Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; tarafların boşandıklarını, boşanma ile birlikte müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyaları ile paranın iade edilmediğini ileri sürerek 85 Adet çeyrek altın, 1 adet takı seti, 7 adet bilezik, 3 adet hediyelik bilezik, 1 adet kolye küpe seti, 2 adet inci kolye, 1 adet yarımlık ile 410 TL ve 500 Euro'nun aynen iadesini, mümkün olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla 1.000 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, bilirkişi incelemesinden sonra talebini ıslah ile 18.923 TL’ye yükseltmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca, her iki boşanma davası ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında tarafların karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulü ile Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir....

      Mahkemece; ziynet eşyasının iadesi davasının kısmen kabulü ile, 122 gr 22 ayar altın x83.00 TL: 10.126,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, bu mümkün değil ise bedeli olan 10.126,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine, çeyiz eşyasının iadesi davasının ispatlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyası alacağı istemine ilişkindir. Davacı, davasında; eşinin kendisini döverek evden kovduğunu ziynet eşyalarının davalıda kaldığını, 122 gr. 22 ayar altının bedelinin iadesi yönünde talepte bulunmuş, mahkemece de bu talebin kabulüne karar verilmiş ise de; davalıda kaldığını iddia ettiği ziynet eşyalarının cinsini, ayarını, neler olduğunu (çeyrek altın, bilezik,vs…) yargılama süresince açıklamadığı gibi, dinlenen davacı tanıkları da görgüye dayalı bu konuda herhangi bir açıklamada bulunmamışlardır....

        Bu nedenle davacı kadının ziynet ve takı parasının aynen iadesi talebine ilişkin istinaf talebinin diğer yönleri incelenmeksizin kabulü ile, mahkeme kararının 3 nolu bendinin kaldırılmasına, belirtilen şekilde yargılama yapılması amacı ile dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; her iki boşanma davası ve ziynet alacağı davası yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin ve ziynet alacağının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece kadının ağır kusurlu olduğu kabul edilerek kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden; erkeğin kadına hakaret ettiği ve aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği, bu nedenle yargılanıp ceza aldığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkek de kusurludur....

          Sayılı 13.03.2018 tarihli kararı ile; davacının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir....

          Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 21/01/2021 tarih, 2020/306 esas ve 2021/92 karar sayılı kararının ziynet alacağına ilişkin hüküm kısmının 11, 12, 13 ve 14 nolu bentlerinin KALDIRILMASINA, 3- 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-2. maddesi gereğince ziynet eşyası alacağı yönünden yeniden karar verilmesi gerektiğinden; a)-Davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasını ispat edememesi nedeniyle davanın REDDİNE, b)-Davacı adli yardımdan yararlandığından ziynet alacağı davası nedeniyle 59,30 TL peşin harcın davacıdan alınarak, hazineye gelir KAYDINA, c)-Davacının ilk derece mahkemesinde ziynet alacağı davası nedeniyle yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, d)-Davalı tarafından ilk derece mahkemesinde ziynet alacağı davası nedeniyle yapılan yargılama gideri olmadığından, bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA, e)-Davalı ziynet alacağı davasında kendisini vekille temsil ettiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 6.747,50 TL nispi vekalet...

          Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyadır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi herzaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu karine olarak kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını ispat yükü altındadır. Dinlenen tanıklardan ...'ın davacının babasının evine döndüğü esnada takı setinin üzerinde olduğunu söylemesi bu karineyi doğrulamaktadır. Davacı tarafın dinletmiş olduğu tanık beyanları bu karinenin aksini ispatlayacak mahiyette değildir. Tarafların tanık ve diğer delilleri yeniden değerlendirilerek, gerek duyulması halinde tanıkları yeniden dinleyerek, davacının müşterek konuttan ayrılış şekli ve zamanı yeniden araştırılmalıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından ziynet alacağının reddi ve aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, 6100 s. HMK m. 190/1). Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde, ayrıca ziynet eşyası alacağı talebinde bulunmuş, davalı-davacı erkek cevabında kadının evi terk edip gittiğini, ziynetlerin kadında olduğunu, kadının giderken ziynetleri götürdüğünü beyan etmiştir. Davacı-davalı kadının tanığı ..., davacı-davalı kadının üç aylık gelinken bütün bileziklerini erkeğin aldığını ve borçlarını ödediklerini beyan etmiştir....

              İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; tazminat ve nafaka miktarı yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı koca vekili istinaf dilekçesi ile; boşanma, kusur, tazminat, nafaka ve ziynet alacağı yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ve fer'ileri ile ziynet ve çeyiz alacağı istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir"....

              UYAP Entegrasyonu