Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali ve alacak istemine ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ve İstanbul 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yerine getirilmemesi nedeniyle feshi ve uğranılan zararın davalı yükleniciden tahsili istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve tüketici mahkemesinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .... 1....

    Mah. 19M2 pafta, 21093 ada, ... parselde kayıtlı 122/2073 hisseli taşınmazın maliki iken, davalılardan ... ve ... ile kat karşılığı inşaat sözleşmesini dava dışı diğer arsa sahipleri ile birlikte yaptıklarını, davalılar ... ve ...'...

      Paylı mülkiyete tabi taşınmazlarla ilgili olarak yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olabilmesi için TMK'nın 692. maddesi hükmü uyarınca sözleşmenin tüm paydaşlarla yüklenici arasında yapılmış olması gerekmektedir. Somut olayda, yüklenici ile kat maliki hissedarlar arasında Kadıköy 4. Noterliğinin 18/08/2011 ve 11/10/2011 tarihli ve Ankara 17. Noterliği 31/10/2011 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmeleri imzalandığı, sözleşme tarihlerinde 13 kat maliki hissedardan, toplamda 11 kat maliki hissedar ile sözleşme imzalandığı anlaşılmıştır. Paylı mülkiyete tabi taşınmazlarda kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olabilmesi için tüm paydaşlarla yüklenicinin sözleşme yapmış olması gerekmekte olup, sözleşme tarihinde tüm paydaşlarla sözleşme imzalanmadığı görüldüğünden imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçersiz olduğu anlaşılmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/560 esas sayılı dosyası ile de taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi feshedilmiş ve verilen karar kesinleşmiştir. Bu sebeplerle taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi geçersizdir ve geçerli hale gelmesi de mevcut şartlarda mümkün değildir. Geçersiz sözleşmeler sebebiyle taraflar birbirlerinden aldıklarını iade etmek yükümlülüğü altındadırlar. Davacı taraf geçersiz kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği sözleşmeci arsa sahiplerinden aldığı arsa paylarını iade etmek yükümlülüğü altındadır. Ancak bu şartla sözleşme gereği sözleşmeci arsa sahiplerinden yaptığı inşaat sebebiyle sebepsiz zenginleşmeye de dayalı olarak tazminat isteminde bulunabilir. Davacı taraf geçersiz olan kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle davalı bir kısım arsa sahiplerinden bir kısım tapu kayıtlarını üzerine geçirmiş ve kat irtifakı kurarak bu tapu kayıtlarını 3. Kişi olan şahıslara satarak zilyetliğini devretmiştir....

        Eser sözleşmelerinin yapımında yasa koyucu tarafları bir şekil şartına bağlı tutmadığı halde, taşınmazın tamamı veya bir bölümünün satışında veya vaadinde belli bir şekle uymaya mecbur etmiştir. Bu nedenle belli bir payın yükleniciye devrini de içeren kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin resmi (düzenleme) şekilde yapılması zorunludur (sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı BK. 213, MK. 634, Noterlik Kanunu 60. madde). BK. 12. maddesi uyarınca resmi şekilde yapılan sözleşmenin adi yazılı sözleşme ile değiştirilmesi mümkün değildir. Somut olayda taraflar arasında resmi şekilde 16.02.2006 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş, bu sözleşmede C-29 ve C-25 nolu bağımsız bölümlerin arsa sahibine verilmesi kararlaştırılmış olup davacı-karşı davalı sonradan düzenlenen adi sözleşme ile paylaşımın değiştirilip ayrıca arsa sahibi tarafından nakit ödeme yapılmasının kararlaştırıldığını iddia etmektedir....

          Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı B.K.'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

            Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda eldeki davada uyuşmazlık 6502 sayılı Kanun kapsamında kalmadığından, davanın HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

              Öncelikle davada iki ayrı kat karşılığı inşaat sözleşmesi mevcuttur. Davalı Yusuf Çağlar ile imzalanan sözleşmede tapuda T5'ın dışında Erkan ve Hatice Bacanak, Erdal Bacanak ve Karabağlar Belediyesi de hissedardır. Bu hissedarlarla sözleşme yapılmamıştır. Ancak davalı T3 ve T4 için yapılan (16560 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi) sözleşmede ise sadece bu davalılar hissedardır. Başka hissedarlar yoktur. Dava, davalıların (arsa sahipleri) kat karşılığı inşaat sözleşmelerini feshetmelerinin geçersiz olduğunun tespiti, sözleşmelerin ifası için (aynen ifa için) davacıya yetki verilmesi ve gecikmeden doğan zarar için 10.000,00 TL tazminatın fazlaya ilişkin haklar saklı kalarak davalılardan tahsili davasıdır....

              Davalı ... vekili, müvekkilinin, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmadığını, kefalet sözleşmesinin ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin tadilat sözleşmelerinin resmi şekilde yapılmadığını, inşaat işlerinin % 99 oranında tamamlandığını, sözleşmenin feshi istendiğinden müspet zararın istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı İflas idaresi vekili, davanın redini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, resmi şekilde düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin esaslı değişiklikler içeren sözleşmenin de resmi şekilde düzenlenmesi gerektiği, bu nedenle davalı ...'ın kefilliğine ilişkin sözleşmenin geçerli olmadığı, eksik işler bedelinin dava dilekçesinde istenmediği gerekçesiyle, davalı ... yönünden davanın reddine, davalı iflas idaresi yönünden davanın kısmen kabulü ile 1.772.186,59 TL'nin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmiştir....

                Hukuk Dairesi sözleşme konusu 23, 25, 26 ve 27 nolu parsellerin tapu kayıtlarında 25 nolu parsel için 21/706 hissenin dava dışı 3. kişiye ait olduğu, 27 nolu parselde 41/407 hissenin de dava dışı 3. kişiye ait olduğu ve bu hissenin 26.12.2011 tarihinde...’e intikâl ettiği, tüm arsa sahiplerince yapılmamış kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçersiz olduğu, geçersiz olan sözleşmenin feshi istenemeyeceğini ancak sözleşmenin feshi istemi geçersizliğin tespitini de içerdiğinden mahkemece asıl ve ek sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararını kaldırılarak davanın kabulüne, sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmiş, bu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu