WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada çekişmeli yerin kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığını ileri sürerek tapunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiş; mahkemece Hazinenin davasının kısmen kabulüne tapunun iptali ile bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2186.78m2lik bölümünün aynı nitelikte Hazine adına; geriye kalan (B) harfi ile işaretli 1663.22m2lik bölümün davalı adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) bölümüne ait kaydın beyanlar hanesinde 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan saha olduğunun belirtilmesine karar verilmiştir. Bu karar Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava çekişmeli taşınmazın kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk kez 1942 yılında yapılan, sonuçları 06/ 06/ 1948 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

    Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada çekişmeli 565 parselin kısmen; 646 parselin ise tamamen kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığını ileri sürerek davalı adına olan tapunun iptali ile Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. İSKİ Genel Müdürlüğü ise açtığı karşı davada tapu kaydındaki şerhin silinmesini istemiştir. Mahkemece Hazinenin davası kabul, İSKİ Genel Müdürlüğünün davası reddedilerek davalı adına olan tapunun iptali ile 646 parselin tamamının, 565 parselin ise bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 4567.08 m2’lik bölümünün Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesinde 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince orman dışına çıkarılan saha olduğunun belirtilmesine karar verilmiştir. Bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava çekişmeli taşınmazın kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır....

      Hazine bu kez Çatalca Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı davada çekişmeli yerin kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığını ileri sürerek tapunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne; davalılar adına olan tapunun iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; tapu kaydının beyanlar hanesinde 6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkartılan sahada kaldığının şerh verilmesine karar verilmiştir. Bu karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava taşınmazın kesinleşen 2/B madde uygulama sahasında kaldığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman kadastrosu 1949 yılında yapılmış; sonuçları 09/ 12/ 1949 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. Daha sonra 1993 yılında 3302 sayılı yasa hükümlerine göre yapılıp 04/09/1995 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 2/B madde uygulaması vardır....

        Yönetiminin davasının reddine, karşı davacıların davasının kabulü ile 228 ada 3, 4, 11 ve 12 parselleri içine alan orman kadastrosunun iptali ile tahdidin bu parsellerin dışından geçirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve karşı davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman sınırları içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve tescil ve karşı dava da 10 yıllık yasal süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede dava tarihinden önce 22/10/1993 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece, davacılar ... ve ... ..., ... ... ve ... ... davasının kabulü ile 228 ada 3, 4, 11 ve 12 numaralı parseller hakkındaki orman kadastrosunun iptaline ve Orman Yönetiminin tapu iptali davasının reddine karar verilmişse de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli değildir. Davacılar ... ve ... ..., ... ... ve ... ......

          un davasının kabulü ile 227 ada 45 parseli içine alan orman kadastrosunun iptali ile tahdidin bu parselin dışından geçirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve karşı davalı ... ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman sınırları içinde kalan taşınmazın tapusunun iptali ve tescil ve karşı dava da 10 yıllık yasal süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede dava tarihinden önce 22/10/1993 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Mahkemece, davacı ...'un davasının kabulü ile 227 ada 45 numaralı parsel hakkındaki orman kadastrosunun iptaline ve Orman Yönetiminin tapu iptali davasının reddine karar verilmişse de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli değildir. Davacı ...'...

            Yönetimi, bu taşınmazın bir kısmının yörede 1948 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, orman sınırları içinde kalan kısmın davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini, davalıların bu yere el atmasının önlenmesini ve tapu kaydı üzerinde bulunan tüm şerhlerin iptalini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, çekişmeli parselin bilirkişi krokisinde (A) ile işaretli 963 m2'lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline, davalıların bu kısma el atmasının önlenmesine, bu bölümün tapu kaydı üzerindeki şerhlerin silinmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından orman sınırları içinde kalan bölümün eksik hesaplandığı iddiası ile temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir....

              Öte yandan, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, çekişmeli taşınmazlara ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgeler getirtilmemiş, fen bilirkişisinden tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda teknik...

                Temyiz incelemesi sonucu uygulama kadastrosuna itiraz davasının kabulüne ya da reddine karar verilmesi durumunda ise uygulama kadastrosundaki sınırlara göre hükmedilen asıl davadaki elatmanın önlenmesi ve kal talebi nedeniyle telafisi imkansız zararlar oluşabilmektedir. Nitekim, HUMK'un uygulandığı dönemde taşınmazın aynına ilişkin tüm kararlar miktar ve değere bakılmaksızın temyiz yasa yoluna tabi bulunduğundan böyle bir ihtimal olmamakta ve davaların birlikte yürütülmesi mümkün bulunmaktaydı. Hal böyle olunca, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin davanın HMK'nın 167.maddesi uyarınca tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi, mülkiyet hakkına dayanan elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat talepli asıl davada ve temliken tescil isteğine ilişkin davada, uygulama kadastrosunun düzeltilmesi istemli davanın sonucunun bekletici mesele yapılması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, her iki davanın yargılamasının birlikte yürütülmesi hatalı olmuştur....

                Hukuk Dairesinin 15.09.2015 tarih ve 2015/896-7271 Esas, Karar sayılı ilamıyla; "kesinleşen orman sınırları içinde kalan yerlerde yapılan kamulaştırma işleminin yok hükmünde olduğu, kamulaştırma işleminin mülkiyet ... kazandırmayacağı gibi özde orman olan taşınmazın hukuksal niteliğini de değiştirmeyeceği, ancak mahallinde yapılan keşif neticesi bilirkişiler tarafından orman tahdit haritası ve orman rejimi dışına çıkarma haritası uygulanarak rapor düzenlenmiş ise de, dosyada orijinal renkli tahdit haritası ve çekişmeli yerle ilgili orman kadastrosu işe başlama, bitirme, ilan ve çalışma tutanakları bulunmadığından raporun denetlenemediği açıklanarak, yöntemince orman araştırması yapılarak taşınmazın arazi kadastrosunun yapıldığı 1974 yılından önce kesinleşen orman sınırları içerisinde kalıp kalmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Çekişmeli ... İlçesi ... Köyü 425 parsel sayılı taşınmaz 19000 m2 miktar ve tarla niteliği ile ... oğlu ... adına tapuda kayıtlı olup tapu kaydının beyanlar hanesinde 18850m2sinin kesinleşen orman kadastro sınırları, 150 m2'sinin 2/B madde uygulama alanı içinde kaldığı yolunda şerhler bulunmaktadır. Davacı ... Yönetimi, bu taşınmazın bir kısmının yörede 1948 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, orman sınırları içinde kalan kısmın davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini, davalının bu yere el atmasının önlenmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu