Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak yerlere elatmanın önlenmesi davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de hükümde; 06.07.2015 tarihli bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm kurulması yanlış olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. (1086 sayılı HUMK 388. ve 389. maddeleri) maddesine göre; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir....

    Apartmanın da, ayrı ayrı kat maliki olduklarını davalının da 1 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu, 1 numaralı bağımsız bölümü izinsiz olarak iki ayrı parçaya ayırdığını ve ayrı ayrı kiraya verdiğini, apartmanın ortak alanını işgal edip, maddi çıkar sağlamakta olduğunu, apartmanın ortak bölümüne elatmanın önlenmesi ve ortak bölümün eski hale getirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, ... İli, ... İlçesi, ... Bey Mah. ... Sok....

      Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davaya (Ortak Gider Alacağına İlişkin İcra Takibine İtirazın İptali İstemli) ilişkindir....

      Taşınmazdaki tüm paydaşlar, bu konuda ortak irade açıklamasında bulunmadıkça mevcut kat irtifakının terkini ve yeni kat irtifakı kurulması işlemi olanaklı değildir. Her ne kadar 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 10.maddesi son fıkrasında mahkeme kararı ile kat mülkiyetinin kurulmasından bahsedilmekte ise de, hakim kararı ile kat mülkiyetinin kurulması ancak taşınmazdaki ortaklığın kat mülkiyeti kurulmak suretiyle giderilmesinin istenmesi halinde mümkündür. Şayet bu koşul varsa, hakim uyuşmazlığa müdahale ederek taşınmazda hükmen kat mülkiyetinin kurulmasına karar verebilir. (Emsal Yargıtay 14.HD 03/03/2008 tarih ve 2008/1591 E. 2008/2567 K.) Olayda sözü edilen koşul da bulunmadığından 10031 ada 5 parsel üzerindeki yapıya bağımsız bölüm ilave edilerek mevcut kat irtifakının terkini ile kat irtifakı veya tamamlanmış ise yeniden kat mülkiyeti kurulması mahkemeden istenemez....

      Bütün bunlardan sonra değişik bir ifade ile söylemek gerekirse 24.04.1978 tarih ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının ancak, imar mevzuatına uygun inşa edilmiş fakat henüz kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış binalardaki bağımsız bölüm satışının vaat edilmesi halinde uygulanabileceğini kabul etmek gerekir. (İzzet Karataş, Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi ve Yüklenicinin Temliki İşleminden Kaynaklanan Davalar, Ankara 2009, sf. 48 vd). Ne var ki, henüz kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmamış bir taşınmazda yapılan binadan bağımsız bölüm değil de bağımsız bölüme karşılık belirli bir miktar arsa payı devri satışı vaat olunmuşsa yasal engel bulunmadıkça arsa payının satış vaadi geçerlidir. Fakat vaat alacaklısına imar mevzuatına aykırı, kaçak ve yıkılması zorunlu bir binadan arsa payı satışı değil, münhasıran bağımsız bölümü vaadinde bulunulmuşsa, bağımsız bölümün yukarıda açıklanan sebeplerle tescili olanaksızdır....

      SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/07/2017 NUMARASI : 2015/102 E 2017/950 K DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Arsa KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile özetle; Samsun İli İlkadım İlçesi 7835 ada 5 parsel üzerinde bulunan yapının kat irtifakına konu olduğunu, taşınmaz üzerindeki binanın 1- 2 ve 3 no'lu dükkanlarda davacıların 16/96 oranında hisseleri bulunduğunu, 4- 5 ve 6 no'lu bağımsız bölümlerde ise davalının 16/96 oranında hissesi olduğunu, ancak davalıya ait arsa payının bağımsız bölümlerin payları ile oranlı olarak tahsis edilmediğini belirterek, bağımsız bölümlere ait arsa paylarının değerlerine göre yeniden belirlenerek tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Samsun 1....

      Davacı, davalıların maliki ve kiracısı olduğu ana taşınmazın zemin kattaki bağımsız bölümünün, ana binanın ortak alanı olan dış cephesinin kat maliklerinin tamamının rızası alınmadan kırılarak camekan haline getirildiği ve işyeri (fırın) olarak kullanıldığı, kendisine ait bağımsız bölümün bu nedenle değer kaybına uğradığı iddiasıyla tazminat ve eski hale getirme talep etmektedir. Söz konusu uyuşmazlık niteliği itibariyle Kat Mülkiyeti Yasası'ndan kaynaklanmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının Ek-1. maddesine göre, bu Yasanın uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh hukuk mahkemelerinde çözümlenir. Davanın yukarıda belirtilen niteliğine göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ...3. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itirazın iptali istemli Uyuşmazlık Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak giderlerin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine, yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kat mülkiyeti kanunundan kaynaklanan davalar davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin 683 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalı tarafından mesken olan taşınmazın işyeri olarak kiracı tarafından kullanılması nedeniyle üyelikten çıkarıldığını, kararın iptali ile davacı yönetimce kesilen elektirik,su ve telefonlarının bağlanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ana sözleşme ve yönetim planına aykırı olarak meskenini işyeri olarak kullandığını, ihtarname çekilerek uyarıldığını, ortaklıktan çıkarılma kararının yasaya uygun olduğunu savunarak açılan davanın reddini istemiştir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1597 KARAR NO : 2021/1587 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KUMRU SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2021 NUMARASI : 2020/39 E 2021/74 K DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Arsa KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilin Kumru ilçesi karacalı mahallesi alacageriş sokak 4947- B pafta, 468 ada 5 parsel 2/12 arsa paylı zemin kat 1 nolu bağımsız bölümde tapuya kayıtlı olan bağımsız bölümün maliki olduğunu, müvekkilinin maliki olduğu dairenin arsa payının 15/08/2008 tarihli yönetim planında yanlış olarak hesaplandığını ve tapuya da hatalı olarak tescil edildiğini, aynı şekilde apartmanda bulunan diğer bazı dairelerin arsa paylarının da hatalı olarak hesaplanarak tapuya tescil edildiğini, müvekkilinin bağımsız bölümü gerek metrekare olarak çok geniş olması gerekse binadaki diğer bağımsız bölümlere göre çok değerli...

            UYAP Entegrasyonu