 86,46 TL işlemiş faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş, yapılan itiraz üzerine açılan işbu itirazın iptali davasında ise; icra takibinden sonra yapılan kısmi ödemeler mahsup edilerek bakiye 6.216,25 TL kira alacağı ile 272,47 TL doğalgaz bedeli ve erken tahliye nedeniyle 2.542,00 TL makul süre kira bedeli alacağının tahsili istenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava erken tahliye nedeniyle tahliye sonrası üç aylık kira alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının davacıya ait mecurda kiracı olduğunu, kira başlangıcının 01/11/2013 olduğunu, davalının 1 yıllık süre dolmadan mecuru tahliye ettiğini ve mecurun halen kiraya verilemediğini, müvekkilinin 3 aylık kira bedeli 10.620,00 TL zarara uğradığını, 2014 yılı Şubat, Mart ve Nisan ayı olmak üzere 10.620,00 TL zararın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur....

        Dava, temerrüt nedeni ile tahliye ve kira alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece, tahliye isteminin reddine, kira alacağı isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına, temerrüt ihtarnamesinin B.K.'nun 260. (T.B.K.'nun 315) maddelerine uygun olarak düzenlenmediğinin anlaşılmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin kira alacağına ilişkin temyizine gelince; Davada dayanılan ve karara esas alınan 1.7.2011 başlangıç tarihli ve 30.08.2012 bitiş tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

          Davacı, 11.10.2010 günlü haciz ve tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi ile ödenmediğini iddia ettiği 17.713,36 TL kira alacağının davalıdan tahsilini istemiş, verilen yasal sürede ödeme gerçekleşmediğinden bahisle, davalı tarafça yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı icra takibine süresinde yapmış olduğu itirazında, yıllık kira bedelinin 18.000,00 TL olduğunu, takip tarihinden önce 9.000,00 TL ödeme yaptığını, bakiye borcu 1.500 TL'yi ise davacı hesabına 02.12.2010 tarihinde yatırıldığından borcunun bulunmadığını beyan etmiştir. Davacı icra takibinde, istenilen kira alacağı açıklamasında, 03.09.2010 tarihli açıklamasını yazmış ise de, istenilen kira parasının aylık ya da yıllık mı olduğu, hangi dönemlere ya da aylara ilişkin kira alacağı olduğunu, ne dava dilekçesinde ne de yargılama esnasında açıklamamıştır....

            KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılması isteminde bulunmuş mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, 17/12/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 5.000,00 TL 2015 yılı Kasım ve Aralık ayı bakiye kira alacağı ve 31,30 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile; 3.000,00 TL ödemenin Kasım ayı kira bedelinden mahsup edilerek hesaplama yapılması gerektiğini, kira sözleşmesinin ilk sayfasında kira bedelinin 4.000,00 TL olarak kararlaştırıldığını, bu bedelin brüt mü net mi olduğunun açıkça yazılmamasına rağmen kiraya veren tarafından sözleşmede tahrifat yapılarak kira sözleşmesine elle yazılan hüküm ile bedelin net olduğunun yazıldığını belirterek borca itiraz etmiştir....

              KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması isteminde bulunmuş mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir....

                Davalı vekili, sözleşmeye konu parselin imar parseline dönüştürülmesi için geçen sürenin teslim süresine eklenmesi gerektiğini, 25.04.2011 tarihli kira zaptıyla tüm arsa sahiplerine dairelerinin fiilen teslim edildiğini, 27.01.2012 tarihinde iskân ruhsatı alındığını, kira alacağı yönünden müvekkiline bir ihtarname gönderilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen ek bilirkişi raporu, kesinleşen ...Mahkemesi'nin ... E., ......

                  Somut olayda, ... ...5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/820 Esas sayılı dosyasında, davacı kiraya veren, kiracının taşınmazı tahliye ettiğini, tespit dosyasında kiralanana verilen zararın 374.168,83 TL olarak belirlendiğini ve 60 iş gününde onarım yapılabileceğinin bildirildiğini, son dönem aylık kira bedeli 56.640 TL olup tamir işleri için geçecek süre olan 60 gün karşılığı (Ekim, Kasım ayları kira bedeli karşılığı) 113.280 TL talep ettiklerini belirterek hasar sonucu oluşan zarar ve 2 aylık onarım süresi kira kaybı için toplam 487.448,83 TL'nin tahsilini talep etmiştir. Eldeki davada ise davacı kiraya veren kira alacağının tahsili isteminde bulunmuştur. Her ne kadar Mahkemece, davanın derdestlik sebebiyle reddine karar verilmiş ise de ... ...5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/820 Esas sayılı dosyasında, tamir süresince kira kaybı talep edilmiş, eldeki davada ise işlemiş kira alacağı istenilmiş olup, davaların tarafları aynı ise de, konusu aynı olmadığından derdestlikten söz edilemez....

                    Bu nedenlerle kira tazminatı yönünden yukarıda belirlenen ilkeler doğrultusunda önceki bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınarak oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; kooperatif üyesinin güncellenmiş bedeli ödendikten sonra ifaden vazgeçilmesi durumu söz konusu olduğundan hem ifadan vazgeçip, hemde ifaya bağlı cezai şart olan kira tazminatı talebinin Türk Borçlar Kanunu 125. maddesi gözönünde bulundurulduğunda mümkün olmadığı, davalı kooperatifin de kira tazminatı alacağı ödemesi yönünde de herhangi bir uygulaması ve genel kurulca da alınmış bir kararı olmadığı gerekçesiyle davacı tarafın kira tazminatı alacağı yönündeki davasının reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu