Asliye Hukuk Mahkemesi kararında uyuşmazlığın 1136 sayılı T37ler kanunundan kaynaklandığını ileri sürmüş olsa da, açmış olduğumuz dava esas konusu itibariyle; dava konusu tapunun İzmir ili, Buca ilçesi, Dumlupınar Mahallesi, 10231 Ada, 2 Parsel, B blok , 10 nolu Bağımsız Bölümde kayıtlı bulunan taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek müvekkil T1 adına kayıt ve tescili, olmadığı takdirde bu bağımsız bölüme karşılık gelecek arsa payının tapu kaydının iptal edilerek müvekkil adına kayıt ve tescili ile ilgili olup, tapu iptali ve tescil davasıdır. 1136 sayılı T37ler Kanunu kat karşılığı inşaat sözleşmeleri ve sözleşmeden kaynaklı edimlerin ifasına ilişkin hükümler barındırmayıp, amacı gereği T37lerin yapısını, organizasyonunu ve iç ilişkisini düzenleyen bir kanundur. Bu sebepten kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan söz konusu uyuşmazlığın esasına dayanak oluşturacak kanun 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu olduğundan, 1163 sayılı T37ler Kanunu'nun 99....
İlk derece mahkemesince yapılan ilk yargılama sonucunda, 31.10.2016 tarihinde verilen ilk kararla inşaatın belirtilen süre içinde başlanıp bitirilmediği gerekçesi ile açılan davanın kabulü ile taraflar arasında Adana 4. Noterliğinin 10/07/2009 tarih ve 22168 yevmiye numaralı düzenlenme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile Adana ili Seyhan ilçesi Kurtuluş Mahallesi 9081 ada 11 numaralı parsel üzerine konulan şerhin kaldırılması yönünde karar verilmiş; kararın davalı yüklenici vekili tarafından istinafı üzerine Dairemizin 01.11.2017 tarih, 2017/1016 Esas ve 2017/1240 Karar sayılı ilamıyla “İmar planı olmayan bir yerle ilgili olarak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılamaz. Böyle bir sözleşmenin konusu imkansız olduğundan sözleşme geçersizdir....
Davacı iş bu devrin gerçek bir satış olmadığını davalı ... ile yapılan arsa payı karılığı inşaat sözleşmesi uyarınca devredildiğini belirterek, dayandıkları arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin aslını dosyaya sunmuş ve davalının sözleşmedeki edimin yerine getirmediğini belirterek sözleşmenin feshini ve davalıya devredilen davalı tarafından da diğer davalılar devredilen payının tapusunun iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı ... ise davacı ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapmadıklarını, davacının sunduğu sözleşmedeki imzayı inkar etmemekle birlikte ... ile sözleşme yaptıklarını, davacının bu sözleşmeye bir şekilde kendi kaşesini ve imzasını eklediğini belirterek sözleşmeyi kabul etmemiş ve iddiasını doğrulamak için davacının yer almadığı ... ile sözleşme aslının dosyaya sunmuştur....
Tapu siciline basit bir şerh vermekten kaçınan arsa sahibinin tamamen iyi niyetli üçüncü kişiler karşısında ve onların zararına sebep olacak şekilde korunması menfaatler dengesine aykırı olduğu gibi, taşınmaz hukukunun temeli olan "tapuya güven ilkesine" de açıkça aykırıdır. Somut olayda, arsa sahibi davacılar ile Yüklenici, ...arasında 19/12/2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış ve dava konusu 1693 ada 10 parselin tapu kaydı yüklenici şirkete devredilmiştir. Yüklenici şirket teslim tarihi olan ../.. S.4. 22.06.2012 tarihinde inşaatı %60 oranında tamamlayabildiği için davacı taraf, 18/02/2013 tarihinde sözleşmenin geriye etkili feshi, tapu iptali ve tescil istemli dava açmıştır....
Nitekim kat karşılığı inşaat sözleşmesinin diğer tarafı davacıdır. Eldeki dosya davalısının kat karşılığı inşaat sözleşmesinde taraf sıfatı bulunmamaktadır. Davacı dava dilekçesinde her ne kadar taraflar arasında imzalanan 25/08/2018 tarihli sözleşmede davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürmüşse de bu sözleşme de kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca inşaatın tamamlanabilmesi için akdedilmiş olduğundan davacının iddia ettiği bu sözleşmeye dair davalının sözleşmeye aykırı davranışları arsa sahibi ile sözleşmenin fesih edildiği tarihe kadar gerçekleşmiştir. Davacı imalatın yapımını kuran kat karşılığı inşaat sözleşmesini sulh sözleşmesi ile ortadan kaldırırken bu aşamaya kadar var olan süreci, davalının iddia ettiği sözleşmeye aykırı davranışlarını bilerek ve isteyerek kendi iradesi ile protokole anılan hükmü ekletmek suretiyle koymuştur. Davacı tacir olup imzaladığı protokolün 3/A maddesi ile bağlıdır....
Asliye Hukuk ve 1. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, taraflar arasındaki taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin karşılıklı olarak feshedilmiş olması nedeni ile tapu kaydmdaki şerhin hükmen kaldırılması istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir husustan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise; uyuşmazlığın kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı, TTK'nın 4.maddesinde sayılan dava türlerinden olmadığı gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesinde göre her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili bir husustan kaynaklanan davalar ticari davadır....
veya icazet vermediği sözleşmenin geçersiz olduğu, somut olayda davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici şirket arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ... 4....
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile davalı yüklenici adına devredilen payların iptali ve tescili istemine ilişkindir. 10. Somut olayda; feshi istenilen Elbistan 2. Noterliği’nde 01.06.2016 tarih ve 7255 yevmiye numarasıyla düzenlenme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi davalı yüklenici ile davacılar Kadriye Aydın, Fatma Bayazıt, Murat Bayazıt ve bu kişiler dışında arsa sahipleri T6, T7 ve T5 tarafından imzalanmıştır. Sözleşmenin feshi istenilmesine ve arsa sahipleri arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmasına rağmen davanın yalnızca Kadriye Aydın, Fatma Bayazıt, Murat Bayazıt tarafından açıldığı, sözleşmeyi imzalayan diğer arsa sahipleri T6, T7 ve T5’ın ise davaya asli müdahil olarak katılarak mahkemece bu kişilerin asli müdahale talepleri kabul edilerek haklarında hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır....
Şti.nin muvazaalı olarak arsanın maliki olduğunu, inşaatın yapımını üstlenen makrom ltd. şti yetkililerinin taahhütlerini yerine getirmediği gibi, inşaatı tamamlamış, kat irtifakını kurmamış, projesine uygun inşaat yapıp tamamlamamış, müvekkil ile birlikte gerek bu projede gerekse başka projelerde yüzlerce kişiyi mağdur etmiş olduğunu, davalı arsa sahiplerinin10.06.2014 tarihinde gönderdikleri ihtarname ile inşaatın süresinde tamamlanmadığı gerekçesiyle müteahhit ile imzaladıkları kat karşılığı inşaat sözleşmesi’ni feshettiğini bildirdiklerini, akabinde sözleşmenin geriye dönük feshi ve menfi zarar iddiası ile dava açtıklarını, müteahhit firmanın arsa sahiplerine karşı tapu iptal ve tescil davası açtığını, bu dosyada yapılan bilirkişi incelemesinde inşaatın %83’lük kısmının tamamlandığını, yapılan işin maliyetinin de 20.323.766,85 TL olduğunun tespit edildiğini belirterek tapunun iptali ile müvekkil adına tescil ve teslimine karar verilmesini, gecikme nedeni ile rayiç kira bedeli karşılığında...
DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Davanın kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi ve tapu iptali tescil davası olduğu, talebin ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının kaldırılması ve teminatla kaldırılan ihtiyati tedbirin teminatsız olarak kaldırılması talebidir. Dosyanın incelenmesinde; Davacı ile davalı şirket arasında Mersin İli, Yenişehir İlçesi, Menteş Köyü, 2633 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaat yapılması hususunda Mersin 9....