Kat Mülkiyeti Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediğinin anlaşılması halinde ise uyuşmazlıkta kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Buna göre görev hususu da genel hükümler uyarınca belirlenmelidir....
Asliye Hukuk Mahkemesince ; davanın Kat Mülkiyeti Kanunu hükümleri uyarınca açılmış alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; dava konusu taşınmaz üzerinde kat mülkiyeti kurulu bulunmadığından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun ek 1. maddesi hükmü uyarınca üzerinde kat irtifakı ya da kat Mülkiyeti kurulu bulunan ana taşınmazlarla ilgili her türlü davaya değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde bakılır. Somut olayda ihtilaf konusu taşınmazda kat irtifakı ya da kat Mülkiyeti kurulu olmadığından uyuşmazlığın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)2. Maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Zonguldak 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 10.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bununla birlikte taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti kurulduktan sonra Kat Mülkiyeti Kanununun 7/2. maddesine göre her bir bağımsız bölümde ortaklığın giderilmesi istenebileceğinden dava konusu taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti veya kat irtifakının kurulu olmadığından davacıların murisine ait olduğu belirtilen dairelerde ayrı bir taşınmaz mal gibi ortaklığın giderilmesi istenemeyeceği, ancak müşterek mülkiyetli taşınmazın tamamında kat mülkiyeti kurulmasına elverişli bir yapının bulunması halinde Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre kat mülkiyeti kurulduktan sonra murise ait olan bağımsız bölümlerde ayrı bir taşınmaz gibi ortaklığın giderilmesinin istenebileceği, tarafların böyle bir istemlerinin olmadığı da gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanmayıp malvarlığına ilişkin bir dava olduğundan genel hükümler çerçevesinde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir Somut olayda dava, üzerinde kat mülkiyeti kurulmuş olan taşınmazda yeni bir yangın merdiveninin inşa edilmesinin zorunlu olduğu, merdivenin projeye uygun olarak davalılara ait bağımsız bölümlerin bir kısmında inşa edilebileceğini belirterek davalılara ait bağımsız bölüm üzerinde yangın merdiveni inşası için irtifak hakkı kurulması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu uyuşmazlık niteliği itibariyle Kat Mülkiyeti Yasası'ndan kaynaklanmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının Ek-1. maddesine göre, bu Yasanın uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh hukuk mahkemelerinde çözümlenir....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanmayıp malvarlığına ilişkin bir dava olduğundan genel hükümler çerçevesinde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir Somut olayda dava, üzerinde kat mülkiyeti kurulmuş olan taşınmazda yeni bir yangın merdiveninin inşa edilmesinin zorunlu olduğu, merdivenin projeye uygun olarak davalılara ait bağımsız bölümlerin bir kısmında inşa edilebileceğini belirterek davalılara ait bağımsız bölüm üzerinde yangın merdiveni inşası için irtifak hakkı kurulması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu uyuşmazlık niteliği itibariyle Kat Mülkiyeti Yasası'ndan kaynaklanmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının Ek-1. maddesine göre, bu Yasanın uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh hukuk mahkemelerinde çözümlenir....
Dava konusu uyuşmazlık projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanabilmesi için dava konusu taşınmazın tek parsel üzerinde kurulmuş bulunması ve üzerinde kat mülkiyeti tesis edilmiş olması, tek parsel üzerinde kurulmuş olmakla birlikte, henüz kat mülkiyeti tesis edilmemiş bulunan ve ancak; kat irtifakı tesis edilmiş bulunan anataşınmazlarda inşaatın fiilen tamamlanmış olması ve en az 2/3'ünün fiilen kullanılmaya başlanmış olması gerekir. Bu durumda iki şartın aynı anda oluşması gerekir. Yani kat irtifaklı anataşınmazın inşaatının tamamen bitirilmiş olması ve aynı zamanda en az 2/3'ünde fiilen iskan edilmiş olması gerekir. Birden fazla parsel üzerinde kurulmuş bulunan sitelerde ise Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanabilmesi için yukarıda belirtilen şartlarla beraber toplu yapı yönetimine geçilmiş olması gerekir....
Dava ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 17. maddesinin 3. fıkrası; "Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi anagayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır." hükmünü amir olup, kat irtifakı kurulu ana taşınmazda kat mülkiyeti hukukunun uygulanabilmesi için, bu iki şartın aynı anda oluşması gerekmektedir....
KAT MÜLKİYETİNİN SONA ERMESİKAT MÜLKİYETİNİN VE KAT İRTİFAKININ KURULMASI 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 10 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 12 ] 634 S. KAT MÜLKİYETİ KANUNU [ Madde 50 ] "İçtihat Metni" Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde, üzerinde bina bulunan taşınmaz maldaki ortaklığın paylaşım suretiyle, mümkün olmadığı takdirde satış yoluyla giderilmesini istemiş, mahkemece ortaklığın kat mülkiyeti kurularak giderilmesine karar verilmiştir....
Yukarıda özetlenen dava dilekçesi ile dosyada toplanan diğer tüm bilgi ve belgeler gözönünde tutulduğunda; davacı kat irtifak hakkı sahiplerinin davada ileri sürdüğü hususların yasal dayanağını Kat Mülkiyeti Yasasının 17. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 49. maddesi hükümlerinin oluşturduğu, buna göre yanlar arasındaki ilişkinin ve dava konusu edilen uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kat Mülkiyeti Yasasının ek 1. maddesi hükmü uyarınca bu yasadan doğan her türlü anlaşmazlığın -değerine bakılmaksızın- sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği gözetilerek, davaya bakılıp toplanacak kanıtlara göre oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken; mahkemece, kat irtifaklı taşınmazların yönetiminde kat mülkiyeti hükümlerinin uygulanması koşullarını düzenleyen 17. maddenin son fıkrasının yorumunda hataya düşülmesi sonucu yerinde olmayan gerekçeyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
Somut olayda, anataşınmazın tamamının malikinin kiracıları tarafından bir yönetici atanmış, malik de buna Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 33.maddesinde öngörülen sürede bir iptal davası açmayarak rıza göstermiş, yönetici tarafından anataşınmaz yönetilmiştir. Anataşınmaz'da kat mülkiyeti kurulu bulunduğuna göre, yöneticinin sorumluluğu Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre belirlenmelidir. Kat Mülkiyeti Kanunu'nun Ek 1.maddesine göre, bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemesince çözümlenecektir. Davanın dayanağı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38.maddesine göre yöneticinin sorumluluğu olduğuna göre, mahkemece işin esasının incelenmesinde herhangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, sulh hukuk mahkemesinin görevli olmadığına ilişkin bozma düşüncesine katılmıyoruz....