Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/331 Esas KARAR NO : 2021/98 DAVA : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/04/2017 KARAR TARİHİ : 03/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı yan arasında ...'da gerçekleşen ...'...

    D.İş sayılı dosyası ile 23.05.2018 tarihinde bahse konu taşınmazın mahallinde keşif yapıldığını, bu keşif sonucu 03.09.2018 tarihli bilirkişi raporunun müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, bahsi geçen taşınmazdaki sözleşmeye aykırı ve gizli ayıplı hizmetin düzeltilmesi için davalıya başvurulmuş olmasına rağmen, davalının ayıpları gidermeyi kabul etmediğini, tüm bu nedenlerle gizli ayıplı ürünlerin ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması durumunda masrafı davalıya ait olmak üzere masrafsız olarak onarılmasına, Davalının gizli ayıptı ürünleri ayıpsız misli ile değiştirmemesi veya onarmaması durumunda, masrafları davalı tarafından karşılanmak üzere üçüncü kişiye tamamlattırılmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Uyuşmazlık; davalı bankanın satılan aracın ayıplı olması nedeniyle sorumluluğunun fatura bedeli olan 34.542,42 TL mi, yoksa bağlı krediye ilişkin esaslar çerçevesinde inceleme yapılarak ödenen paranın faizinden de sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır. Dava konusu aracın ayıplı olduğu belirlenmiş, satıcı ve üreticinin müteselsil sorumluluğu nedeniyle banka dışındaki diğer iki davalı yönünden ilam kesinleşmiştir. Kredi veren ile satıcı/sağlayıcı arasında bir mal veya hizmetin tedarikine ilişkin özel bir anlaşma yoksa ve tüketici edineceği mal veya hizmeti kendisi belirlediyse, bu mal veya hizmetin bedeli kredi veren tarafından ödenmiş olsa dahi ortada bir bağlı kredi ilişkisinin varlığından söz edilemez....

        Bölge Adliye Mahkemesince, uyuşmazlığın takibe konu 16.10.2014 tarih 25.727,02 TL'lik fatura ile 30.09.2014 tarih 61.401,00 TL'lik faturaların davalı tarafından kabul edilmeyip davacıya iade edilmesinden kaynaklandığı, bu iki faturanın davalının ticari defterlerinde yer almadığı, sadece davacının ticari defterlerinde yer aldığı, davalı otel sahibi Seyfe Turizm A.Ş, davacı tarafın kendisine animasyon hizmeti vermediğini, yeterli personel hizmeti vermediğini, hizmeti aksattığını, ayıplı hizmet verdiğini savunmuş ise de, sözleşmenin taraflarca feshedilmediği, davalı taraf animasyon hizmetinin ayıplı yapıldığını savunmuş ise de, bu yönde davacıya herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığı, bu durumda sözleşmedeki hizmetin yerine getirilmediği ya da gereği gibi yerine getirilmediğini ispat külfetinin davalıya düştüğü, davalının bu yöndeki savunmasını ispatlayamadığı, ispat yükü kendisine düşmeyen davacıya yemin metnini hazırlaması için süre verilmesi ve bu süreye uyulmadığı için davasını ispatlayamamış...

          İlk derece mahkemesinin kararında da açıklandığı üzere; 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun "Ayıplı Hizmetler" başlıklı ikinci bölümünün, 13 üncü maddesinde ayıplı hizmetin tanımlandığı, 15inci maddesinde ayıplı hizmet halinde tüketicinin seçimlik hakları açıklanmıştır....

          Somut uyuşmazlıkta, kaza yapan aracın dava dışı Quick Sigorta AŞ. tarafından sigortalandığı, davalıyla sigorta şirketi arasında yapılan sözleşme gereğince aracın onarım hizmet bedelinin sigorta şirketi tarafından davalıya ödendiği, hizmetin ayıplı olduğu iddia edilerek davacının, sigortadan fazladan alındığı ileri sürülen bedelin kendisine iadesini talep ettiği; ödemenin doğrudan sigorta şirketi tarafından yapıldığı ve dava konusu olayda davacının davalıya yaptığı bir ödemenin bulunmadığı, talebin de ayıplı olduğu iddia edilen hizmetin gereği gibi ifa edilmesi olmayıp, sigorta şirketince davalıya ödenen nakdi bedelin iadesine ilişkin olduğu anlaşılmakla; eldeki davada dışı Quick Sigorta AŞ.'...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/08/2021 NUMARASI : 2021/383 2021/535 DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 bir yıla yakın bir süredir davalı T3 A.Ş.'ye ait, başta bitcoin olmak üzere birçok kripto paranın alım-satımının yapıldığı BTC Türk adlı web tabanlı platformdan, kripto para alım-satım ve yatırımı yaptığı, piyasada yapılan manipülasyon ve hileli işlemler dolayısıyla müvekkilin yaklaşık 148.898,00 TL değerindeki bakiyesi, birkaç dakika içerisinde yaklaşık 2.000,00 TL'ye düştüğü ve müvekkilin parası neredeyse sıfırlandığı, yapılan haksızlık ve hukuksuzluklardan haksız menfaat elde etmeyi amaçladığı, tüm bu sebeplerle şimdilik 10.000 TL'nin dava tarihinden itibariyle ticari avans faizi ile birlikte tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davaya bakan İstanbul 12....

          ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2019/67 ESAS, 2020/270 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Hizmetin Ayıplı KARAR : Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan alacak davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;Sezerler 1....

          İş sayılı dosyası ile delil tespitinin yapıldığını, alınan rapor ile müvekkilinin zararının 16.402 olduğunun belirlendiğini beyan ederek ayıplı hizmet ifasından kaynaklanan şimdilik 16.402 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu olayla ilgili müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, olayın davacının kendi kusuru ile meydana geldiğini, davacının kendi görevi ve bu hususta bilgisi olmasına rağmen, dikkatsiz, tedbirsiz ve acemice davranması neticesinde olayın meydana geldiğinin açık olduğunu, zarara sebebiyet veren olay ile zarar arasında illiyet bağının olmadığını beyan ederek davanın zamanaşımı, görev ve esastan reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava, davalı tarafça davacının aracına ayıplı onarım yapılması sebebiyle tazminat talebine ilişkindir....

          Davalı vekili,, müvekkili tarafından davacı şirket için 2005-2010 yılları arasında reklam ve tabela boyalarının toz boyama hizmetini verildiğini, bu konuda yazılı bir sözleşmenin mevcut olmadığını, müvekkili şirketin dava dışı J... firmasının reklam ve tabela toz boyasını yaptığını, en son faturanın 27/04/2010 tarihli olduğunu, verdiği hizmetin faturalarını keşide ettiğini, ayıplı hizmetin söz konusu olmadığını, davacının ayıplı olduğunu yani döküldüğünü iddia ettiği reklam ve tabelaların müvekkilince boyanan mallar olduğunun kesin olmadığını, zira davacının o dönemde farklı bir firmaya da boyama işi yaptırdığını, boya ve verniğin başka nedenlerden dolayı da dökülmüş olabileceğini, montaj hatası olabileceğini, çünkü montajını davacının yaptığını, davacının zamanında ve usulüne uygun ayıp ihbarı da yapmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

            UYAP Entegrasyonu