WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bayhan'ın 1999 depreminde vefat ettiğini, ancak cesedinin teşhis edilememesi nedeniyle kayıtlarda sağ gözüktüğünü ileri sürerek, ... Bayhan'ın ölü olduğunun tespiti ve ... kayıtlarının düzeltilmesi istemiyle asliye hukuk mahkemesinde dava açmıştır. Asliye Hukuk Mahkemesince, "... kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarının çekişmesiz yargı işlerinden olduğu, HMK'nın 382 ve 383. maddeleri uyarınca davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait bulunduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, "davanın, şahıs varlığına ilişkin davalardan olduğu, 6100 sayılı Kanunun 2. maddesi uyarınca davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait bulunduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Dava, niteliği itibariyle 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-5 maddesinde sözü edilen çekişmesiz yargı işlerindendir....

    Somut olayda, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen T3 hakkında yapılan kolluk araştırması neticesinde 1978 yılında ölmüş olduğunun tespit edildiği, Uyaptan alınan nüfus kayıtlarından hakkında gaiplik kararı istenen Kasım Kalkan'ın ölü olduğunun resmi makamlarca kayıt altına alındığı ve sağ olan mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmış olup ölü olduğu tespit edilen kişiler hakkında T.M.K. 588 maddesi gereği gaiplik kararı verilemeyeceği, 4721 sayılı T.M.K. 588 maddesi sağ olup olmadığı bilinmeyen kişiler hakkında gaiplik kararı verilebileceği hükmü karşısında gaiplik kararı istenen şahsın ölü olduğu, sağ mirasçılarının bulunduğu resmi kayıtlar ve tüm dosya içeriğinden açıkça anlaşılmakla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek ( aynı yönde Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 11.06.2015 tarih ve 2015/7241 Esas, 2015/8677 Karar sayılı kararı, 22.05.2019 tarih ve 2016/9815 E., 2019/3221 K.sayılı kararı) davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi...

    in nüfusdaki ölü olan kaydının sağ olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davaname ile ...’ın nüfusdaki ölü olarak gözüken kaydının sağ olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Soybağı ve miras hukukunu ilgilendiren sağ olduğunun tespiti ve nüfus kaydının buna göre düzeltilmesi istemine ilişkin davalarda, verilecek karardan hukukları etkilenecek olan ...’ın kayden gözüken mirasçılarının davaya dahil edilip taraf teşkili sağlanmadan mahkemece işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

      Buna göre mahkemece yapılması gereken iş: 1- Öncelikle; dava konusu taşınmazın tapu kaydı, tapulama tutanakları ve tüm tedavülleri ile birlikte ilgili birimden getirtilerek, dosyadaki belediye yazı ekinde bulunan emlak bildiriminde yazılı adres, vergi kimlik numarası ve cep telefonu numarası da belirtilmek suretiyle, emlak bildiriminde adı geçen T3 adlı kişinin baba adının, varsa T.C. kimlik numarasının ne olduğu, bu arada nüfus yazısı ekinde gönderilen "Mehmet Emin oğlu T3" adlı kişinin emlak bildiriminde adı geçen T3 ile aynı kişi olup olmadığının irdelenmesi, ayrıca bu kişinin; tebliğe yarar adresinin, sağ veya ölü olup olmadığının, ölü ise mirasçılarının kimlik ve adres bilgilerinin yeniden nüfus ve zabıta marifetiyle araştırılması, 2- Bu araştırmalardan sonra; emlak bildiriminde adı geçen T3 adlı kişinin veya ölü ise mirasçılarının açık kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilmesi halinde, belirlenen kişiye veya mirasçılarına dava dilekçesi ile yargılama sırasında yapılan tüm işlemler...

      oğlu ..yönünden ise yukarıda açıklandığı üzere Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı ile kişinin ölmüş olduğu belirlenmiş olmadıkça sağ ve mirasçı olduklarının kabulü gerektiği tartışmasızdır....

        İpoteğin 1958 yılında tesis edildiği dikkate alındığında, davacıların ipotek alacaklıların adreslerini, sağ olup olmadıklarını, ölü iseler mirasçılarının kimler olduğunu bilmeleri gerektiğinin kabulü, genel hayat tecrübelerine aykırılık oluşturacaktır. Bu nedenle ölü kişiler aleyhine dava açılmasının HMK’nın 124’üncü maddesinin ikinci fıkrasında açıklanan dürüstlük kuralına aykırılık oluşturmayacağı, ölü kişiye karşı dava açılması durumunun yanılgıya dayalı olduğunun ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığının kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle mahkemece davacıya, HMK’nın 124’üncü maddesi gereğince davayı mirasçılara yöneltme imkânı tanınmadan ve yöneltmek istediği takdirde de mirasçılarının tespiti ile bunlara tebligat çıkartma fırsatı verilmeden hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dairenin 01.07.2010 tarihli geri çevirme kararında davalı ...'nin sağ olup olmadığı araştırılıp ölü olduğunun anlaşılması halinde mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile mahkeme kararı ve temyiz dilekçesinin mirasçılarına, sağ ise kendisine tebliğ edilmesi istenmişse de mahkemece geri çevirme kararından sonra davacı vekilinin davalı ...'...

            İSTİNAFA CEVAP: İstinaf başvurusuna cevap veren davacı vekili dilekçsinde özetle; tapulama tutanağında dava konusu taşınmazın Mehmet oğlu Hüseyin Bayer'den intikalen eşi Ayşe Hanım Bayer, evlatları Mehmet Kaya, Ali Kaya ve Halil Kaya'ya intikal ettiğinin yazılı olduğunu, Ayşe Hanım Bayer'in 1320, Mehmet Kaya'nın 1318 doğumlu olduğunun belirtildiğini, bu kayda göre oğulun annesinden daha büyük göründüğünü, kayıt maliki görünen çocuklar ile ebeveynin soyadlarının farklılığı, çocuğun anneden daha yaşlı görünen kaydı, tapu tescilindeki kayıtların doğru olmadığını, hayali olduğunu gösterdiğini, tüm araştırmaların da bu kayıtların hayali olduğunu ortaya koyduğunu, hayali kişinin ölümü ve mirasçısından söz edilemeyeceği gibi Hazine'nin mirasçılığından da söz edilemeyeceğini, böyle bir kişinin geçmişte yaşadığına dair herhangi bir delil bulunmaması nedeniyle davanın reddinde bir yanlışlık olmadığını bu nedenle istinaf talebinin yersiz olduğunu ileri sürerek istinaf isteminin reddine karar...

            ın aynı kişi olup olmadığı araştırılıp buna ilişkin bilgi ve belgelerin dosyaya konulmasından, 2-Dava konusu 1271 parsel sayılı taşınmazın ilk tesisten itibaren tüm tedavülleriyle birlikte tapu kayıtlarının ilgili tapu müdürlüklerinden getirtilmesinden, 3-Tapu malikinin mirasçısı olduğu anlaşılan ... ile davalılar ile arasındaki bağlantıyı gösterir belge dosya içerisine alınmamış olup, söz konusu belgenin (veraset ilamı vs. belgelerin) ilgilisinden temini ile dosyaya konulmasından ve adı geçen kişinin ölü olduğunun tesbit edilmesi halinde tüm mirasçılarına gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin tebliği ile sağ olduğunun tesbiti halinde ise kendisine gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi tebliği ile temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dosyada mevcut nüfus kaydının incelenmesinde; kayıt maliki olduğu iddia edilen "... oğlu ..." nüfus kayıtlarında sağ olarak görülmektedir. Zabıtaca yapılan araştırma sonunda düzenlenen tutanakta ise bu şahsın ölü olduğu bildirilmiştir. Davacı ..., nüfus kaydında sağ olarak görülen ... oğlu ...'nün mirasçısı sıfatıyla davayı açıp, takip ettiğinden resmi kayıtlarda sağ olan şahsın yerine geçip mirasçısı olduğunu ileri sürerek dava açılamıyacağından, öncelikle tapu maliki olduğu iddia edilen ... ölmüş ise nüfustan sağ kaydının düşülerek ölüm kaydının işlenmesi gerekir. Bundan sonra veraset belgesi temin edilerek davacının kayıt malikinin mirasçısı olduğu tespit edildikten sonra yani dava açma yetkisinin bulunduğu anlaşıldıktan sonra davaya devam edilerek bir hüküm kurulamsı yerine resmi kayıtlarda sağ gözüken kayıt malikinin yerine geçerek dava açan davacının davasının kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu