Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

gelince; Hükmün davalı yönünden kesin olduğu, davacı vekilinin ise 09.07.2019 tarihinde tefhim olunan hükme karşı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddesinde belirtilen 1 haftalık süre geçtikten sonra 15.09.2019 tarihinde katılma yolu ile temyiz isteminde bulunduğu, katılma yolu ile yapılan temyizin asıl temyizin incelenebilme koşullarına tabi olduğu, davalı vekilinin temyizinin hükmün kesin olması nedeniyle incelenemeyeceğinden, katılma yolu ile davacı vekili tarafından yapılan temyiz de asıl temyize tabi olması sebebiyle davacı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE, 07.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Turizm AŞ yönünden davanın kabulüne dair verilen 21/06/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi katılma yoluyla davacı vekili ve dahili davalı ... Defterdarlığı ... Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan dahili davalının temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Karar, dahili davalı ... Defterdarlığı ... Müdürlüğü vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Katılma yoluyla temyiz eden davacının HUMK’nun 432/1. maddesinde yazılı onbeş günlük ve 427/4 ve 433/2. maddelerinde belirlenen on günlük süreleri geçirdikten sonra kararı temyiz ettiği anlaşıldığına göre davacının katılma yoluyla temyiz istemi reddedilmelidir. 2-Davalı ... Defterdarlığı ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi SUÇ : Kamu malına zarar verme HÜKÜM : Düzeltilerek esastan ret Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suça sürüklenen çocuklar hakkındaki kamu davasının niteliğine ve hükmün mahiyetine göre, suçtan doğrudan zarar gören kurum Adalet Bakanlığı olup, müşteki Maliye Hazinesi'nin doğrudan davaya katılma hakkının bulunmadığı, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca kanun yolu muhakemesinde davaya katılma imkanının bulunmadığı da nazara alındığında, Bölge Adliye Mahkemesi'nce katılma kararı verilmiş olmasının da hükmü temyiz hakkı vermeyeceği, ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/10/2021 tarihli katılma hakkı bulunan Adalet Bakanlığı’na tebligat yapılmasına yönelik iade kararı sonrası çıkarılan tebligatın Adalet Bakanlığı yerine ceza infaz kurumuna yapıldığı anlaşılmakla, katılan sıfatını alabilecek şekilde zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan Adalet Bakanlığı’nın, CMK'nın 260/1. maddesi uyarınca yasa yollarına başvurma hakkının bulunduğu...

        Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.12.2014 tarihli ve 2013/522 Esas, 2014/522 Karar sayılı kararının katılan mağdure vekili ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü: Kovuşturma evresinde mahkemece ifadesinin alındığı 25.11.2014 günlü duruşmada on yedi yaşı içerisinde bulunan mağdurenin, olaydan dolayı şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı gibi mahkemece verilen katılma kararı da bu hakkı vermeyeceğinden ve yine 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20 nci maddesinin kinci fıkrası gereğince davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019...

          Katılma yoluyla temyiz, asıl temyize sıkı sıkıya bağlı olduğundan, asıl temyizin süresinde olmaması durumunda katılma yoluyla temyiz başvurusu da yapılamaz. KARAR Açıklanan sebeplerle; Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE, Davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla reddine karar verilen ziynet alacağı davası ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı-davalı erkek, ziynet alacağı davasına yönelik hükmü temyiz etmediğine göre, bu dava yönünden davalı-davacı kadının katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminat ve nafaka yönünden; davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla ziynet alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadın katılma yoluyla ziynet alacağı talebinin reddini temyiz etmiştir. Katılma yoluyla temyiz isteği asıl temyiz isteğine sıkı sıkıya bağlıdır. Davalı erkeğin ziynet eşyalarına ilişkin bir temyiz talebi bulunmamaktadır....

                Şti. avukatınca ve katılma yoluyla da Davalı ... Oto Pazarlama ve Ticaret A.Ş. avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşuldu. KARAR 1-Davalı ... Oto Pazarlama ve Ticaret A.Ş. avukatınca, katılma yolu ile karar düzeltme isteminde bulunulmuş ise de, HUMK'nun 442/2. maddesine göre, katılma yoluyla karar düzeltme hakkı sadece karşı tarafa verilmiştir. Dosya kapsamından davacı tarafın vermiş bulunduğu karar düzeltme isteminde bulunmadığı anlaşıldığından, davalı ... Oto Pazarlama ve Ticaret A.Ş., diğer davalının verdiği karar düzeltme dilekçesi nedeniyle katılma yoluyla karar düzeltme talebinde bulunamaz, bu nedenle davalının dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında usulün 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan davalı ... Motorlu Araçlar Paz. Tic. ve San. Ltd.Şti. vekilinin karar düzeltme isteğinin reddi gerekmiştir....

                  A.Ş. vekili hükmü katılma yoluyla temyiz etmişse de katılma yolu ile temyiz, asıl temyize sıkı sıkıya bağlı olup davalı ...A.Ş. vekilinin temyiz istemi kesinlik sınırı nedeniyle reddedildiğinden davacı ve davalı ... A.Ş. vekilinin katılma yolu ile temyiz isteminin reddine, SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte belirtilen sebeplerle davalı ...A.Ş. vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve diğer davalı ... A.Ş. vekilinin katılma yoluyla temyiz talebinin ayrı ayrı REDDİNE, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Davalının temyiz dilekçesinin, davacıya gönderildiğine dair tebligat parçası dosya içerisinde bulunmadığından dosya geri çevrilmiş ve belirtilen tebligat parçası eklenmeden dairemize tekrar gönderilmiş ise de; davacının, 08/06/2016 tarihli ve "temyize cevap dilekçesi" başlıklı dilekçesinde verilen kararın onanmasını istediği, daha sonra verdiği 23/06/2016 tarihli dilekçesi ile katılma yolu ile temyiz yoluna başvurarak hükmün bozulmasını talep ettiği ve arada geçen süre nazara alındığında katılma yolu ile temyize başvurma süresinin geçirilmiş olduğu tespit edildiğinden 23/06/2016 tarihli dilekçe süresinde olmadığından katılma yolu ile temyiz talebinin reddi gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu