Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Aile Konutu Şerhi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı erkeğin boşanma davasında kusur belirlemesi ve tazminatlara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı erkeğin, ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece kısa kararda "Ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde toplam bedel olarak 7748 TL.'...

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tedbir nafakası talebi ve ziynet alacağı davası ile karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, tarafların boşanma davalarının kabulü, kadının tedbir nafakası talebinin kabulü için gerekli şartların oluşup oluşmadığının belirlenmesi ve kadın yararına ziynet alacağına hükmedilebilmesi için gerekli şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 1, 4, 6, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169, 174, 175, 182, 220, 222, 226 ve 330 uncu, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51, 52 ve 58 inci maddeleri. 3....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü, ziynet alacağı davasının reddi, tanıkların dinlenmediği ve eksik inceleme yapıldığı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise katılma yolu ile kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, reddedilen manevi tazminat talebi ile çeyiz alacağı davasında verilmeyen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davalarının ve kadının ziynet alacağı ve çeyiz eşya alacağı davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece verilen ilk hükümde erkeğin baskı ve tehditi ile kadının evi terkettiği, erkeğin kadının babasını yaraladığı, bu nedenle erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının boşanma davasının kabulü ile...

        talep ve dava etmiş, ziynet alacağı talebini ıslah ile 40.644,50 TL arttırmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların ve nafakaların miktarı, ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı ve eşya alacağı davasında vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı davasının kabulü ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin (2.) fıkrasında; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle...

            in velâyetinin kendisine verilmesi gerektiği, ziynet talebinin kabulünün hatalı olduğu, tedbir ve iştirak nafakası taleplerinin kabulü gerektiğini belirterek; kadının davasının kabulü, kendi davasında verilen karar, ortak çocuk ... velâyeti, kadın ve çocuk yararına hükmolunan tüm nafaka ve tazminatlar, reddedilen nafaka talepleri ile ziynet alacağı davasında verilen karar yönünden temyiz talebinde bulunmuştur. C. Gerekçe 1....

              Somut olayda, davacı- davalı erkek tarafından 14.06.2013 tarihinde boşanma ve tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava açıldığı buna karşın davalı- davacı kadın tarafından 19.06.2013 tarihinde birleşen boşanma ve ziynet ile çeyiz eşya alacağı davası açıldığı, kadının birleşen davasında erkeğin cevap dilekçesinin kadına tebliğ edilmeden , dilekçeler aşaması tamamlanmadan ziynet ve eşya alacağına ilişkin tefrik kararı verildiği, tefrik edildikten sonra da bu eksikliğin tamamlanmadığı, bozmadan sonra dosyaların tekrar birleştirilerek karar verildiği anlaşılmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ve eşya alacağı davasında vekalet ücreti yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarı, tazminatlara yönelik faiz talebi, vekalet ücreti ve erkeğin alacak davasının tefriki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı-karşı...

                  Davacı-davalı kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekirken esasa dair hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. e-Yukarıda 2-b bendinde gösterilen sebeple davalı-davacı erkek boşanmaya sebep olan olaylarda kadına nazaran daha kusurlu olup, erkekten kaynaklı bu eylemler davacı-davalı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinden kadın lehine manevi tazminata karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. f-Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde ayrıca niteliklerini belirttiği ziynet eşyalarını erkeğin alarak ailesi adına ev yaptırdığını, iade etmediklerini, ziynet eşyalarının iadesini talep etmiş, davalı-davacı erkek ise düğünde kadının talep ettiği kadar ziynet eşyasının takılmadığını ve ziynetlerin kadının rızası ile vefat eden çocuklarının hastane masrafları ve eşya alımında kullanıldığını beyan etmiştir....

                    Davacı - davalının ziynet eşyalarının iadesi davasına yönelik istinaf başvurusu yönünden; İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kadının isteği ve onayı ile karşı tarafa verildiğinin ispatlanması halinde, erkek eş ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Olağan olan ziynet eşyalarının kadın eşin himayesinde bulunmasıdır. Bunun aksini iddia eden kadın eş iddiasını ispatla mükelleftir. Başka bir anlatımla ziynet eşyalarının karşı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu