Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Kovuşturmanın her aşamasında kamu davasına katılma hakkı bulunan şikayetçi kuruma duruşma gününün usulen bildirilip, davaya katılma iddia ve delillerini sunma olanağı tanınması gerektiği gözetilmeyerek katılma konusunda bir karar verilmemişse de; 5271 sayılı CMK’nın kanun yollarına başvurma başlıklı 260/1. madde ve fıkrasındaki “Hakim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli ve bu kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır” hükmü ve temyiz dilekçesi verilmekle katılma iradesinin açıkça ortaya konulması karşısında; suçtan zarar gören olması nedeniyle şikayetçi kurumun, aynı Kanun'un 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede; Yapılan yargılama...

    Asliye Ceza Mahkemesi tarafından talimatla alınan ifadesinde, sanıklar hakkında şikayetçi olduğunu beyan edip davaya katılma talebinde bulunduğu, aynı oturumda yakınan vekili tarafından da ayrıca katılma isteminin dile getirildiği, 19/12/2013 günlü oturumda, katılma talebi hakkında görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısınca talep hususunda takdirin Mahkemeye bırakılması üzerine, “katılma talebinin ara kararların ikmali ile birlikte karar aşamasında değerlendirilmesine” şeklinde ara kararın tesis edildiği, ancak bu aşamadan sonra yakınanın davaya katılmasına yönelik bir karar verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulduğunun anlaşılması karşısında; Mağdur vekilinin süresinde hükmü temyiz edip katılma iradesini açıkça ortaya koyduğu dikkate alınıp, 5271 sayılı CMK.nın 238. maddesi uyarınca yakınan ...’nun kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verilmekle, açılan temyiz davasının incelemesinde; Dosya içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve takdire göre, katılan ... vekilinin temyiz itirazları...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Meraya tecavüz suçundan açılan davada suçtan doğrudan zarar görmeyen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının davaya katılma ve hükmü temyiz hakkı bulunmadığı cihetle; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının vekilinin temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 2- Şikayetçi Döşemealtı Belediyesinin usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmediği, bir mazeret bildirmediği gibi usulüne uygun katılma talebinde de bulunmadığının anlaşılması karşısında; şikayetçi Döşemealtı Belediye vekilinin vaki temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE, 3- Müşteki Hazine vekilinin 18.04.2012 tarihli dilekçeyle davaya katılma talebinde bulunduğu, 24.05.2012 tarihli duruşmada katılma talebinin kabul edildiği 14.01.2014 tarihli duruşmada ise katılma sıfatının kaldırıldığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK.nun 237/2. maddesi...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İmar kirliliğine neden olma HÜKÜM : Beraat KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı bulunan müşteki Karatay Belediye Başkanlığı vekilinin 21.08.2014 tarihli katılma istemini içeren dilekçesi hakkında müşteki vekilinin yargılamanın daha önceki aşamalarında davaya katılmadığından bahisle reddine karar verilmiş ise de; müşteki kurumun bozma öncesi yargılamada davadan haberdar edilmediği, bozma sonrası haberdar edilmesi üzerine davaya katılma istemini içeren dilekçe sunduğu anlaşılmakla katılma isteminin kabulü yerine reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden, 15.01.2015 günlü duruşmada verilen katılma talebinin reddine ilişkin karar kaldırılarak, müşteki Karatay Belediye Başkanlığı’nın katılan, vekilinin katılan vekili olarak kabulüne karar verilmek suretiyle dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin...

          Araç evlilik birliği içerisinde edinilmiş olup edinilmiş mal kapsamında olduğundan davacı karşı davalının maddi olarak katkıda bulunmasına gerek olmaksızın katılma alacağı talep etme hakkı bulunmaktadır. Yine, davaya konu motosiklet ve ev eşyaları da evlilik birliği içerisinde edinilmiş olup, edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince tarafların katılma alacağı talep etme hakları bulunmaktadır..."...

          ile birlikte 1.000,00 TL katılma alacağına, davalının işlettiği Akdeniz Market'ten elde ettiği gelir yönünden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte 1.000,00 TL, davalının banka hesaplarındaki paraları yönünden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte 500,00 TL katılma alacağına, mahkemece davalı adına tespit edilecek taşınmazlar yönünden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla yasal faizi ile birlikte 500,00 TL katılma alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

          Oluşan bu tablo karşısında suçtan zarar gören mağdur tarafın davaya açıkça katılma iradesinin mevcut olduğu kabul edilmelidir. Açıkça katılma iradesinin ve isteğinin varlığının kabul edildiği durumda ise CMK 237/2'ye göre Yargıtay aşamasında katılma kararı verilerek, temyiz istemi kabul edilebilecektir. Esasen CMK 238/2. maddesine göre mahkemece, mağdur tarafa şikayeti belirten ifade üzerine resen katılmak isteyip istemediğini sorarak katılma konusunda bir karar vermesi gerekir. Ancak bu husus yerine getirilmemiştir. Şikayetin varlığı, sanığın cezalandırılması isteği, çıkan kararın temyiz edilmesi, katılma istek ve iradesinin açıkça var olduğunu göstermektedir. Temyiz iradesi, katılma isteğinin kanun yollarında da açıkça belirtilmiş olmanın diğer bir ifade şeklidir. Katılma istek ve iradesini mutlaka ağızdan bu beyanın çıkması şeklinde yorumlamak isabetli değildir....

            Davalı ve davacı vekilinin kabule ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece dava konusu taşınmazların dava tarihindeki değeri üzerinden katılma alacağı hesaplanmış ve dava tarihi ile ıslah tarihinden geçerli yasal faize hükmedilmiş ise de; bu husustaki değerlendirmeye katılma imkânı bulunmamaktadır. Dava; katılma alacağına ilişkin bulunduğuna göre, katılma alacağı hesabında tasfiye tarihi, mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp tasfiyeye ilişkin karar tarihidir. (TMK. 232, 235/1. m.) mahkemece taşınmazın karar tarihine en yakın sürüm değeri dikkate alınarak davacının katılma alacağının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde bilirkişi tarafından dava tarihine göre belirlenen değer üzerinden hesaplama yapılarak katılma alacağına karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Diğer yönden; TMK. nun 225.maddesine göre, evliliğin boşanma ile son bulması halinde mal rejimi dava tarihi itibariyle sona erer....

              Ancak, dava dilekçesinde dava konusu edilen ve katılma alacağı talebinde bulunulan........’de 215 ada 8 ........in 24.04.2006, 18 ada 8 ........de 11 numaralı meskenin ise 17.10.2003 tarihinde, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde davalı adına satın alma yoluyla tapuya tescil edildikleri dosya arasındaki tapu kayıtlarından anlaşılmaktadır. Edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin isteklerde, yanların taşınmazın alınmasına katkıda bulunmasına gerek bulunmamaktadır.Yasal nedenlerle edinilmiş mal üzerinde diğer eşin 1/2 oranında katılma alacağı söz konusudur....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden; davacı-karşı davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, kadının davası ve nafaka miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkeğin kadının davasının kabulüne yönelik katılma yoluyla temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davalı-karşı davacı kadın davasının kabulüne yönelik hükmü temyiz etmediğine göre, bu hüküm yönünden davacı-karşı davalı erkeğin katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu