Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

50 000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, ayda 750 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, dava dilekçesindeki ziynet eşyalarının davalı tarafından alınması nedeniyle ziynet eşyalarının aynen iadesi yada bedeli olan 5000 TL nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2020 NUMARASI : 2019/266 ESAS-2020/580 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların 31/07/2013 tarihinde evlendiğini, düğünde 12 adet her biri 10'ar gr bilezik ziynet eşyası takıldığını, boşanma davasının ilk açıldığında müvekkilinin ortak konuttan polis marifetiyle ayrılarak ailesinin evine yerleştiğini ve yanına sadece kıyafetlerini aldığını, düğünde takılan ziynetlerini ise davalı eski eşiyle ortak yaşadığı konutta bırakmak zorunda kaldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı olmak kaydıyla müvekkiline ait olan 12 adet 10'ar gram düz bilezik ziynet eşyasının tarafına aynen iadesi ve teslimine olmadığı takdirde bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hükmü davacı temyiz etmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1999 yılında evlendiklerini, davalı ve ailesinin uyguladığı baskı ve şiddet nedeniyle son iki yıldır ayrı yaşadıklarını, evliliğinde davacıya takılan ziynet eşyalarının, davalılar tarafından “sen saklamayı bilmezsin” denilerek alı konulduğunu, evden kovulduktan sonra ziynetlerin davacıya iade edilmediğini belirterek dava konusu edilen ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından ziynet alacağının kabulü, ziynet alacağının kısmen kabul edilmesine rağmen davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulması, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise ziynet alacağının kısmen kabulü, vekalet ücreti ve eski tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak karar verilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesi ile 10 adet Ankara burması, 1 adet Adana burması, altın set takımı, tek taş yüzük ve nişan yüzüğünün aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelini talep etmiş, mahkemece 28.10.2020 tarihli ilam ile; davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası talebinin reddine karar verilmiş...

      Düğünde kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Ziynet eşyaları rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardan olduğundan, olağan olan bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu ispat yükü altındadır. Davacı, evlilik sırasında takılan ziynet eşyalarının davalı eşinin askerde olduğu dönemde kayınvalidesine teslim ettiğini, ortak konuttan ayrılırken de ziynetlerini alamadığını sürmüş, davalı ise; ziynetlerin evden ayrılırken davacı tarafından götürüldüğünü savunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, nafaka ve tazminatların miktarı, ziynet alacağının reddedilen kısmı ile vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kadın lehine verilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, reddedilen manevi tazminat talebi ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....

          karar verilmesini de talep etmiş, mahkemece tarafların boşanmalarına ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedeline de karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

            ZİYNET EŞYALARININ AYNEN İADESİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 6 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi İçinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde 17.835 TL bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz ve ziynet eşyalarının tarafların müşterek mülkiyetinde olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, evlilik akdi sırasında çeyiz listesinde yazılı 61 adet çeşitli ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıya teslim edilmesine rağmen davacıya iade edilmediğini belirterek çeyiz ve ziynetlerin mümkünse aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir....

              Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Kadının ziynet eşyalarının varlığını ve evde kaldığını ya da erkek tarafından elinden alındığını kanıtlaması halinde ziynetlerin kadına iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde, erkek ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı, ziynetlerin varlığını ve davalı tarafından rızası dışında alınıp iade edilmediğini ispat yükü altındadır. Somut olayda davacı, davalı tarafından ziynet eşyasının elinden alındığını ve iade edilmediğini dayandığı delillerle ispat edememiştir. Yine davacı süresinde ve usulüne uygun olarak yemin deliline de dayanmamıştır....

              -TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsili ile müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı (karşı davacı) vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı T1 haksız bir şekilde müvekkilinden ziynet eşyasının iadesini talep ettiğini, keza kendi ailesinin maddi durumu iyi olmadığı için gün parası ve ziynet eşyalarını ailesine verdiğini, ayrıca bir kısım ziynet eşyalarını da müvekkilinin haberi dahi olmadan Handan Salihoğlu'na ait ziynet eşyalarını ödemek amacıyla bozdurduğunu, karşı tarafın ziynet eşyalarında istediği gibi tasarrufta bulunmuş olduğunu, T1 ziynet eşyasının iadesine ilişkin talebinin haksız ve kötü niyetli olup, aksi yöndeki beyanlarına itibar edilmemesi gerektiğini belirterek, talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; "Ziynet alacağı davası mahkememizde görülen boşanma davasından tefrik edilmiş olup, dosya kapsamında tanıklar dinlenmiş, tarafların delil olarak gösterdiği belgeler ilgili yerlerden getirtilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu