"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davadaki asıl istek kiracı tarafından kiralanana yapılan imalat bedelinin, ruhsat giderlerinin, mahrum kalınan kar ve iş kaybı tazminatının tahsiline ilişkindir. Birleşen dava ile de kiralayan karşı davacı hor kullanma tazminatı isteminde bulunmuş olup hüküm asliye hukuk mahkemesince verilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 13.Hukuk Dairesi’ne ait bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 22.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen hükmün davacı (karşı davalı) tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 30/11/2017 tarih ve 2017/2391 Esas- 2017/16798 Karar sayılı ilamı ile "....asıl dava yönünden; konusunda uzman bilirkişi kurulundan alınacak rapor ile alacak miktarı belirlenerek, faydalı ve zorunlu masrafların bedellerinin hüküm altına alınması gerektiği; karşı dava yönünden, Mahkemece olağan ve hor kullanım değerlendirmesi yapılarak, hor kullanma nedeniyle oluşan zarar belirlendikten sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payı hesap edilerek, belirlenen zarar tutarından düşülmesi gerektiği..." gerekçeleri ile bozulmuştur....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/02/2015 NUMARASI : 2014/413-2015/252 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağının tespiti ve tahsili ve tazminat davasına dair karar davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, erken tahliye nedeniyle makul süre kira alacağı, eski hale getirme ve hor kullanma tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece kiralanan süresinde tahliye edildiğinden kira alacağı isteminin reddine, hor kullanma ve tamirat süresine ilişkin olarak 149.337,90 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davacı ve davalı tarafın temyizi üzerine 07.04.2015 tarihli Bozma ilamı ile özetle; "...Somut olayda; bilirkişi raporunda belirtilen hasar kalemlerine yönelik olarak ayrı ayrı değerlendirme yapılmamış ve her bir hasar kalemi yönünden denetime elverişli şekilde hasarın hor kullanmadan kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunda bir değerlendirme yapılmamıştır. Bilirkişi raporu bu yönü ile yüzeysel olup hükme esas alınamaz....
Davalı; aylık kira bedelinin davacının iddia ettiği gibi 5.000 TL olmadığını, davacı aylık 5.000 TL kira bedeli talep edince taşınmazı tahliye ettiklerini, 3 aylık makul süre kira alacağı dışında ayrıca tamir süresi kira alacağı istenemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, hasar bedeli 9.152 TL, 3 aylık makul süre kira alacağı 9.000 TL olmak üzere toplam 18.152 TL alacaktan depozito bedelinin mahsubu ile bakiye 9.047 TL nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacının hasar bedeline yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;Taraflar arasında imzalanan 01.03.2006 başlangıç tarihli ve 6 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığına ilişkin uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, binada uzun süre kullanımdan kaynaklanan yıpranmalar olduğu, bu süre zarfında davalı kiracı tarafından faydalı giderler yapıldığı, hor kullanım olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından ve vekalet ücretine yönelik olarak da davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 01.08.1987 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile kiralanan bina PTT bakım merkezi, müdürlük, lojman ve misafirhane olarak kullanılmak üzere kiralanmış olup sözleşmenin özel şartlar 9. maddesinde kiralananda kiracı tarafından hizmet gereği yapılması gerekli tadil ve buna benzer ameliyelere kiralayanın muvafakat ettiği belirtilmiştir....
Kural olarak kiracı tarafından kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu imalat bedellerinin vekâletsiz işgörme ( BK m. 414) ve sebepsiz zenginleşme (BK m. 61 vd.) hükümlerine göre kiraya verenden istenmesi mümkündür.Yerleşik uygulama, kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 527. maddesi ( mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun, 414. maddesi ) kapsamında vekâletsiz iş görme hükümlerine göre davalı kiraya verenden isteme hakkı olduğu yönündedir. Kural olarak bu gibi zorunlu ve faydalı masrafların kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle davacı kiracı kiralananda kalan ve kiraya veren tarafından benimsenen imalat için sebepsiz zenginleşilen oranında bedelin tazmini talep edilebilir....
Sokak,./... adresinde bulunan atölyenin davalı ile yapılan 01.11.1999 başlangıç ve 01.11.2000 tarihinde yenilenen kira sözleşmesi ile kiralanıp, demirbaşlar ile birlikte teslim edildiğini, davalının taşınmazı iyi bir halde muhafaza etmediğini ve hor kullandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere 40.000YTL tazminatın davalıdan alınmasını istemiştir.Davalı, kira sözleşmesinin davacıdan kaynaklanan nedenlerle feshedildiğini, fesih iradesinin davalıya duyurulduğu halde davacının yeterli koruma tedbirleri almadığını, kiralanan taşınmaza giren hırsızların tahribat yaptığını, bir kısım eşyaların davacıya verilmek üzere depolandığını savunmuş, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davanın kısmen kabulüne karar verilmesi ve taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 14.Hukuk Dairesi’nin 08.12.2005 tarihli 2005/9208-11037 sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki itirazın iptali davasına dair ... 5.Sulh Hukuk Hakimliğinden verilen 06.05.2010 günlü ve 2010/93 E.2010/428 K.sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 16.09.2010 günlü ve 2010/13335 E.14361 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Birleştirilen davalar, kira alacağı, hor kullanma tazminatı elektrik ve su kullanım bedelleri için girişilen takiplere yönelik itirazların iptalleri istemine ilişkin olup, hüküm Sulh Hukuk Mahkemesinden verilmiştir. H.U.M.K.nun 440.maddesi uyarınca Yargıtay’ın bu çeşit kararları hakkında karar düzeltilmesi yoluna gidilemez....
Mahkemece kira ve ortak giderler alacağına yönelik itirazın kısmen iptaline karar verilmesi karşısında davacı lehine bu alacaklar yönünden inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir. 3-Davacının hor kullanım tazminatı istemine ilişkin temyiz itirazına gelince; Davacı 14.11.2013 tarihinde başlatılan icra takibi ile 19.300 TL hor kullanım tazminatının tahsilini istemiştir. Mahkemece taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi olmadığı, kiralananın ne şekilde teslim edildiği ve hangi demirbaş eşyaların teslim edildiği kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında kira sözleşmesi olduğu sabit olup teslim edilen demirbaş eşyalar tanık delili ile de kanıtlanabilir. Davacı ve davalı tanıkları kiralananda mutfak dolabı olduğu ve yenisi ile değiştirildiği ve yenilenenin de sökülerek götürüldüğü, fırın ve davlumbaz olduğu ve kiralanana bırakıldığı belirtilmiştir....