Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaldı ki dava dosyası içinde alınan uzman raporunda kişisel ilişki konusunda bir görüş alınmış olmadığına göre mahkeme tarafından yapılacak iş dava konusu küçüğün annesiyle kişisel ilişki kurması ve süresi konusunda görüşü alınarak deliller birlikte değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesinden ibarettir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....

    DAVA TÜRÜ : Torunla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyük babalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, ortak çocukla kurulan kişisel ilişkinin süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, velayeti anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında aynı şehirde ikamet etmeleri durumuna hasren kişisel ilişki kurulmuş, farklı yerlerde ikamet etmeleri duruma ilişkin kişisel ilişki düzenlemesi yapılmamıştır. Günümüz ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun açıkça dikkate alınmasını talep etmemişlerse, “Ayrı şehir”, “Aynı şehir” ayrımına gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır....

        Açıklanan bu durum karşısında, tarafların aynı yerde oturmaları nedeniyle her ayın belirli haftaları ile dini bayramlarda kurulan kişisel ilişkiye ek olarak çocuğun yaz döneminde baba yanında yatıya kalacağı şekilde, daha fazla ve daha uygun genişlikte kişisel ilşiki düzenlemesi yapılması gerekirken, yazılı olduğu şekilde kişisel ilişki kurulması isabetsiz olmuştur. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir (HUMK. md. 438/7)....

          Bu itibarla, davalı/davacı erkeğin boşanma davalarından bağımsız olarak açtığı kişisel ilişki düzenlemesi (TMK md. 197/4 ve 323) davası konusuz kalmadığından toplanan delillere göre, istem hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. 2- Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK.md.181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2)....

          Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveyni arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Bu bakımdan, babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

            Bu durumda davacı ile torunu arasında kişisel ilişki kurulmasında ve kurulan kişisel ilişki süresinde bir isabetsizlik yoktur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- ESKİŞEHİR 1....

            İlk derece mahkemesince velayeti anneye verilen ortak çocuk ile davacı -davalı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun beş yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı belirtilerek kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Bu bakımdan babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

              Bu kapsamda müşterek çocuklar ile davalı ... arasında kurulan kişisel ilişkinin süresinde isabetsizlik bulunmamaktadır...” gerekçesi ile davacı annenin kişisel ilişkiye yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden; velâyet ve kişisel ilişki hususunda aldırılan bilirkişi raporunda “... davacının davalının madde bağımlılığının olduğu iddiası, bu iddianın doğruluğunun mahkemece tespit edilmesi gerektiği, doğru olma ihtimalinin çocuklar için risk faktörü oluşturduğu, çocukların beyanlarında davalının uyanamadığını söylemeleri de göz önüne alınarak yatısız olarak kişisel ilişki kurulmasının çocukların menfaatine olacağı kanaatinin” bildirildiği anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun ... yararı olup ana ve babalarıyla düzenli şekilde ve gözetim olmaksızın kişisel ilişki kurma ve sürdürme hakları mevcuttur....

                Mahkemece neticeten ve özetle "...davanın kabulü ile davacı ve çocuk arasında kişisel ilişki gün ve saatlerinin belirlenmesine"karar verilmiş,karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İSTİNAF NEDENLERİ ; Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle "...aşamadaki vakıaları ile birlikte davanın reddi gerektiğini, haricen alınan uzman raporlarında da kişisel ilişki kurulur iken çocuğun menfaatinin dikkate alınması gerektiğinin yer aldığını, kararın kaldırılmasını" istinaf sebebi yapmıştır GEREKÇE :Dava kişisel ilişki tesisi talebinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarakinceleme yapılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu