WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların aralarındaki yasal mal rejiminden kaynaklı olarak davalının evlilik birliği içinde edindiği taşınır ve taşınmaz mallarından dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00- TL. katkı payı (değer artış payı) alacağı talep etmiş, 23/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava tutarını 194.000,00- TL.ye yükselterek, 194.000,00- TL. katılma alacağı talep ettiklerini beyan etmiştir. Birleşen davada ise yine davacı aynı mallar yönünden tasfiye alacağına tasfiye tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizinin uygulanmasını talep etmiştir. Davacı sunduğu ıslah dilekçesi ile dava tutarını artırmış ayrıca talebini katılma alacağı olarak ıslah etmiştir. Davacının ıslahı 6100 sayılı HMK.nun 176. maddesi kapsamında geçerli bir ıslahtır. Dosya kapsamı ve tüm dilekçeler değerlendirildiğinde davacının, davalının evlilik birliği içinde edinmiş olduğu tüm malvarlığı yönünden katılma payı alacağı talep ettiği kanaatine varılmıştır....

Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların aralarındaki yasal mal rejiminden kaynaklı olarak davalının evlilik birliği içinde edindiği taşınır ve taşınmaz mallarından dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00- TL. katkı payı (değer artış payı) alacağı talep etmiş, 23/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava tutarını 194.000,00- TL.ye yükselterek, 194.000,00- TL. katılma alacağı talep ettiklerini beyan etmiştir. Birleşen davada ise yine davacı aynı mallar yönünden tasfiye alacağına tasfiye tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizinin uygulanmasını talep etmiştir. Davacı sunduğu ıslah dilekçesi ile dava tutarını artırmış ayrıca talebini katılma alacağı olarak ıslah etmiştir. Davacının ıslahı 6100 sayılı HMK.nun 176. maddesi kapsamında geçerli bir ıslahtır. Dosya kapsamı ve tüm dilekçeler değerlendirildiğinde davacının, davalının evlilik birliği içinde edinmiş olduğu tüm malvarlığı yönünden katılma payı alacağı talep ettiği kanaatine varılmıştır....

Bu durumda, 98 ada 21 parseldeki taşınmaz davacı/davalı erkeğin kişisel malı olup, kadının bu taşınmaz üzerinde artık değere katılma alacağı hakkı bulunmamaktadır. Ne var ki, toplanan delilerden; bu taşınmaz üzerine evlilik devam ederken taraflarca bina ( bahçe evi) yapıldığı, binanın kişisel mal ile yapıldığının ispat edilememesi nedeniyle edinilmiş mal olduğu ve kadının bahsedilen taşınmazdan kaynaklanan 4.276,80 TL katılma alacağı (Binanın değeri-10.05.2016 tarihli teknik bilirkişi raporunda belirlenen bedel = 8.553,60 TL/2= 4.276,80 TL) hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde; yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı gibi davacının dava konusu edilen taşınmazdan kaynaklanan 4.276,80- TL katılma alacağı hakkı bulunmasına rağmen, binanın edinilmiş mal olduğu gözetilmeksizin erkeğin kişisel malı kabul edilerek, davalı/davacı kadının bu taşınmazdan kaynaklanan katılma alacağı isteminin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

Ödemelerin 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170.maddesi gereğince mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden önceki dönemde tamamlanması durumunda eşler lehine katkı payı alacağı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonraki dönemde tamamlanmasında ise değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakkı doğabilecektir. Ödemelerin bir kısmının mal ayrılığı bir kısmının da edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmasında; mal ayrılığı dönemindeki ödemelere her bir eşin yaptığı katkı oranı, daha sonra geçerli olacak edinilmiş mallara katılma rejimine kişisel mal olarak geçeceği kabul edilmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; Asıl dava yönünden Davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kabulü ile; dava konusu taşınmazdan kaynaklanan 159.000,00 TL katılma alacağı; dava konusu araç üzerinde tespit edilen 2.777,78 TL katılma alacağı; dava konusu ev eşyaları üzerinde tespit edilen 2.150,00 TL katılma alacağı olmak üzere toplam 163.927,78‬ TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Davacının Çeyiz Senedinden kaynaklanan kişisel eşyanın iadesi davasının kabulü ile; Kuyum bilirkişisi raporunda ayrıntıları belirtilen 1 adet, 60 gram, 22 ayar, 1.500,00 TL işçilik dahil, 18.240,00 TL bedelli Hasır Bilezik ile 2....

    Davalı, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimin geçerli olduğu sırada yapımına başlanan ve yine aynı mal rejimi içinde yapımı biten inşaatın kişisel malı ile yapıldığını ispatlamadığına, mahkemece edinilmiş mal niteliğindeki evin karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değeri belirlenerek bu değerin yarısı olan 88.209,00 TL katılma alacağına hükmedildiğine ve 46 K 6055 plaka sayılı araca ilişkin katılma alacağına hükmedilmemiş ise de davacının bu konuda bir temyizi bulunmadığına göre, davalı vekilinin katılma alacağına ilişkin yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün esasının ONANMASINA, Davalı vekilinin yargılama gideri, vekalet ücreti ve faizin başlangıcına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacı 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi ve 4721 sayılı yasanın 202 ve devamı maddelerine göre katkı payı alacağı ve katılma alacağı olarak toplam 200.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişse de...

      Mahkemece, davalının kişisel malı olup, tasfiyeye dahil edilmesi gerekmeyen mal varlıklarından olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesi ile artık değere katılma alacağı ve değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir. Artık değere katılma alacağı; varsa eklenecek değerlerden (TMK 229. m) ve denkleştirmeden (TMK 230. m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219. m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231. m) yarısı üzerindeki (TMK 236/1. m) diğer eşin alacak hakkıdır. Bu alacak hakkına sahip olabilmek için, söz konusu mal varlığına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

        Mahkemece, davacının 10.08.2011 tarihli ibranamede nafaka, tazminat, menkul ve gayrimenkul alacağının olmadığını ibra ettiğinin imzalı ibra belgesi olduğu, bundan sonra davacının boşandığı eşine tazminat ve alacak davası açma durumu olamayacağı gerekçesiyle edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi ve katılma alacağı ve değer artış payı ve atık değerin 1/2 sinin ödenmesi, düğün takıları, ziynet eşyalarının ve kişisel malların değerlerinin ödenmesi bu konuda şimdilik 2.000.00 TL.sının ödenmesine ilişkin davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tarafların boşanmasına ilişkin karar 14.09.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi de evliliğin sona ermesi koşuluyla, boşanma dava tarihinden geçerli olarak sona ermiştir ( TMK 225/2 md.)....

          plakalı bir ... marka araç alındığını, alınan tüm bu alınan arabaların ve son ... marka otomobilin davalı adına trafiğe kayıtlı olduğunu, en son alınan aracın alındıktan 1 ay sonra davalı tarafından muvazaalı ve müvekkilinden kaçırmak maksadıyla davalının kız kardeşine satıldığını, trafik kayıtları ve sigorta kayıtları celp edildiğinde bu hususun ortaya çıkacağını, evlilik içerisinde edinilen araç ve araçlar sebebiyle evliliğin sona ermesiyle müvekkilinin mal rejiminden kaynaklı alacaklarının doğduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ziynet ve takılardan dolayı 10.000,00 TL, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı 10.000,00 TL alacağın yasal faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davacı kadın vekili 16.01.2023 havale tarihli dilekçesinde talep miktarını ziynet alacağı yönünden 308.704,00 TL' ye, katılma alacağı yönünden 60.000,00 TL'ye yükseltmiştir. II....

            Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir. (TMK 222. m). Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 gün 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK'nun 227/1, 231, 236/1 m). TMK'nun 239/1. fıkrasında; "katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3.madde de ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanuni düzenlemelerden de anlaşılacağı gibi, borcun ayın olarak ödenmesi borçlu eşe tanınmış bir haktır....

              UYAP Entegrasyonu