Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

dan alınmasına, karşı davanın kabulü ile 10.000 TL'nin dava tarihinden 145.750 TL katkı payı alacağının ıslah tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte karşı davalı ...'dan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı karşı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hâkime aittir (6100 sayılı HMK 33 m). İddianın ileri sürülüş şekline göre, asıl dava; katkı payı ve artık değere katılma alacağı, karşı dava katkı payı alacağı isteğine ilişkindir. ./....

    Mahkemece verilen ilk kararda, davacının Kayseri'de bulunan taşınmaza yönelik katılma alacağı talebinin kısmen kabulüne, 27.500,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, davacının Mersin ilinde bulunan 24 numaralı bağımsız bölüme ilişkin talebinin ise davalı taraf takas teklifinde bulunduğundan, takas mahsuba konu Mersin'deki 8 numaralı bağımsız bölüm üzerinde davalının katkı payı alacağının 84.500,00 TL davacının Mersin'deki 24 numaralı bağımsız bölüm üzerinde 52.500,00 TL katkı payı alacağı olduğu, aynı nitelikteki alacaklar olan katkı payı alacaklarının takas-mahsubu neticesi, davacının katkı payı alacağı bulunmadığından reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kabulüne ve katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair.... Aile Mahkemesi'nden verilen 24.03.2015 gün ve 338/184 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacının, katılma alacağı ve katkı payı alacağı isteğine ilişkin olarak açılan davasının yapılan yargılaması sonunda, Mahkemece katılma alacağı talebinin kabulüne, katkı payı alacağı talebinin kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki, davacı ... vekili kararı temyiz ettikten sonra kanun yollarından feragat yetkisi bulunan davacı vekilinin ......

        Yargıtay’a göre, bir eşin diğer eş tarafından satın alınan mala yaptığı katkı; 01.01.2002 tarihinden önce ise “katkı payı alacağı” kavramı, 01.01.2002 tarihinden sonra ise yapılan katkılar için “değer artış payı” kavramı kullanılmalıdır, yürürlükteki mal ayrılığı rejiminde “değer artış payı alacağı” talep edilememekte, bunun yerine sadece bu rejime özgü olan “katkı payı alacağı” talep edilebileceğini Değer Artışa Payı ile Katkı Payı Alacağı Arasındaki Fark ise Katkı payı alacağı 743 sayılı eski Medeni Kanun döneminde düzenlendiğinden hesaplama yapılırken katkı sunulan malın dava tarihindeki sürüm (rayiç) değeri dikkate alınarak hesaplama yapılıp, faiz de dava tarihinden itibaren yürütüleceğinden talepte bulunan tarafın yaptığı katkının taşınmazın alım tarihindeki değerine oranı tespit edilerek, bu oranın dava tarihi itibariyle dava konusu malın tespit edilecek sürüm (rayiç) değeri ile çarpılması suretiyle katkı payı alacağı bulunucağını, değer artış payı ise 4721 sayılı yeni Medeni Kanun...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı ve katılma alacağı ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki katkı payı ve katılma alacağı davasının kabulüne dair ... ... Aile Mahkemesi'nden verilen ....02.2013 gün ve 983/98 sayılı hükmün ...'...

          Somut olayda, bozmadan sonra yapılan yargılama neticesinde davacı tarafın katkı payı alacağı talebi hakkında yazılı şekilde kısmen kabul kararı verilmiş ise de; hüküm incelendiğinde ortada denetlenebilecek gerekçeli bir karar olmadığı anlaşılmaktadır. İlk kararda hüküm altına alınan ve bozma kapsamı dışında bırakıldığı anlaşılan davacının gelirle katkı payı alacağı 17.212,50 TL olup, davacı lehine 6 adet bilezik yönünden de katkı payı alacağı hesap edilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

            İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katkı payı alacağı ve artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 239/3.maddesi hükmüne göre; aksine anlaşma yoksa, tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına faiz yürütülür. Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi buna ilişkin mahkeme kararının verildiği tarihtir. Katkı payı alacağına da dava ve ıslah tarihinden geçerli olarak faiz yürütülmesi gerekir. Mahkemece, mal rejiminin tasfiyesi ile davacı lehine hüküm altına alınan katılma alacağı ve katkı payı alacağının toplam miktarına göre dava tarihinden itibaren faiz hükmedildiği, alacağın 13.136.40 TL katkı payı alacağı kalan 35.130,00 TL sinin de katılma alacağı olduğu, davacının dava dilekçesinde faiz talebi olmadığı, ıslah dilekçesi ile faiz talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır....

              KARAR Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, dava katkı payı alacağı isteğine ilişkin olduğuna, tarafların sürekli ve düzenli gelirleri ile katkısına istinaden yapılacak katkı payı alacağı hesaplamasında her iki tarafın ayrı ayrı toplam gelirleri bulunup, tarafların gelirlerinden tasarruf edecekleri miktar belirlenip, her bir eşin bu toplam tasarruf miktarı içindeki katkı oranı bulunması gerekirken, somut olayda sadece davacı erkeğin gelirleri toplanıp, toplam gelirinden tasarruf edeceği miktarın taşınmazın edinme tarihindeki değerine oranlanması yoluyla katkı oranı tespiti ve bu orana istinaden katkı payı alacağı hesaplanması hatalı olmakla birlikte, davacı lehine belirlenen sonuç alacak miktarına, temyiz edenin sıfatına, temyiz nedenlerine ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, davalı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul, Kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan...

                Ancak; davacının isteği edinme tarihleri itibarıyla katkı payı alacağı niteliğinde olduğuna göre taşınmazların dava tarihi itibarıyla belirlenen rayiç değerlerinin (350.345 TL, 50.000 TL ve 16.971 TL) usulüne uygun şekilde belirlenen davacının katkı oranları ile çarpılarak davacının katkı payı alacağının bulunması gerekirken, karar tarihine en yakın değer olarak belirlenen (398.076 TL, 60.000 TL ve 19.799,50 TL) değerlerin katkı oranları ile çarpılması sonunda davalı aleyhine fazla şekilde katkı payı alacağına hükmedilmiş olması doğru olmamıştır. Davalı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir....

                  Davacı vekilinin katkı payı alacağından %20 oranında indirim yapılmasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosya arasında bulunan 01.06.2015 tarihli ikinci ek rapor ile 25.02.2016 tarihli üçüncü ek raporda, davacının katkı payı alacağı bakımından, mahkeme tarafından davacının elde ettiği kira gelirlerinin de hesaplamada kullanılması gerektiğine kanaat getirilmesi halinde davacının 144.792,32 TL katkı payı alacağı olduğu, dava konusu Bodrumdaki taşınmaza yönelik kooperatife evlilik tarihinden önce davalı tarafından yapılan ödemeler tespit edilemediğinden katkı payı alacağı miktarının mahkeme tarafından hakkaniyete göre indirilebileceğinin belirtildiği, mahkemece de davacının 144.792,32 TL katkı payı alacağının olduğu, bu meblağdan 6098 sayılı TBK'nin 50 ve 51. maddeleri uyarınca taktiren %20 oranında indirim yapılmasının hakkaniyete uygun olacağı belirtilerek toplam 144.792,32 TL katkı payı alacağından 6098 sayılı TBK'nin 50 ve 51. maddeleri uyarınca taktiren %20 oranında indirim yapılmak...

                    UYAP Entegrasyonu