Dosya içeriğine göre, taraflar arasında 29.12.2009 tarihli ve İş Sözleşmesinin Karşılıklı Anlaşmaya Dayalı Olarak Sona Erdirilmesi Sözleşmesi başlıklı belge ile şirketin 2009 yılı finansal verilerine göre hedeflerin gerçekleştirilemediği, mali tabloların olumsuz sonuç verdiği, önemli ölçüde zarar doğduğu, bu olumsuz etkinin 2010 yılında da devam edileceğinin anlaşıldığı, Sağlık Bakanlığının son ilaç düzenlemesi de dikkate alınarak, tenkisat gerekliliğinin doğması üzerine, iş sözleşmesinin 01.01.2010 itibariyle karşılıklı anlaşma ile feshedildiği, çalışana kıdem-ihbar tazminatları yanında brüt dört maaş işgüvencesi tazminatı ödeneceği, ayrıca işçiye iş bulması için bir danışman kuruluştan yardım sağlanacağı hususunda anlaşma sağlanmıştır. İşçinin ek menfaat aldığı, karşılıklı anlaşma ile iş sözleşmesinin sona erdirildiği açıktır....
Dosya içeriğine göre, taraflar arasında 29.12.2009 tarihli ve İş Sözleşmesinin Karşılıklı Anlaşmaya Dayalı Olarak Sona Erdirilmesi Sözleşmesi başlıklı belge ile Şirketin 2009 yılı finansal verilerine göre hedeflerin gerçekleştirilemediği, mali tabloların olumsuz sonuç verdiği, önemli ölçüde zarar doğduğu, bu olumsuz etkinin 2010 yılında da devam edileceğinin anlaşıldığı, Sağlık Bakanlığının son ilaç düzenlemesi de dikkate alınarak, tenkisat gerekliliğinin doğması üzerine, iş sözleşmesinin 01.01.2010 itibariyle karşılıklı anlaşma ile feshedildiği, çalışana kıdem-ihbar tazminatları yanında brüt dört maaş işgüvencesi tazminatı ödeneceği, ayrıca işçiye iş bulması için bir danışman kuruluştan yardım sağlanacağı hususunda anlaşma sağlanmıştır. İşçinin ek menfaat aldığı, karşılıklı anlaşma ile iş sözleşmesinin sona erdirildiği açıktır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, muvazaaya dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davanın açıldığı Karşıyaka 1.Asliye Hukuk Mahkemesince, dava sıra cetveline itiraz olarak nitelendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş, davalının istinafı üzerine, İzmir BAM 17.Hukuk Dairesi'nin 2018/2573-2019/1891 Esas ve Karar sayılı istinaf kararı ile davanın muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olduğu, muvazaaya ilişkin delillerin toplanıp değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Kaldırma kararı sonrası Karşıyaka 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.2.2020 tarihli 2019/576-2020/74 Esas ve Karar sayılı karar ile davanın kıymetli evrak niteliğindeki bonoya dayalı davalardan olduğu gerekçesi ile Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir....
Ödeme yapıldığında bu evrak karşılıklı mutabakatımız doğrultusunda iptal edilecektir.” yazılı ve imzalı 08.02.2008 tarihli adi yazılı borç belgesine dayalı borcun 31.03.2008 tarihinde davacı Şirketin Ziraat Bankası Y.. şubesinde bulunan hesabından 72.400.00.TL çekerek, aynı gün aynı şubede bulunan davalının hesabına 72.400.00.TL' nın yatırıldığı ve borcun faizleriyle birlikte ödendiğinden bahisle sonradan bu belgeye dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile, ödenen paranın istirdadını istemiş; davalı ise bu iddiaya karşı koyarak, takibe dayanak belgedeki borcun ödenmediğini belirtmiştir. Her ne kadar mahkemece, 08.02.2008 tarihli icra takibine konu adi belgede ikrar edilen borcun, 31.03.2008 tarihinde Ziraat Bankası Y.. Şubesinde bulunan A.. B.. hesabına yapılan 72.400.00. TL ödemeyle sona erdiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de; Dosyada mevcut 08.02.2008 tarihli adi belgeye dayalı olarak 70.000.00....
m. 164) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talep edildiği, davacı-davalının 15.11.2013 tarihinde eşine Türk Medeni Kanununun 164. maddesi uyarınca terk ihtarı çektiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından zinaya dayalı boşanma talebinin reddi, kusur belirlemesi, erkeğin kabul edilen boşanma davası, tazminat ve nafaka miktarları yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Toplanan delillerden; mahkemece her iki boşanma davasının kabulüne karar verilmiş ise de; davalı-karşı davacı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, reddedilen TMK'nın 165 ve 166/1. maddesine dayalı boşanma davaları ile ferileri, kadının davasının kabulü, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise reddedilen TMK'nın 161. maddesine dayalı boşanma davası ile nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 09.11.2020 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde zina (TMK m.161), kabul olunmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece kısa kararda davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verildiği halde gerekçeli kararda kadının davasının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilerek; ayrıca kısa kararda kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmolunduğu halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmolunarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın açmış olduğu boşanma davasında zina ( TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması sebebi (TMK m. 1661/1) ile boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece davacı-davalı kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, hüküm davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerle, tanık beyanları, dosyaya sunulan telefon kayıtlarından davacı-davalı erkeğin bir başka kadınla birlikte yaşadığı gerçekleşmiştir. Esasen mahkemece de davalı-davacı erkeğin sadakatsizlik olarak nitelendirilebilecek bir ilişki içerisinde olduğu da kabul edilmiştir. Bu durumda davalı-davacı erkeğin zinası ispatlanmıştır....
Ancak davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m. 162) ve terk hukuki sebebine dayalı boşanma davaları (TMK m. 164) varken; gerekçede evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile reddedildiği belirtilmemiştir. Yerel mahkeme kararının Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası alacağı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm verilmemesi de usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....