WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in gündemin 7.maddesini yasaya aykırı düzenlediği iddiası ile ve yine mahkemece gündemin belirlenmesi gerekirken kayyımın belirlediği iddiası ile gündemin 7.maddesinin yok hükmünde olduğunun tespiti isteğinde bulunulduğu, mahkemece gündemi belirleme yetkisinin TTK'nın 412.maddesi uyarınca kayyıma verilmiş olduğu, talebin kül halinde kayyımın mahkemeden aldığı gündemi düzenlemek yetkisiyle oluşturduğu gündem maddesinin değerlendirilmesi noktasında kayyımın işlemine yönelik olup kayyım olarak atayan mahkemenin değerlendirebileceği hususlardan olduğu ve davada kayyımın azli taleplerini değerlendirme görevinin kayyım atayan mahkemeye ait olduğu, esasen şirket vekili tarafından mahkemeye başvurularak tavzih talebinde bulunulduğu, mahkemece bu taleplerin değerlendirilerek 27/06/2022 tarihli kararın verildiği, gündemi düzenleme yetkisinin kayyıma verildiğinin ve yine kayyımın değiştirilmesi koşullarının oluşmadığının belirtildiği, aynı konuda bu defa kayyım hasım gösterilerek mahkememizden dava...

    Nitekim, Tük Medeni Kanunun 588.maddesinde de, belirli mal varlığının yönetiminden bahsedildiğine göre, belirtilen kayyımın yönetim kayyımı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda gaipliği talep edilen kişi hakkında Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/302 esas sayılı ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, ancak gaipliği talep edilen bu kişiye ulaşılamadığından kayyım tayini davası açıldığı, Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/446 esas sayılı kararına konu olan bu uyuşmazlık yönünden mahkemece davanın kabulü ile, belirtilen T6 temsil etmek üzere kayyım olarak atandığı anlaşılmaktadır. TMK'nın 477/1.maddesinde temsil kayyımlığının, kayyımın yapmakla görevlendirildiği, işin bitmesi ile sona ereceği düzenlenmiştir. Bu durumda dava konusu taşınmaza yönetim kayyımı atandığını söylemeye imkan bulunmamaktadır....

    Nitekim, Tük Medeni Kanunun 588.maddesinde de, belirli mal varlığının yönetiminden bahsedildiğine göre, belirtilen kayyımın yönetim kayyımı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda gaipliği talep edilen kişi hakkında Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/302 esas sayılı ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, ancak gaipliği talep edilen bu kişiye ulaşılamadığından kayyım tayini davası açıldığı, Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/446 esas sayılı kararına konu olan bu uyuşmazlık yönünden mahkemece davanın kabulü ile, belirtilen T6 temsil etmek üzere kayyım olarak atandığı anlaşılmaktadır. TMK'nın 477/1.maddesinde temsil kayyımlığının, kayyımın yapmakla görevlendirildiği, işin bitmesi ile sona ereceği düzenlenmiştir. Bu durumda dava konusu taşınmaza yönetim kayyımı atandığını söylemeye imkan bulunmamaktadır....

    DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, ... tarafından anne ve babaya karşı açılmıştır. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin ...Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince çocuklarla velayet sorumluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde, çocuklara adli merci önünde kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m.4). Davada, davalı anne ve baba ile davaya konu küçük çocuk arasında menfaat çatışması vardır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin .......

      Türk Medeni Kanununun 477/1. maddesinde, temsil kayyımlığının, kayyımın yapmakla görevlendirildiği işin bitirilmesiyle sona ereceğı hükme bağlandığından; ortaklığın giderilmesi davasının sonuçlanması ile kayyımlık da kanun gereği sona ereceğinden, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu yönden davanın reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 26/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Sözleşmesinin 4 ve 9. maddeleri ve Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince küçüğü davada temsil etmek üzere kayyım atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, çocukları temsilen kayyımın davaya katılımının sağlanarak, gösterdiği takdirde delillerinin toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer bölümlerine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.12.2016 (Per.) ......

          DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, küçüklerin babaannesi tarafından davalı anneye karşı açılmıştır. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin .... Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz. m. 4). Davada, davalı anne ile davaya konu küçük çocuklar arasında menfaat çatışması vardır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı dede tarafından anneye karşı açılmıştır. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m.4). Davada, davalı anne ile davaya konu küçük çocuk arasında menfaat çatışması vardır....

              DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, davacı tarafından anne ve babaya karşı açılmıştır. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m. 4). Davada, velayeti kendisinde olan davalı baba ile davaya konu küçük çocuklar arasında menfaat çatışması vardır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava velayetin kaldırılmasına ilişkin olup, anne tarafından babaya karşı açılmıştır. "Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesine" göre, çocukları ilgilendiren davalarda, iç hukuk gereğince, çocuklarla velayet sorumluluğuna sahip kişiler arasında çıkar çatışmasının söz konusu olması halinde çocukların, adli merci önündeki kendisini ilgilendiren davalarda bir temsilci atanmasını ön sorun görmektedir (Söz m. 4). Davada, davalı baba ile davaya konu küçük çocuklar arasında menfaat çatışması vardır....

                  UYAP Entegrasyonu