ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2019 NUMARASI : 2018/315 E 2019/501 K DAVA KONUSU : Katılma Alacığı KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacığı Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, ziynetler ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-İlk hükmün, boşanmaya ilişkin bölümü taraflarca temyizin dışında bırakılarak kesinleşmiştir. Bozma sadece davalı-davacının boşanma davasıyla birlikte talep ettiği ziynet eşyaları hakkındadır....
Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Uyuşmazlık davacının davalı işverenden ücret alacığı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosyada davacının ücretinin ödendiğini ispatlayan yazılı bir delil bulunmamaktadır. Ücretini almadığını iddia eden işçinin bu işçilik alacağının ödediğini işveren ispatlamalıdır İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen bu alacakların ödendiği varsayılır. Davalı işveren bordro ya da yazılı belge ibraz edememiştir. Mahkemece dosyada mevcut işyerinde davacının maaşının verilmiş verilmediğine ilişkin işyeri kamera kayıtlarına ilişkin CD'nin bilgi işlem uzmanınca çözümü yapılarak ücret alacağının ödenip ödenmediği saptanmaya çalışılmıştır....
ve komisyon tutarı 1.000,00 olmak üzere şimdilik 10.000,00 TL'nin tahsilini ve teminat mektuplarının iadesini talep etmiş, mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar davacı yüklenici tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle yüklenici tarafından açılan asıl davaya konu olan 04.05.2009 tarihli sözleşme davalı iş sahibi tarafından 14.10.2010 tarihinde haklı nedenlere dayalı olarak feshedilmiş olup, davacı yüklenici fesihle sonuçlanan bu iş nedeniyle 2.500,00 TL bakiye alacak talebinde bulunmuş ise de; yüklenicinin feshedilen sözleşme nedeniyle bakiye alacağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi için işin teknik bilirkişi kurulu tarafından kesin hesabının çıkartılması zorunlu olup, mahkemece bu doğrultuda yaptırılacak bilirkişi incelemesi için masraf yatırması yolunda davacıya verilen kesin mehil zarfında masraf yatırılmadığından davacının bu dava kapsamında kesin hesaptan bakiye alacığı...
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili ve katılma yoluyla davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacı-davalı erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, Dava dilekçesinde taraflar birbirlerinden maddi manevi tazminat, katkı payı alacağı, katılma alacığı, şahsi ve ziynet eşyası talepleri olmadığından bu hususlarda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Müşterek çocuk İsmail AK'ın velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk için aylık 350,00- TL iştirak nafakasına, kadın için aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasına, davalı-davacı kadının karşı davasının AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmiştir. Karar yerinde davacı erkek tam kusurlu kabul edilmiş; davacı erkeğe: Kadını aşağılama, hor görme, kadını istemediğini söyleme kusurları yüklenmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı erkek kararı, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasına yönelik olarak istinaf etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; katılma alacağı yönünden yapılan incelemede; davacı vekili tarafından sunulan 22.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde, 500.00 TL talepli olarak açılan katılma alacağı istemine ilişkin davanın 13.666,67 TL arttırıldığı ve 14.166,67 TL katılma alacağı talebinin kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, tüm dosya kapsamına göre, dava konusu aracın, davalı erkek tarafından, evlilik birliği içerisinde alındığı, edinilme tarihi itibariyle edinilmiş mal kapsamında olduğu, dolayısıyla davacı kadının bu araçtan dolayı yasal mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı olduğu, değer artış payı alacağı yönünden yapılan incelemede; dava dilekçesinde hem dava konusu taşınmaz hem de araç yönünden değer artış payı alacağı talebinde bulunulduğu, ancak davacı kadının, dava konusu malların edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunduğunu ispat edemediği...
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle ceza-i şart alacağı ve vade farkı alacığı için icra takibi başlattığı, bu takip nedeniyle davacının borçlu olmadığını belirterek, menfi tespit talebinde bulunmuş, daha sonra icra dosyasında davacıya ait araçlar üzerine konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasını tedbiren talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; davacı tarafın tedbir talebinin yargılamanın konusunu teşkil ettiği, yaklaşık ispat koşullarının oluşmadığı, taşkın haciz talebi varsa bu talebin icra hukuk mahkemesinde açılacak dava ile değerlendirilebileceği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; davalının icra takibinde haksız olduğunu, icra mahkemesine yapılan talebin reddedildiğini, borçtan daha fazla miktarda menkul malının haciz edildiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir....
karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve takip konusu çekten dolayı 28.500,00TL borcunun bulunmadığına karar verildiğini, bu kararla alacaklının icra takibine konu çek bedeli olan 29.000,00TL dolayı 28.500,00TL alacaklı olmadığına karar verildiği, müvekkilinin bu davanın tarafı olmasa dahi karar alacıklıyı bağladığı, alacaklı bu karar sebebiyle bu icra takibinden dolayı 500TL si alacak talebinde bulunabileceği, bu karar tüm dosya borçlularının ve dosya alacaklısını bağladığını takip alacaklısının bakiye alacığı 500TL si Bakırköy ... ATM kararına göre kapak hesabı yapıldığı ve bakiye borç ödendiği, bu nedenle icra dosyası alacağı tamamen ödendiği, icra takibinde diğer borçlularda borçtan kurtulduğu bu nedenle takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalının cevap dilekçesinden özetle, Bakırköy ..... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas ..... Eski Esas) sayılı dosyası ile davalı borçlular ... ve .......
verilmediğinin anlaşıldığı, davalı vekilinin dosyaya sunduğu ödeme taahhütnamesi başlıklı belgedeki davacı şirket kaşesi üzerine atılan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının bilirkişi raporu ile tespit edildiği, ayrıca tarafların incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre davalı şirket tarafından tahsil edilen senet bedellerine karşılık olarak davacı şirkete herhangi bir taşıma hizmeti verilmediği, davacı tarafın, senetlerin karşılıksız kaldığına ilişkin iddiasını tarafların ticari defter ve kayıtları ile ispatlamış olduğu, davacı vekilinin talebinin 50.000,00 USD olduğu ve işlemiş faizinin de 506,85 USD olduğu, ayrıca davalının likit olan alacağa itiraz etmesi nedeniyle alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesinin gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının icra takibine vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 50,000 USD asıl alacak, 506,85 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 50.506,85 USD üzerinden devamına, asıl alacığı...