Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

IV Devlet Ormanı kapsamında bırakıldığı ve bu işlemin tescil kararı verilmeden kesinleştiği, yörede yapılan arazi kadastrosu sırasında "çalılık" niteliğiyle tesbit ve tescil harici bırakıldığı, ... tarafından açılan tescil davasının yargılaması sırasında orman sınırı içine alındığı, orman kadastrosunun yapıldığı tarihte devam etmekte olan tescil davasının 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına da dönüştüğü anlaşılmaktadır. Sözü edilen kanun gereğince orman kadastrosuna itiraz davalarının kadastro mahkemesinde görülmesi gerekir....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre çekişmeli taşınmazın 2012 yılında yapılan kullanım kadastrosuna konu olduğu ve tutanak düzenlendiği, gerçek kişinin davasının kullanım iddiasından kaynaklandığı, ... ...nin davasının ise taşınmazın eylemli orman olması nedeniyle, tutanağın nitelik ve beyanlar hanesinin iptaline ilişkin olduğu, mahkemece eylemli orman olgusu belirlenerek, gerçek kişinin davasının reddine, ... ...nin davasının kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır, ancak; dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliği taşıdığı halde, yenileme kadastrosuna itiraz olarak değerlendirilmesi ve kadastro mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekâlet ücreti hesaplanmış olması doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek...

      Kadastro Mahkemesi tarafından ise, asliye hukuk mahkemesindeki dava devam ederken KK'nın Ek - 4 maddesi uyarınca kullanım kadastrosu, aplikasyon ve düzeltme çalışması yapıldığına göre asliye hukuk mahkemesindeki davanın aynı zamanda kadastro tespitine itiraz davasına dönüştüğü, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre orman tahdidine ve 2/B'ye itiraza yönelik davaya bakmakla kadastro mahkemelerinin görevli olduğu, tapu iptali ve tescil davasına ise asliye hukuk mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle, tapu iptali ve tescil davası yönünden tefrik kararı verilerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....

        "Kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak ... adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir. Hal böyle olunca kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanununun Ek-4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosu yapılamaz, bu yerlerde özel mülkiyetten, zilyetlikten veya kullanım hakkından söz edilemez. Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan yada alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde .....kadastro mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Kesinleşen Kullanım Kadastrosu Tespitine İtiraz KARAR : Fethiye 3....

          Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.02.2014 gününde verilen dilekçe ile yenileme kadastrosuna itiraz, temliken tescil ve 2. kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            Davalılar, tapu iptal tescil isteminin reddini savunmuşlar, eldeki dava ile birleştirilen davalarında da 4, 5, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara elatmanın önlenmesi ve kal isteğinde bulunmuşlardır. Mahkemece, temliken tescil isteğinin kabulüne, birleşen dava yönünden de 5 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara davalılar Kadir ve Şerif Kapaklı'nın elatmasının önlenmesine karar verilmiştir. Hükmü, elatmanın önlenmesi isteminde bulunan birleşen davanın davacıları temyiz etmişlerdir. Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali tescil, birleştirilen dava ise tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Temliken tescil isteğinde bulunan davacılar 27.12.1957 tarihli senede dayanarak taşınmaz üzerine iyiniyetle bina yaptıklarını ileri sürmektedirler....

              Davacı, 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların toplam 3500 m2 yüzölçümünde olup, davalı ile eşit paylaştıklarını belirterek, her iki parselin de eşit olarak yüzölçümlerinin düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 170 ada 1 ve 2 parsellerin beyanlar hanesinde bulunan kullanıcı isimlerinin silinerek yerine "Hüdaverdi Akkuş mirasçıları" ifadesinin yazılarak tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 13/11/2007 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, mahkemece davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/05/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Davacı bu durumu bilerek 1517 sayılı parseli davalı kardeşinden satın almış, davalı da bu kullanım biçimini kabullenmiştir. Bu nedenle gerek asıl davanın davacısı gerekse birleştirilen davanın davacısı yönünden TMK’nın 725. maddesi gereğince açılan temliken tescil davalarında aranan iyiniyet koşulu gerçekleşmediğinden temliken tescil taleplerinin reddi gerekir. Bu itibarla mahkemece, asıl davanın davacısı...’nin yasal koşulları oluşmayan davasının tümden reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Birleştirilen davanın davacısı temliken tescil talebinin mümkün olmaması halinde elatmanın önlenmesi ve kal talebinde de bulunmuştur. Yukarıda açıklanan kullanım biçimine göre 1517 ve 1518 sayılı parsellerin müşterek sınırı dikkate alındığında asıl davanın davacısı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu